HAZIRLAYAN NAZAN ORTAÇ nazan.ortac@sabah.com.tr
Başarılı moda tasarımcısı Selma Çilek Çiftçi, bu dosyadaki en taze annelerden… Ocak sonunda bebeği Satvet'i kucağına alan Selma Hanım, henüz onun fotoğrafını paylaşmak istemiyor. Karantina sürecinin kendisine çok iyi geldiğini söyleyen tasarımcı, oğlunun her anının keyfini çıkartıyor.
Karantina süreci herkes için zor ama yeni bebeği olanlar için daha zor olmalı… Nasıl geçiyor bebekle evde günleriniz?
Aslında benim için çok iyi zamanlama oldu diyebilirim bu süreç, çünkü bebeğimle normalden çok daha fazla zaman geçirebildim. Karantina süreci olmasaydı çok yoğun çalıştığım için mutlaka ofise gitmek durumunda kalacaktım ve aslında onun uyanık olduğu zamanın çoğunu kaçırmış olacaktım. Bu sebeple benim için bu kötü dönem daha iyi bir zamana denk gelemezdi sanırım. Sabah çok erken uyanıyorum ve akşam onun uyuduğu saate kadar her uyanık olduğu zamanı onunla geçiriyorum, o uyuduğu zamanlar ise kendime vakit ayırıyorum. Onun sayesinde zaman nasıl geçiyor anlamıyorum, halinden memnun olan nadir insanlardanım sanırım.
Günlük rutininiz bu süreçte nasıl değişti?
Günlük rutinim tamamıyla değişti. Sabahları çok erken kalkıp onunla ilgilenmeye başlıyorum ta ki akşam 7 olup, onun uyku saati gelene kadar. Aralarda da o uyuduğunda kendimi yemek yapmaktan alıkoyamıyorum. Bu süreçte herkes gibi ben de asla yapamam dediğim şeyleri yapabildiğimi gördüm ve evdeki herkes tarafından büyük beğeniler aldıkça da, bu beni çok motive etti ve aslında yemek yapmaktan ne kadar keyif aldığımı fark ettim. Akşamları ise eşimle izlemek istediğimiz dizileri, belgeselleri ya da filmleri izliyoruz zaten ertesi gün nasıl oluyor anlamadan geçiyor zamanımız.
Nasıl bir bebek Satvet? Rahat bir bebek mi, yoksa biraz daha zor mu?
Satvet çok rahat bir bebek, bir ara gazı vardı ve o dönem bizi biraz zorladı fakat şu an gaz sancıları da geçti. Geceleri de, gündüzleri de bizi hiç üzmüyor, mutlu ve huzurlu bir bebek.
Gün içinde hava almak için bahçeye çıkıyor musunuz?
Evde bunaldığımızda ve Satvet'e temiz hava aldırmak istediğimiz zamanlar çıkıyoruz, fakat havalar da tam olarak ısınmadığı için genelde zamanımızın büyük bir kısmını evde içeride geçiriyoruz.
Evde size yardımcı olan birileri var mı bu süreçte?
Evet var ve onlar olmasaydı ne yapardım bilmiyorum! Ev işlerimizde yardımcı olan biri dışında, bir de Satvet'in bakımı için bizimle olan çok tatlı bir yardımcımız var.
Eşiniz size yardımcı olabiliyor mu bebekle ilgili?
Aslında eşimin yardımcı olabileceği pek bir şey kalmıyor. Ben her şeyiyle birebir kendim ilgilenmek istiyorum, Sinan da her anında yanında olmak istiyor. Her akşam banyosunu birlikte yaptırıyoruz, geceleri onu hiç uyandırmıyorum, onun dışında en keyiflisi olan sevme kısmını iyi yapıyor diyebilirim (gülüyor).
Karantina süreci olmasaydı, nasıl geçerdi günleriniz?
Karantina süreci olmasaydı aslında bir sürü tatil planımız vardı. Şu an Satvet ile birlikte Paris'te olmayı planlamıştık mesela, yaklaşık iki hafta kadar, sonrasında da Bodrum'a gitmeyi düşünüyorduk. Fakat bırakın Paris'i, evimizin önüne dahi çıkamıyoruz maalesef! Tatilden geri kalan zamanda ise ofisten çıkamıyor olurdum diye düşünüyorum, çünkü hazırlamam gereken bir koleksiyon vardı ama şimdilik durumun nasıl ilerleyeceğini öngöremediğim için askıya alındı.
İlerisi için neler hayal ediyorsunuz? Salgın geçtiğinde oğlunuzla ilk olarak ne yapmak istersiniz?
Salgın geçtiğinde, yani biraz daha rahatlamış olduğumuzda havalar da iyice ısınmış olacak diye düşünüyorum. İlk yapmak istediğim, aile büyüklerimizle görüşmek çünkü Satvet'i uzun zamandır göremediler. Sonrasında da sahilde onunla birlikte uzun yürüyüşler yapmak, pazar sabahı gittiğimiz kahvaltılara onu da götürmek, bol bol temiz hava almasını ve sosyalleşmesini sağlamak, ilk yapmak istediğim şeyler olabilir.
Anneler Günü yaklaşıyor. Bu sizin ilk Anneler Günü'nüz… Neler hissediyorsunuz? Nasıl bir kutlama yapmayı planlıyorsunuz?
Anne olmak gerçekten çok muhteşem bir duyguymuş, herkes söyler, fakat ben bu kadar yoğun duygular hissedeceğimi beklemiyordum kendimden açıkçası. Dünya bir yana, o bir yana şimdi. Anneler Günü de benim için çok büyük anlam taşıyor bu sene, çünkü insan anne olunca kendi annesinin değerini daha iyi anlıyor. Fakat herhangi bir kutlama yapacağımızı düşünmüyorum, hep birlikte sağlıklı bir şekilde evimizde olalım bana yeter.
Yeni doğum yapmış annelere, bu süreçte moral olsun diye neler söylemek istersiniz?
Yeni doğum yapan annelere söylemek istediğim tek şey, bebeklerinin her anının tadını çıkarmaları çünkü gerçekten çok hızlı büyüyorlar ve bu zamanları bir daha geri gelmiyor. Bir de dışarıdan kimsenin düşüncelerine aldırış etmemeleri, çünkü her ağızdan bir ses çıkıyor ve yeni anneyken kafanızın karışması çok kolay olabiliyor.
MÜGE BOZ: ''VİNA'NIN EN GÜZEL ZAMANINI DOLU DOLU YAŞIYORUZ''
