Nazlı Keçili artkolik.net
Bugün size benim ve ekibimin son zamanlarda sıklıkla okuduğumuz ve üzerine çalıştığımız bir konu olan sanat ve bilim ilişkisinden bahsedeceğim. İçinde olduğumuz çağın getirdiği teknoloji ve yenilikler nedeniyle bu ilişki sanat alanına da taşınmış oldu. Gerek sergilerde, gerekse okuduğumuz sanat yayınlarında bu konuyla artık çokça karşılaşıyoruz. Bir bakımdan çevre ve sürdürülebilirlikle de bağlantı kuran bu ilişkiyi eğitim örneği üzerinden anlatmaya çalışacağım.
Sanat insani duyguların ve hislerin farkedilmesi ile başlarken bilim nesnel ve kanıtlanabilir nitelik taşıyan verilerden oluşuyor. Birbirine olan zıtlıkları aynı zamanda muhteşem bir uyuma neden oluyor günümüzde. Aslında ikisinin de ortak noktası 'aramaktır' diye düşünüyorum. Bilim gerçek bilgiyi ararken sanat da anlatım biçimlerini arar. İkisinin de amacı; insanı ve doğayı anlamak, anlamlandırmaktır bir bakıma...
Bugünlerde ise birbiriyle diyalog halinde olduğunu görüyorum. Böylesine insan merkezli bir eğitim sisteminde bilim insanları, tek boyutlu olmaktan kurtarır, çok boyutlu bir toplum inşa etmeye yol açar. Sanat yoluyla bireylerin yaratıcı yeteneklerini geliştirmesi ise duygusal ve düşünsel yönlerimizin bize sunduğu bir artıdır. Bu iki alanın buluşması ise çocuklar ve ilgililer için bulunmaz bir nimettir diye düşünüyorum. Küçük yaşlardan itibaren ilgi alanlarını farketmek ve o alanlara yönlendirmeyi de sağlıyor aynı zamanda. Benim de bu konuyla ilgili olarak araştırmalarım sırasında bu konuda eğitim veren pek çok kuruma rastladım. Çocukların kendilerini keşfetmeleri için sunulan imkanlar birbirinden zengin. Tabii yurtdışındaki eğitimler çok çok ileride ve profesyonel olarak veriliyor. Kolektif bir öğrenme alanı da oluşturan bilim ve sanat çalışmaları yaratıcılığı ön plana çıkartıyor. Türkiye'de okul sonrası eğitimlerde ve yaz kamplarında çoğu kurumlar bu eğitimleri öğrencilere sunuyor.
Biz de eğitim alanındaki çalışmalara katkımız olması adına benzer bir projeyi Sylvan Learning ile Akmerkez'de gerçekleştiriyoruz. İki farklı alana odaklanan ve yüzlerce eğitim programıyla geleceğin yaratıcı çocuklarına Akmerkez'de alan açan projede, 4-12 yaş arasındaki çocukların yaratıcılıklarını ön plana çıkaran eğitimler, her gün velilerin ve çocukların hizmetine sunuluyor. Dünyadaki diğer kurumlar gibi biz de projede çocukların ilgi alanlarından yola çıkarak yeteneklerini keşfetmelerini ve geri kazanmalarını hedefleniyoruz. Bilinçli çocuklar yetiştirmeli ve bu bilinci onlara sanat ve bilim yoluyla kazandırmak her anne babanın görevi olmalı.