Tanrıçanın Uyanışı

Adler’in Artemis adlı kolyesi, aşk mevsiminin geldiğini fısıldıyor.

Tanrıçanın Uyanışı

En büyük Yunan tanrıçalarından biri olan Artemis, Zeus ile Leto’nun kızıdır. Vahşi doğa, avcılık, okçuluk ve ay tanrıçası olarak da bilinir ve saf ışık tanrıçası olarak afifliği sembolize eder. Yunanlılar, Artemis’in genç kadınların koruyucusu olduğuna inanırlarmış. İnanca göre, bu cesur avcı elinde altın yayıyla ormanda gezinirken, her adımında bastığı yerdeki tomurcuklar yeşerir, çiçek açarmış.


Adler, pırlanta sarmaşıklarının üzerine yerleştirdiği, canlılıkları ve parlaklıkları sayesinde adeta yaşadıklarını hissettiğiniz tomurcuk formundaki damla zümrütlerle bu efsaneye hayat veriyor. Ay ışığında çiğ damlası gibi ışık saçan her pırlanta yaprağı, doğanın natürel halini vurgulamak amacıyla farklı açılarla serpiştirilmiş ve mükemmel bir asimetri yaratılmış.



Beyaz altın üzerine, 6.13 karat, 5.44 karat ve 5.34 karat 3 adet damla kesim zümrüt, 9.99 karatlık 59 adet damla pırlanta ve 524 adet pırlantadan oluşan zarif ve güçlü başyapıt Artemis, dekoltenin kavisine kusursuz bir şekilde oturuyor. Nefesleri kesen bu mücevher, her kadının içinde var olan tanrıçayı uyandıracak.


Zamanı bilinmeyecek kadar eski geleneklerin ve yeni eğilimlerin füzyonu olan Adler mücevherleri zaman ve mekân kavramlarının ötesine geçiyor. Farklı kültürler, zanaatçılık, malzemeler, mimari, tekstil ve duygular ilham kaynaklarından bazıları... Bu sayede, her bir mücevher düşsel bir destanı, perilerle ilgili bir efsaneyi, farklı bir soluğu olduğu kadar samimi bir karşılaşmayı, uzaklara yapılan bir yolculuğu ya da hoş bir duyguyu temsil ediyor.


6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.