Özge Yağız, "Hayatı akışında yaşamayı seviyorum"

Rol aldığı yapımlardaki başarılı oyunculuğu ve sosyal medyadaki yükselişiyle son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Özge Yağız ile Bayou Villas by Lara Barut Collection Antalya’da buluşup renkli bir çekim ve keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Özge Yağız, "Hayatı akışında yaşamayı seviyorum"

İstanbul’da doğan ve keyifli bir çocukluk geçiren Özge Yağız, üniversite eğitimini İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde alıyor. Kendisinin oyunculuk dışındaki mesleği diyetisyenlik ama o aynı zamanda sosyal medyada da iyi bir takipçi kitlesine sahip, iyi markalarla iş birliği yapan bir influencer. 10 parmağında 10 marifet olan genç oyuncu, ilk oyunculuk deneyimini 2016 yılında ‘Adını Sen Koy’ dizisi ile yaşıyor, daha sonra yine televizyon ekranlarında ‘Yemin’ dizisinde başrol oynuyor. Akabinde, ‘Sol Yanım’, ‘İçimizden Biri’, ‘Baba’ ve ‘Behzat Ç.’ gibi dizilerde ekranlarda izleyiciyle buluşuyor. Güzel oyuncu ile Bayou Villas by Lara Barut Collection Antalya’da buluştuk; yaz’ın gelişini kutladığımız keyifli bir çekim ile özel bir röportaj gerçekleştirdik.


Nasıl gidiyor şimdilerde hayat sizin için, yolunda mı her şey? 

Kendime “Bu sefer gerçekten ruhumu da bedenimi de dinlendireceğim” dediğim bir dönemdeyim. Art arda iş yaptığım bir dönemden çıktığım için ki, bunun için ne kadar mutlu olduğumu da kelimelerle anlatamam, kendime “kısa bir mola lütfen” talimatı verdim. Her şeyi aynı anda yönetmek zor oluyor, zamanla birçok şey tatlı tatlı yoluna giriyor.


Şimdiye kadar kariyerinizde güzel işler içinde bulundunuz. Hayat verdiğiniz karakterler de genelde cesur kadınlar. Kendinizle kıyasladığınızda, bu kadınlarla nasıl farklar ya da benzerlikler görüyorsunuz?

Mutluyum ki, başlangıçta pasif bile olsalar kendi evrimlerinde cesurlaşarak güzelleşen karakterler canlandırma fırsatları buldum. Bazen ben onlara benzedim, bazen onlar bana... Kadın varlığının özü o kadar özel ki, farklı olmak ama bir şekilde hep aynı noktada buluşmak heyecan verici, karakterin yaşayacağı macerayı daha çok merak ediyorsunuz. Kıyaslama yapmak bu noktada çok zor oluyor. Ama hayat bu, kimi zaman canlandırdığım karakterden daha pısırık hareket etmiş olabilirim, kimi zaman yürek yemişçesine kendimi ortaya atmış olabilirim.


Çok neşeli, her daim pozitif ve neşe saçan bir enerjiniz var, hep mi böyleydiniz yoksa yaş aldıkça gelişen bir şey mi bu? 

Ben kendimi bildim bileli böyleyim. Negatiflikten çok çabuk etkilendiğim ve her şeyi etkilemesine izin verdiğim için tarafımı çoktan seçtim. Annem de zamanında onu hiç yormayan bir çocuk olduğumu söyler, hep güleç ve sıcakkanlıymışım. 


Hayat yolculuğunda hepimiz için her şey hep aynı gitmeyebiliyor. Sahip olduklarımız, değerlerimiz, düşünce yapımız yaşadığımız olaylar ile yaş aldıkça şekil değiştirebiliyor. Siz şimdi düşününce kendi yolculuğunuzda geçmişten bugüne dönüp bakınca nelerin değiştiğini düşünüyorsunuz? 

Değiştim, değişiyorum da. En çok beklentilerim değişti. Basitleştirdim, değer yargılarım çerçevesinde beklentilerimin beni yönetmesine izin vermediğim bir versiyonuma ulaştım.


Nasıl bir çocukluk geçirdiniz? Çocukluğunuza ait unutamayacağınız bir anınız var mıdır bizimle paylaşacağınız? 

İstanbul’da doğup büyüdüm. Okul öncesi dönemim oyuna doyarak geçti. Kalabalık bir aileyiz ve birbirimize bağlıyız. Benimle yaşıt ve yaşıma yakın çok fazla kuzenim var. Hep bir aradaydık ve hiç sıkılmadan oyun oynardık. Eğitim hayatımda da spordan, baleden, Anadolu Ateşi Halk Oyunları gibi danslardan ve gezilerden hiç geri kalmadım. Mutlu bir çocukluk geçirdim. Çocukluğumu çocuk gibi yaşadım İlkokulun ilk günü birçok arkadaşım annesiyle gitmek için ağlıyordu, ben annemi bacaklarından ittirip sınıfın kapısını suratına kapatmıştım. Özgürlüğüme hep çok düşkündüm.


Doğup büyüdüğünüz evde öğrendiğiniz en önemli değer nedir? 

Ailece yemek yemek, sofrada toplanmak diyebilirim. Annem, ablamla benim en sevdiğimiz yemekleri yapardı. Haftada en az iki kez buzdolabında sürpriz bir tatlı olurdu. 


Seyahat etmeyi seviyorsunuz sanırım, yeni yerler keşfetmenin size en iyi gelen yanı nedir? 

Seyahatlerin hazırlık, yol süreci dahil her anından ayrı keyif alıyorum. Bana en iyi gelen yanı; seyahatlerimden geriye kalan ve bakmaya doyamadığım fotoğraflar. Anları hatırlayıp anıların ruhumu beslemesine izin veriyorum.


En çok yaz seyahatlerini mi yoksa kış tatillerin mi seversiniz? 

Yaz... Üşümeden seyahat etmek daha konforlu benim için. 


Şimdiye kadar seyahat ettiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyen neresi oldu? 

Londra’dan ciddi anlamda dönmek istememiştim. Her ülkenin, şehrin farklı bir büyüsü var ama Londra beni inanılmaz içine almıştı.


Dünya üzerinde en çok görmeyi isteyeceğiniz rotalar nereler? 

Paris, Zürich, Madrid.


Hayatı akışında mı yaşarsınız, şansını zorlamayı seven biri misiniz? 

Hayatı akışında yaşarım ama fırsatları göz ardı etmem. Riskten çok hoşlanmadığım için düşünüp ve tartarak hareket ederim. Bazen, “Bu yolun sonuna kadar gitmelisin” diyen bir ses beliriyor tabii ki içimde.


Mutluluk nedir size göre? Kendi kendinize uyguladığınız mutluluk kürleriniz var mı? 

Mutluluk, isteklerimizi geri plana atmadığımız her an hayatımızdaki varlığını koruyor bence. Ama ne olursa olsun sağlık ve huzur her şeyin başında geliyor.


Yeni biriyle tanıştığınızda ilk neye dikkat edersiniz? 

Aklıma ilk temiz olup olmayışı geliyor. Titiz bir kadınım, koku hassasiyetim yüksek düzeyde. 


Sizi her daim formunda görmeye alışkınız ama bunu sağlamak için özel bir rutininiz, beslenme programınız var mı? Tatlıyla aranız nasıl? 

Kendime özgü öğün aralıklarım ve porsiyonlarım var. Artık metabolizmamı iyi tanıyorum. Yemek ayırt etmediğim için de neyi ne kadar tüketmem gerektiğinin bilincinde olan biriyim. Tatlısız yapamam diyenlerden değilim, birçok kadının yaşadığı gibi ayın belli dönemlerinde tatlıyı düşününce bir ağzımın suyu akıyor açıkçası. Sufle deyince de akan sular duruyor.


Şimdilerde düzenli spor yapmaya fırsat bulabiliyor musunuz? 

Yaklaşık 1 aydır... Yoğun çalışma dönemlerimde de bir şekilde düzen oturtmaya çalışıyorum ama aksadığı oluyor. Spor kesinlikle istikrar istiyor. 


Sizin için estetik uygulamalar, kusurları örtmek mi yoksa bazı noktaları daha da dikkat çekici hale getirmek mi? Estetik dokunuşlara ne kadar yakınsınız? 

Yüzünüzde bazı noktaları daha dikkat çekici hale getirmek, çünkü estetik sadece abartı düzeyde yapıldığında antipatik gözüküyor bence. Estetiğe karşı bir kadın değilim ama henüz kendi adıma estetik müdahaleye ihtiyaç duymadım onunda bir zamanı var diye düşünüyorum. 


Biraz da aşk ve ikili ilişkiler diyelim isterseniz; aşkın ömrü var mıdır, varsa ne kadardır sizce diye sorsak?

Aşk bazen yerini farklı, baskın duygulara teslim edebiliyor ama kendini de imha etmiyor. Aşkı en güçlü kılan şeylerden biri tutku, aşk hep beslenmeye ihtiyaç duyuyor. 


Aşk çılgınlık mı yoksa mantık işi mi? Hangisi sizin aşkı yaşayış biçiminize daha uygun dersiniz? 

Ortaya karışık... Çılgınlıkla, sağlıklı kararlar almak arasında bir denge kurmak lazım. Ben denge insanıyım her şeyin kararında olması bana iyi geliyor.


6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.