Four Seasons Hotel Sultanahmet’in renovasyon süreci sonrasında yeniden misafirlerine kapılarını açmasıyla birlikte, otel müdürü olarak atanan Serap Akkuş, göreve geldiği günden bu yana başarılı işlere imza atmaya devam ediyor. Başarılarla dolu geçen bu yaklaşık üç yıllık süreci değerlendirmek üzere bir araya geldiğimiz Serap Hanım ile Four Seasons Hotel Sultanahmet’in geçen yıl temmuz ayında Travel&Leisure okurları tarafından “Dünyanın En İyi Oteli” ve “Avrupa’nın En İyi Şehir Oteli” seçilmesi de dahil olmak üzere pek çok konuyu konuştuk.
Four Seasons Hotel Sultanahmet’in renovasyon süreci sonrasında yeniden hizmet vermeye başlamasıyla birlikte otel müdürü olarak atandınız. Süreç sizin için nasıl başladı ve ilerliyor?
Meslek hayatımda Four Seasons Sultanahmet’in çok önemli bir yeri var. Çok genç yaşta çalışma fırsatı bulduğum bu muazzam otelin müdürü olarak geri dönmek benim için çok değerli ve gurur verici. Özellikle bu büyük dönüşüme liderlik etmek oldukça heyecan vericiydi. Buranın tarihi dokusunu ve zarafetini koruyarak modern beklentilere uygun hale getirmek bizim önceliğimizdi. Her şeyden önce bunu başarmış olmamız beni çok mutlu ediyor. Renovasyon süreci sırasında ekibimizle titizlikle çalışarak misafirlerimize unutulmaz bir deneyim sunmak için tüm detayları gözden geçirdik. Her ne kadar uzun süredir hizmet veren bir otel bile olsa, renovasyon ile beraber bütün sunumlarımızı ve hizmetlerimizi yenileyerek misafirlerimizin karşısına her yönden yepyeni çıktık. Göreve geldiğimden bu yana, ekibimle birlikte misafir memnuniyetini en üst düzeyde tutmayı hedefledik ve bu süreçte birçok başarılı projeye imza attık. Misafirlerimizden aldığımız olumlu geri bildirimler ve sektörde kazandığımız takdirler, doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Bu başarıları elde etmemizde, profesyonel ve özverili ekibimizin katkısı çok büyük.
Diğer yandan Four Seasons Hotel Sultanahmet Travel&Leisure okurları tarafından “Dünyanın En İyi Oteli” ve “Avrupa’nın En İyi Şehir Oteli” seçildi. Pek tabii bu başarı tesadüf değil, oteli ayrıcalıklı kılan pek çok özelliği var ama siz de biraz bahsetmek ister misiniz?
Bu ödülleri almak bizim için büyük bir onur ve gurur kaynağı oldu. Bu gururu sadece şirketim adına değil Türk otelciliği adına da hissediyoruz. Bu başarının; yıllardır süregelen titiz çalışmaların, yüksek hizmet standartlarımızın ve misafirlerimize olan bağlılığımızın bir sonucu olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, otelimizin tarihi ve kültürel dokusu, misafirlerimize eşsiz bir atmosfer sunuyor. Osmanlı döneminden kalma bir yapıda konumlanan otelimiz, İstanbul’un zengin tarihini ve kültürünü her detayıyla yansıtıyor. Bu özellik, misafirlerimizin otelimizde kaldıkları süre boyunca kendilerini özel ve farklı hissetmelerini sağlıyor. Bunun yanı sıra, sunduğumuz kişiselleştirilmiş hizmetler de bu başarıda büyük rol oynuyor. Misafirlerimizin ihtiyaçlarını ve beklentilerini anlamak, onlara özel çözümler sunmak ve her zaman bir adım önde olmak önceliğimiz. Her misafirimize, onların tercih ve beklentilerine göre uyarlanmış bir konaklama deneyimi sunuyoruz. Ayrıca, gastronomi alanında da iddialıyız. Otelimizin mutfak ekibi, sadece otel misafirleri için değil, şehirde yaşayanlar için de cazip bir seçenek sunuyor.
Son olarak otel ile ilgili bizleri bekleyen sürprizler olacak mı?
Biz her zaman misafirlerimize en yüksek kalitede hizmet sunmaya devam edeceğiz. Ayrıca, gastronomi alanında sunumlarımızı daha da zenginleştirmek için Avlu Restaurant’ta mevsimsel ve yerel malzemelere odaklanan özel mönüler hazırlıyoruz. Şef
Özgür Üstün liderliğinde mutfağımızda misafir şefleri ağırlayıp misafirlerimize Türkiye’nin farklı bölgelerinden ilham alan yaratıcı menüleri keşfetme fırsatı sağlayacağız. Spa ve wellness alanında da önemli yenilikler yapmak listemizde. Amacımız, misafirlerimize sadece konforlu bir konaklama sunmakla kalmayıp, aynı zamanda beden ve ruh sağlıklarını da desteklemek. Bu yıl ayrıca, gelenekselleştirmek amacıyla başlattığımız Hıdırellez şenliğini her sene yapmayı planlıyoruz.
