Lif içeriği yüksek bir değerde olan yulaf, kalp hastalığı riskini azaltır, kolesterolü düşürür ve kan basıncı kontrolüne yardım eder. Ayrıca sindirim sistemini düzenler ve kabızlık şikayetlerini önler. Glisemik yükü oldukça düşüktür, tok tuttuğu için diyet yapanlara ve ani olarak kandaki şekeri yükseltmediği için diyabeti olanlara önerilir. E vitamini açısından çok zengindir ve bu özelliği yaşlanma etkilerini azaltmaya yardımcı olur, serbest radikallerin zararlı etkilerini engeller.
DİYETE YARDIMCI
Diyet yaparken yulafın içeriğindeki beta-glukan kan şekerinin dengelenmesinde çok etkilidir, açlık hissini bastırır. Çözünebilir lif olan beta-glukan, kolesterol seviyesinin düşmesini sağlayan, kalp hastalıkları ve felç riskini azaltan bağışıklık sistemini güçlendirerek, vücut direncini arttıran, yulafın en önemli içeriklerinden biridir. Buğday, pirinç, yulaf ve çavdarda depo halde bulunan fosfor, fitik asit ya da fitat, kalsiyum, magnezyum, demir, çinko gibi önemli Yulaf ile sağlığınızı ve formunuzu koruyun health&shape minerallerin emilimini etkiler. Aslında fitatlar, vücutta iltihaplanmayı, antioksidan etkileri ile de yaşlanma belirtilerini azaltırlar. Ancak minerallerin vücuda alınmasını negatif yönde etkilemeleri yönünden ele alırsak, tüketilen miktarlar konusuna dikkat etmek gerekir. Zararlı etkilerinin azaltılması için tahıl ve tohumların iyice yıkanması, pişirilmesi, fermantasyonu, mayalanması gibi yöntemlere başvurulması, bu minerallerin vücutta kullanılabilirliğini arttırmaktır.
GÜNDE DÖRT KAŞIK
Fazla alımlarda bazı minerallerin emilimi azalabilir. Olumlu etkilerin sağlanması için günlük dört yemek kaşığı yulaf kepeğinin uygun miktar olduğunu söyleyebiliriz. Uzun süre tazeliklerini korumaları için serin, kuru ve doğrudan güneş ışığı almayan yerlerde, cam kavanoz içine konulup ağzı iyice kapatılarak saklanabilir. Yulaf piyasada un, ezme, yulaf kepeği, müsli ve kahvaltı gevreği olarak satılıyor. Un halindeki yulaf ile ekmek, krep, kek, kurabiye ve tartlarınızda beyaz una alternatif olarak kullanıp, hamur işi çeşitleri hazırlayabilirsiniz. Ya da köftelere, çorbalara, birbirinden lezzetli sebzeli ya da sade omletlere ilave edebilirsiniz. Kahvaltı gevreği şeklinde ılık süte ilave ederek yiyebilirsiniz. Ezme şeklindeki yulafla, değişik muhallebiler hazırlayabilirsiniz. Tek başına çok lezzetli olmayan bu yiyecek, doğru kombinasyonlar yapıldığında mükemmel bir hale geliyor. Pişirme süresini kısaltmak için bir önerim var; yulaf ezmesini su, süt, yoğurt hangisini tercih ederseniz, gece karıştırıp buzdolabına koyuyorsunuz. Sabah kalktığınızda yulaf ezmesi yumuşamış oluyor ve sabah çok kısa zamanda pişirebiliyorsunuz. Bu haliyle sizi çok daha uzun süre tok tutacak olan ve çabuk hazırlanan bir kahvaltı seçeneğiniz olur.
MEYVE İLAVE EDİN
Yulafa ilave edeceğiniz alternatiflere gelince... Pişirdiğiniz yulafa, püre haline getirdiğiniz muz, elma rendesi, şeftali ve armut püresi, kırmızı meyve severseniz taze veya dondurulmuş çilek-böğürtlen, omega açısından zengin tohumlar veya sağlıklı kuru yemişler üstüne, bol tarçın, hindistan cevizi rendesi gibi eklemeler yapabilirsiniz. Sabah yediğiniz omlete de yulaf ekleyebilirsiniz. Bu haliyle omlet, sizi öğlene kadar tok tutar: 1 yumurtanın sarısı ve 2 yumurtanın beyazını çırpın, 2 çorba kaşığı yulaf kepeği veya ezmesi ile karıştırın. 50 gram lor peyniri, bir tatlı kaşığı kırmızı pul biber ve birkaç dal maydanozu ince ince kıyıp, karışıma ilave edip, pişirin.
Banu KAZANÇ