!['Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'](https://ismd.tmgrup.com.tr/gallery/2015/12/17/ds5QCdjADRl5VQyBC2ZrXBLTWoVhIDD7oiudTVU0.jpg)
'Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'
!['Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'](https://ismd.tmgrup.com.tr/gallery/2015/12/17/ds5QCdjADRl5VQyBC2ZrXBLTWoVhIDD7oiudTVU0.jpg)
'Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'
!['Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'](https://ismd.tmgrup.com.tr/gallery/2015/12/17/ds5QCdjADRl5VQyBC2ZrXBLTWoVhIDD7oiudTVU0.jpg)
Röportaj: Bade ÇAKAR
Fotograflar: Koray IŞIK
Ali Onaran ve 7 aylık hamile olan eşi Eda Onaran, seyahat tutkunu ve bu tutkularını işlerine dönüştüren enerji dolu bir çift. Gezmek, yeni yerler keşfetmek ve bunları insanlarla paylaşmak onların en büyük tutkuları. Turizm sektörünün önde gelen tur operatörlerinden Prontotour'un sahibi olan Ali Onaran ve yoldasın.com internet sitesiyle deneyimlerini insanlarla paylaşan Eda Hanım ile bir araya gelerek turizm sektöründeki başarılarını ve seyahat tutkularını konuştuk.
Ali Bey, seyahate olan tutkunuz, Prontour'u açma fikri nasıl ortaya çıktı?
Ali Onaran: İtalyan Lisesi mezunuyum. Lise ve üniversitedeyken amatörce turlar gerçekleştiriyordum. Rehberlik sınavlarına girerek 20 yaşında profesyonel turist rehberi oldum. Turizmin beni çektiği bir noktası oldu ve 1990'da ilk olarak masa başında çalışmaya başladım. İlk başta başka bir tur şirketinde genel müdür oldum, daha sonra da Prontotour'a ortak oldum. İlk ortak olduğum dönemde Prontotour, bir arkadaşımın küçük bir tur şirketiydi. 2001 krizinde arkadaşım ayrılma kararı aldı, ben tek başıma devam ettim. Bugün geldiğimiz noktada özellikle yurtdışı turlarında lider isimlerden biriyiz. Prontotour, 21 yaşında, ben de kendimi bildim bileli hep turizm içinde var oldum. İşimi severek yapıyorum çünkü seyahat etmeyi çok seviyorum. İşim; bir yerde hobim...
Eda Hanım, sizin iletişim ve basın geçmişiniz var. Turizme geçiş nasıl oldu?
Eda Onaran: Ankara'da İletişim Fakültesi'nde okurken çalışma hayatına atıldım. Özel radyolarda sunuculuk yaptım daha sonra da basın hayatına girdim. Kültür-sanat muhabirliği, siyasi parti muhabirliği, editörlük yaptım. 2004 yılında radikal bir karar alıp, gelen bir teklifi değerlendirerek turizm sektörüne geçiş yaptım. Uzun yıllar turizm sektörüne yönelik yayın yapan bir internet portalında editörlük yaptım. 2010 yılında turizm sektöründeki otelcilere, acentecilere ve yatırımcılara yönelik yayın yapan turizmguncel. com'u kurdum. Son projemiz ise yurtdışında tatil yapmak isteyenlere yönelik kurduğumuz yoldasın.com...
Zorlu süreçleri atlatmış biri olarak turizm sektörü bugün ne durumda? İnsanlar hala turları tercih ediyor mu yoksa seyahatlerini bireysel olarak mı düzenlemeyi seçiyorlar?
A. Onaran: İnternet çağında insanların kedi seyahatlerini organize etmeleri gittikçe kolaylaştı. Biz otel, uçak yerine katma değeri yüksek paketler sunmaya çalışıyoruz. Biz bu paketlerin içine bazı şeyler ekle duruyerek avantajlı hale getiriyoruz. Temalar ekliyoruz, mesela son olarak Harry Potter'lı bir Londra turu hazırladık. Biz her zaman turlarımıza farklı bir şeyler katmaya çalışıyoruz. Sadece Roma, İtalya turu yapmıyoruz, oradaki bazı küçük kasabaları da gösterebileceğimiz turlar hazırlıyoruz. O zaman Prontotour'un bir anlamı oluyor. Birçok noktaya göre de fiyat açısından avantajlıyız.
Tematik turlarınızdan biraz bahsedebilir misiniz?
A. Onaran: Biz tematik turlarımızla, gittiğiniz yerlerde unutulmaz anılara sahip olmanızı istiyoruz. Mesela Mehmet Turgut ile Kamboçya turumuz var. Kamboçya ve Vietnam gibi bir rotaya iki üç defa gitmezsiniz. Bu tür destinasyonlara hep bir şeyler katmak istiyoruz. Bu rotayı Mehmet Turgut'la yaparsanız, daha unutulmaz olacaktır. Mesela Japonya turlarımızı, kiraz çiçekleri açtığında sakura döneminde yapıyoruz çünkü o dönemde bambaşka bir Japonya ile karşılaşıyorsunuz.
'Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'
!['Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'](https://ismd.tmgrup.com.tr/gallery/2015/12/17/KbR8j1oIkIS5soUZ91GXDUx3KfdBbopqUgob8usY.jpg)
Yeni rota veya tema belirlerken nelere göre seçiyorsunuz?
A. Onaran: Tur operatörü, yeni bir destinasyona girecekse, orayı çok güzel çalışması gerekiyor, tur operatörün anlamı bu. Biz sadece oraya gidip oteli, uçuşu, rehberi ayarlayıp ortaya bir tur çıkartmıyoruz. Türk pazarı için uygunluğuna, maddi ve gezinti açısından uygunluğunu araştırmak gerekiyor. Örneğin, 2007- 2008 yıllarında Balkanlar ile ilgili bir projemiz vardı. O zaman az satılan bir yerdi, biz de o dönemde bir buçuk sene çalışmayla Balkanlar'ı Türkiye pazarına sunmaya çalıştık. Balkanlar'ın yolları zorlu yollardır, yemek servisleri yavaştır. Bunları çözemezseniz, tur programına uyamaz geç kalırsınız. Bu sorunları çözdükten sonra satışa açabiliyorsunuz yoksa destinasyon eksik kalıyor. Aynı şekilde İran mükemmel bir ülkedir ama ancak ayda bir defa yapabiliyoruz çünkü büyük turları kaldıracak alt yapıya sahip değil.
Eda Hanım, yeni seyahat konseptleri yaratırken siz de katkıda bulunuyor musunuz?
E. Onaran: Biliyor musunuz, en güzel seyahat konseptleri yine seyahatteyken yaratılır. Çünkü seyahatte deneyim vardır, yaratıcılık vardır. Yeni projeler üretmeye yönelik boş bir zihne sahipsiniz yollarda... Bu nedenle özellikle eşimle seyahatlerimizde, bol bol beyin fırtınası yapar, yeni konseptler yaratır ve yeni sloganlar buluruz.
Türkiye'de tatil anlayışı üç aylık yaz tatilinden çıktı. İnsanlar artık 12 ay seyahat ediyor, öyle değil mi?
A. Onaran: Çok doğru 10-15 sene önce çok daha kısıtlı sürelerde tatil yapılıyordu. Şimdi tatil yapma durumu 12 aya kadar yayıldı diyebiliriz. Bir defa alım gücü arttı, fiyatlar düştü. Artık seyahat lüksten çıkıp ihtiyaç haline de geldi biraz.
E. Onaran: İnsanlar hafta sonlarında şehrin kaosunda oturmaktansa tatil yapıp değerlendirmek istiyorlar. 'Şehir kaçamakları' dediğimiz turlarımız da çok tercih ediliyor.
İşinizden dolayı sürekli seyahat ediyorsunuz. Size göre seyahat etmenin en güzel tarafları neler? Sizin için özel olan bir rota var mı?
A. Onaran: Bu bana biraz hangi çocuğunuzu daha çok seviyorsunuz gibi geliyor (gülüyor). İtalyan Lisesi mezunu olduğum için o ekole yakınım. İtalya biraz öne çıkıyor. Orada birçok arkadaşım var, gittiğimiz zaman da çok keyifli vakit geçiriyoruz. Diğer etkilendiğim yer olarak Afrika diyebilirim. Afrika'ya son zamanlarda çok gidiyorum, fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Hem seyahat ediyorum hem de bir amacımın olup belirli şeyleri fotolarla ölümsüzleştirebilmeniz ayrı bir tat katıyor.
E. Onaran: İş amacıyla başlayan seyahatlerim giderek tutkuya ve yeni bir heyecana dönüştü. Gastronomi Dergisi'nde uzun yıllar çalışmam, bana eşsiz deneyimler kazandırdı. Dünyanın farklı ülkelerinde çok özel restoranlar bulup, bu restoranlarda bambaşka mutfak kültürleriyle tanıştım. Kısacası seyahat etmek hayatıma birçok farklı rengi kattı. Beni en çok etkileyen ülke galiba Çin oldu. Defalarca bıkıp usanmadan Çin'e gittim. Hatta en son Çin Devlet Radyosu'nun davetlisi olarak 15 günlüğüne Çin'i ziyaret edip, güney kısmı hariç tüm ülkeyi dolaştım. Çin, benim için ayrı bir tutku ve heyecan. Beni sürekli çağıran bir ülke burası... Şu anda bu deneyimlerimi yazıya dökerek başka insanlarla da paylaşma olanağı yaratıyorum kendime.
'Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'
!['Seyahatler bizim olmazsa olmazımız'](https://ismd.tmgrup.com.tr/gallery/2015/12/17/0oPmsw1WG6RkYUwZfJhU6wcfPNRD6rVPCYYBdI1Q.jpg)
Yoldasın.com sitesinden biraz bahsedebilir miyiz? Böyle bir site açma nedeniniz neydi?
E. Onaran: Uzun yıllar turizm sektörünün içinde çalışmam nedeniyle yaşadığım tecrübeleri nasıl aktarabileceğimi düşünüyordum. Bir gün eşimle İtalya'da seyahat ederken son dakikada San Marino'ya gitmeye karar verdik. Arabada giderken hemen interneti açıp, San Marino ile ilgili bilgi almak istedim. Bu sırada seyahat eden insanların aslında gidecekleri ülkelerle ilgili ne kadar fazla bilgiye ihtiyaçları olduğunu fark ettim. Bunun üzerine İtalya yollarında giderken Yoldasın. com'u kurmaya karar verdim. Bu sitenin ansiklopedik bilgiler içermesinden ziyade deneyimlere dayanan bir portal olmasına özen gösteriyoruz. İnsanlar Roma'da görülecek tarihi yerleri internetten araştırıp bulabiliyorlar, biz konuya daha spesifik bakıyoruz ve Roma'da en iyi ayakkabı alışverişi nasıl yapılır ya da Roma'da en iyi dondurmayı nerede yiyebilirsiniz gibi daha deneyime dayalı konuları seçmeye çalışıyoruz.
Şu an kızınıza hamilesiniz. Hamilelik döneminde seyahat etmek zor oluyor mu?
E. Onaran: Uçaklarda seyahat ederken hep şu anonsu duyarsanız; "Acil bir durumda oksijen maskenizi önce kendinize daha sonra çocuğunuza takınız." Benim hayat felsefem bu anons üzerine kurulu galiba (gülüyor). Önce anne mutlu olmalı ki çocuğunu ve ailesini mutlu edebilmeli... Hamilelikle seyahat ederken elbette kendinizi biraz daha kısıtlıyorsunuz ama yolculuk benim için 'olmazsa olmaz'... Ben seyahatlerde mutlu oluyorsam bebeğim de mutlu oluyor diye düşünüyorum. Şu an 7 aylık hamileyim ve hala seyahatlerimi sürdürüyorum. Yollarda mutlu mesut seyahat ederken, kızımız Sare'yi dört gözle bekliyorum.
Bir dönem otel projeniz vardı hala devam ediyor mu?
A. Onaran: Otel projesi biraz yavaşladı. Afrika'da Tanzanya'nın Zanzibar diye bir adası var. Ben Zanzibar'a ilk gittiğimde oraya aşık oldum ve muhteşem bir arazi aldık. Hint okyanusunun üstünde aynı Maldivler tarzı, palmiyelerin okyanusa kadar indiği, bembeyaz kumların olduğu bir yer. Hem Afrika hem ada, ikisi de ciddi zorlukları olan yerler bu yüzden de çok yavaş ilerliyor. Bittiği zaman Türk sermayesiyle çok güzel bir yatırım ortaya çıkacak ama daha bir, bir buçuk senesi var.
Yakın zamanda gerçekleştirmeyi planladığınız yenilikleriniz olacak mı?
A. Onaran: En son Pronto Plus diye bir bölümümüzü açtık. 2015 yılı deneme yılıydı ve ciddi bir lansmanını yapmadan çok başarılı oldu. Pronto Plus daha niş paketler oluşturuyor. Örneğin, 'Gümüş Sırtlı Gorillerin izinde Ruanda ve Uganda' diye bir Pronto Plus turumuz var. Türkiye'den belki de ilk gidenler biz olduk. O kadar az kişinin ulaşabildiği bir bölge. Bu tarz birçok farklı ve kolay ulaşılamayacak yerleri Prontotour, tur operatörü gücüyle çok daha uygun bir hale getirebiliyor. Seyahat alanında bir çok yeniliği misafirlerimize sunmaya devam edeceğiz.