Röportaj: Gülçin İşler Fırat, Fotoğraflar: Canan Yetişti Satkın
Ressam Sandra Çavdar'ın ve Türkiye'nin en önemli heykeltraşlarından usta sanatçı Koray Ariş'in eserleri, konsepti ile Türkiye'de bir ilk olan Indreams Sergisi'yle hayata geçti. Ekavart Galeri'de 28 Kasım'da sanat tutkunlarıyla buluşan ve 5 Ocak'a kadar ziyaret edilebilecek serginin küratörü, uzun yıllardır koleksiyonerlik yapan Osman Çarmıklı. Sergi, sanatçıların yapıtlarının tınılarıyla algılanabilmesi, rüya dünyalarına girebilmek ve ziyaretçilerin belleklerinde yer edebilmek için yapılan müzik, ışık ve görsel katkılar ile farklı bir sanatsal deneyim yaşatacak. Bu özel projenin tüm detaylarını öğrenmek ve sanatçıların sanat dünyasına keyifli bir yolculuk yapmak üzere, Sandra Çavdar'ın Rumelihisarı'ndaki evinde bir araya geldik.
Öncelikle serginin hikayesini dinlemek istiyorum. Nasıl karar verdiniz?
Sandra Çavdar: Bu benim ilk kişisel sergim, daha önce karma sergilerde, Contemporary İstanbul'da yer alrdım ama bu şekilde bir ilk oldu. En başında Osman Çarmıklı'nın fikriydi, benim yaptığım resimlerle bir sergi yapmak istiyordu. Serginin küratörü Osman Çarmıklı ile sergi fikrini geliştirdikten sonra İnci Aksoy ile görüşerek serginin Ekavart Galeri'de gerçekleşmesine karar verdik. Ekav büyük ve imkanları geniş bir alan olduğundan, Koray Bey'in eserleriyle benim resimlerimin uyumlu olması nedeniyle ortak bir bsergi olması planlandı.
Koray Ariş: Sandra'nın eşi Aloş Çavdar bana telefon etmişti, kendisinin ufaklığını biliyorum, o şimdi çok ünlü bir mimar. Aloş'un annesi Sevinç Çavdar eski dostum, beraber çalışmalarımız oldu. Sandra da çok sevdiğim dostlarımın öğrencisiydi ve geçmişten gelen bir tanışıklığımız vardı. Sergiden bahsettiler, ben de "seve seve" dedim, gençlerle işbirliği yapmak keyif veriyor.
Sandra Ç: Koray Bey, her zaman hayranlık duyduğum, hem çok usta bir o kadar da alçakgönüllü bir sanatçı. Ben onun çok yakın arkadaşı olan sanatçı Saim Bugay'ın öğrencisiydim ve atölyesinde çalışırken sıkça karşılaşırdık. Yıllar sonra ortak bir sergide yer almak gerçekten çok anlamlı benim için.
Sizin için çok heyecanlı olsa gerek hayranlık duyduğunuz bir sanatçıyla birlikte bir sergi hazırlamak...
Sandra Ç: Sergiye eserleri yetiştirme heyecanından henüz neye heyecanlanacağımı tam bilemediğim bir dönemdeyim. Ama tabii ki çok heyecanlı ve güzel bir şey. Bir de hazırlık süreci çok güzel oldu. Biraz kolektif bir çalışmaya döndü herkes projemize gönülden katıldı. Serginin müziklerini dostumuz Hakan Özer yaptı, afişini Emrah Yücel, sergi için özel aydınlatmaları yine doztumuz Gürol Ayan yaptı. Eşim Aloş zaten başından sonuna kadar bana destek olmasının yanında, bu ekiple birlikte mimari açıdan da galeriyi baştan yarattı diyebilirim. Herkes hiçbir beklentisi olmadan sergimize sevgiyle destek oldu.
Serginin adı Indreams, neler göreceğiz bu sergide?
Sandra Ç.: İkimizin eserleri mekan düzenlemesi, ışıklandırma, betimleyici ses dokusu ile sanatın sihrini algılama noktasını kalıcı bir düşe dönüştürdü. Tüm duyulara hitap edecek düzenlemelerle ziyaretçilere duygu yüklü anılar da bırakacak.
Koray A: Sergi, sanat olgusunu duyularla izlemenin ötesinde, kalıcı bir izlenim bırakacak şekilde düzenlendi. Tüm duyulara hitap edecek düzenlemeler yapıldı, ziyaretcilerin düşsel bir anı yakalayarak onu kaydetmesini amaçladık. Sandra'nın yapıtları soyut bir esintiyle başlıyor, benim yapıtlarda da hareketlenmeye çağırıyorum izleyicileri.
Nasıl yapıyorsunuz bunu?
Koray A: Benim eserlerimde izleyici dokunabiliyor hatta bazılarıyla iç içe geçebiliyorsunuz sergiyi gezerken. Bir nevi enstrüman çalıyor gibi eseri hissederek interaktif bir an yaşıyorsunuz. Çünkü bir şeye dokunduğunuz zaman o yaşıyor, yani kişi eser ile iç içe geçmiş oluyor. Bu sergideki işlerde ziyaretçiler birebir dokunmasalar da, oradan yola çıkarak bir müzik, davul sesi şeklinde ritimli bir çalışma yapıldı.
Sandra Hanım sizin eserlerinizde soyut kavramlar ön planda. Sizin farkınızı sizce ne oluşturuyor?
Sandra Ç: Yaptığımız her şey sonuçta birikimlerimizin dışa vurumudur. Güç uygulamayan, müdahaleci olmayan yapısından olsa gerek soyut sanata, sdyut düşünce şekline daha kyakın durmuşumdur.
Sanat sizin için neyi ifade ediyor?
Koray A: Çocukluğumdan beri sanat adına bir şeylerle uğraştığımı hatırlıyorum. Hayalim heykeltraş olmaktı. Mutluyum hayalimi gerçekleştirdim, işimi yaparken keyif alıyorum. Başka bir şeyden de anlamıyorum ve hala sanat adına öğrenmeye uğraşıyorum. Her şey o kadar hızlı değişiyor ki... Bir eseri hayata geçirirken A'dan Z'ye her şeyini kendim yapmak istiyorum. Yaparken ki süreç içerisinde kendimi mutlu hissediyorum.
Maşallah Koray Bey, hayran oldum size 74 yaşında hala işinizin başındasınız.
Koray A: Tabii ki bizim meslekte emeklilik yok elimiz tuttuğunca kafamız çalıştığınca heykel yapmaya devam edeceğiz. Ben 8-10 yıldır hayatımda hiç çalışmadığım kadar çalışıyorum. Bizim işimiz hem beyin hem de fiziken çalışmamızı gerektiriyor ama bu durum da insanı daha zinde tutuyor.