YAZI SELAHATTİN DÖNMEZ sdonmez@farketmedendiyet.com.tr
Kadınların yaşam boyunca sağlıklı beslenmede ihtiyaçların farklılaşmasını sağlayan sürecin başlangıcı puberte ile başlamaktadır. Çünkü puberte ile başlayan hayatın büyük bir kısmında devam eden menstrual siklüs, onu takip eden hormonsal farklılaşma ile gelişmede atak, hamilelik, emzirme ve menopoz gibi fizyolojik süreçlerin olması kadının cinsiyete özel besin ihtiyaçlarının da erkeklerden bariz bir şekilde ayrışmasına neden olmaktadır. İyi beslenme ile sağlam temeller üzerine kurulan ergenlik kadının doğurganlığının artmasını sağlamakta, iyi beslenen kadının hamilelik sürecinde gebelik riskleri ortadan kalkmakta, hamilelikte sistematik beslenme çocuğunun yaşam boyu kronik hastalıklara karşı korunmasını sağlamakta, doğru emzirme beslenmesi ile bebeğinin beyin gelişiminin matürasyonuna zemin hazırlamakta ve her zaman dengeli beslenen kadının menopoza bağlı sağlık sorunlarının görülmesi önlenebilmektedir.
YUMURTA: Yumurta sindirilebilirliği en yüksek amino asit profiline sahip mükemmel bir sağlıklı protein kaynağı olması nedeniyle her gün tüketmek oldukça yararlıdır. Fakat kadınların düzenli olarak yumurta yemelerinin en önemli yanı içerdiği N Asetil Sistein adlı sülfürlü bileşiğin kadın sağlığında yumurtalıkları oksidatif hasarlara karşı koruyarak doğurganlık şanslarının artmasına destek olmaktadır. Yumurtayı mutlaka haşlama olarak yemeyi öneriyorum.
BROKOLİ: Birçok yiyecekte glutatiyon bulunur ancak brokolide en yüksek miktarda ihtiva eder. Kadınların sağlıklı yaşamında brokoliye daha fazla yer vermesini önermemin sebebi yaşlanma karşıtı, hızlı detoksifikasyon sağlaması, kanser hücrelerinden temizlemesi ve cildi parlatarak sağlıklı bir görününe yardımcı olmasından dolayı diyebilirim. Brokolide kanser savar glikosinolatlar bulunur ve vücudumuzun bu antioksidanı kullanabilmesi için ise miyorinaz adlı enzime ihtiyaç duyar. Pişirme miyorinaz enzim aktivitesini yok eder. Bu nedenle çiğ olarak yemek gerekmektedir.
PEYNİR: Sütün fermentasyonu ile çok daha sağlıklı bir süt ürünü haline gelen peynir B 12 vitamini açısından zenginliği kırmızı ete yakındır. B 12 vitamini kadınlarda folik asit ile birlikte bebeğin anne rahminde iyi gelişmesini sağlamada en önemli vitamin olarak görev yapmaktadır. Harvard Tıp Fakültesi araştırmacıları hamile kadınların günde 2 dilim kadar yenilen peynirden, yumurta dahil birçok hayvansal yiyeceğe göre biyoyararlılığı daha yüksek B12 vitamini alınarak bebeğin sinir sisteminde gelişememe riskini ortadan kaldırıldığını bildirmişlerdir.
ZEYTİNYAĞI: Meme dokusunun sağlığını korumada mutfağın en sağlıklı zeytğnyağı içerdiği polifenoller sayesinde kanserli hücrelerin öldürülmesinde aktif rol üstlenir. Ayrıca kötü huylu kolesterolü azaltıp iyi huylu kolesterolü arrtıran zeytinyağı kadınlarda menapoz sonrası olan kalp hastalığına yakalanma riskini azaltır. Her gün en az 2 yemek kaşığı zeytinyağı kadın sağlığında meme kanseri koryucu etkisi bulunmaktadır.
BADEM: Kadın sağlığında önemi, progesterone hormonu seviyelerinin yükselmesini sağlayarak kadınlarda doğurganlığın artmasında direk etken mucize besindir. Günde 30 adet çig ve tuzsuz badem magnzeyum desteği de sağlayarak menstrual dönemde kadınların duygu durumlarının kontrol altına alınmasında da etkilidir.
İYOTLU TUZ: Kadın sağlığında iyot içeren besinleri tüketmenin önemi kritiktr. Iyot yetersizliği olan kadın düşük yapabilmekte, erken doğuma maruz kalabilmekte, doğumsal anomalili çocuk dünyayay getirebilmekte, anne karnında bebeğini kaybedebilmekte ve zeka özürlü çocuk doğumuna sebep olabilmektedir. Günde 1 silme çay kaşığı kadar iyotlu tuzun gün içinde tüketimi kadının yeterli iyot almasını sağlayarak gebelik ve çocukta zeka puanı eksikliği sorunlarını ortadan kalkmasında direk etki sağlamaktadır.
YAĞSIZ KIRMIZI ET: Demir eksikliği kadınlarda birinci olarak her ay menstrüal siklus nedeniyle oluşabilir. Bu nedenle kadınlar sıkça en az 3 köfte kadar yağsız kırmızı etten bir öğünde yemeye özen göstermeleri gerekmektedir.
SÜT: Saglıklı bir kadın için kemik yoğunluğunun pik seviyeye geldiği 15-25 yaş arasında peynir ve yoğurda ek olarak 1 su bardağı süt içme alışkanlığını kazanmasının şart olduğunu söylemeliyim. Süt kalsiyumunun yüzde 99'u kemiklere geçen süper besin olduğundan 30'lu yaşlardan sonrada kemik yoğunluğunun korunmasında süt içimine devam etmek gerekmektedir. İçerisindeki immünoglobülin bağışıklık sistemini olumlu etkilemekte ve büyüme hormonu ise boy uzama gibi fizyolojik yararlar da sağlamaktadır.
BALIK: Hamilelik döneminde haftada en az 3 kere en az 200 g kadar yağlı deniz balığı annenin yemesi olmazsa olmazlar arasındadır. Çünkü balıktan alınan güçlü omega 3 bebeğe plasentadan transfer olmakta. EPA ve DHA yağ asitlerine dönüşerek bebeğin anne karnında beyin ve sinir sistemi gelişiminde aktif rol oynamaktadır. Emziren annenin en az haftada 2 kere, normal yaşamda da haftada en az bir kere balık yemesi genel sağlık için çok değerlidir.
YEŞİL MERCİMEK: Hem normal yaşamda hem hamilelik süresince farkında olmadan Bisphenol A ve tarım ürünlerinde üreyen mikotoksinlere kadınlar maruz kalabilirler. Bu iki faktör bebeğin anne karnındaki yaşamını tehlikeye sokan gizli risklerdir. Folik asit, betain ve kolinden zengin metil donörleri besinlerin bu zararlı etkiyi nötralize ettiğini de bildirmek isterim. Yeşil mercimek bu açıdan en değerli besin olduğunu unutmamalısınız. Haftada 3 kere yeşil mercimek yiyerek toksinleri detoksifiye etmek oldukça kolay.