Özge Ulusoy Serdar Bilgili’nin objektifinde köklerine geri döndü

Başarılı model Özge Ulusoy, ilk tutkusu bale ile ünlü işadamı Serdar Bilgili'nin objektifinde yeniden bir araya geli. Bilgili'nin sanat eseri tadındaki fotoğraflarında, Özge Ulusoy adeta masallardan fırlamış peri kızlarını andırıyor

Özge Ulusoy Serdar Bilgili’nin objektifinde köklerine geri döndü

Röportaj: Bade Çakar
Fotoğraflar: Serdar bilgili
Styling: Hakan Öztürk
Makyaj: Serhat Şen
Saç: Mustafa Erkanlı

Podyumların, reklam kampanyalarının ve televizyonun vazgeçilmez ismi Özge Ulusoy, aslında bundan 15 yıl önce bambaşka bir alanda yine sahnelerde izleyenleri büyülüyordu. Dans ve bale, Özge Ulusoy'un eğitimini aldığı, belki de hayalini kurduğu dünyayı temsil ederken, katıldığı güzellik yarışmasıyla hayatındaki ilerleyeceği rota değişti ama balenin ona kattıkları değişmedi... Konservatuar ve dans, onun şu anki noktaya gelebilmesinde çok büyük ve önemli unsur. İşlerine ciddi bir disiplinle yaklaşması, konservatuarın öğrettiklerinin bir getirisi... Özge Ulusoy, ilk aşkını Şamdan Plus Exclusive sayısı için yeniden yaşadı. Buna ise, Bilgili Holding'in patronu ünlü işadamı ve fotoğrafçı kimliği de olan Serdar Bilgili vesile oldu. Serdar Bilgili'nin bizim için yarattığı konsepte Özge Ulusoy, adeta hayalleri süsleyen bir peri kızını andırırken, Bilgili'nin sanat eserine benzeyen fotoğrafları da bu büyüyü çok doğru bir şekilde ortaya koydu. Bu etkileyici işbirliğinden ortaya çıkan kareler ise Serdar Bilgili'nin gelecekte gerçekleştireceği sergi ve kitap projesinin bir ön gösterimi oldu... Etkileyici çekimimizin ardından Özge Ulusoy ile geride bıraktığı 15 yıllık modellik kariyerini ve dans tutkusunu konuştuk. Ayrıca Serdar Bilgili de fotoğrafçılığa olan tutkusunu anlattı.



Harika bir çekim ile yine bir araya geldik. Bu sefer dansçı tarafınız ortaya çıktı fotoğraflarda... Nasıl geçti çekim, bir de sizden dinleyelim?
Şahane bir çekim oldu. Sette de inanılmaz bir ekip vardı. Çekimin konsept fikri Serdar Bilgili'den çıktı ve gerçekten çok ama çok güzel kareler ortaya çıkarttı. Benim için de bu çekim sayesinde bale günlerime dönmek çok güzel bir histi. Elimde de böyle güzel karelerim oldu...

Uzun yıllardır bu sektörde olan birisi olarak, binlerce fotoğrafçıyla çalıştınız. Serdar Bilgili'nin objektifinin karşısına geçmek nasıldı?
Uzun süredir Serdar'ın çektiği fotoğrafları beğenerek takip ediyordum, çalışmak bugüne kısmet oldu. Şansa ikimizin de müsait olduğu bir gün bulup, hızlıca stüdyoya girdik ve gerçekten çok güzel bir iş çıktı. Uzun uzun baktığım kareler var elimde...

Bale eğitimi alan birisi olarak yıllar sonra dans ile iç içe olmak nasıl bir his? Dans sizin için ne ifade ediyor?
16 yıl dans eğitimi aldım ve çok ama çok severek dans ettim. Duygulanmam için point shoes görmek bile yeterli benim için. Çekimlerde o kadar çok figür sergiledim ki biraz özlemimi bile giderdim diyebilirim.

Profesyonel olarak yapmasanız da dans hala hayatınızda mı? Bale eğitiminiz size neler kattı?
Bale eğitimi her şeyden önce disiplin ve istikrar katıyor insana. Bale, çok ama çok zor bir dans çeşididir. Vücudunuzu bunun için çok iyi disipline sokmanız, düzenli çalışmanız gerekir. Balenin bana kattığı her şeyi hala kullanıyorum diyebilirim.

2003 yılında Miss Turkey ikincisi oldunuz. Yani kariyerinizin 15. yılını kutluyorsunuz. Geriye dönüp baktığınızda nasıl geçti bu 15 yıl?
Bu mesleğin tabii ki birçok zor yanı var ama ben sadece güzel olanlardan bahsetmek istiyorum. İnsanlar tarafından sevilmek, beğenilmek, takip edilmek çok güzel. Çok yoğun çalışıyorum ama inanın ki her gün hayatın bana kattıkları için Allah'a şükrediyorum.

Türkiye'nin en başarılı modellerinden birisiniz. Bu noktaya gelmeniz sadece şans veya güzellik değil tabii ki... Başarınızın en büyük nedeni nedir?
Birçok faktör var aslında; ilk başta söylediğim gibi eğitimimin kattığı disiplin en önemli faktörlerden bence. Hala her işime bir gece önceden hazırlanır, vaktinden en az 30 dakika önce orada olur ve iş iyi olana kadar bıkmadan çalışırım. Sonrasında ailem, çalışma arkadaşlarım, ekibim gibi birçok büyük faktör var. Seçtiğim ve içinde yer aldığım işlere her zaman güvendim, bu da güvenilir bir isim olmamda bana büyük katkı sağladı.

Modellere her zaman dışardan bakılıp, gıpta edilir. Güzellik, düzgün bir fizik, renkli bir hayat, spot ışıkları... Dışardan bakılında böyle, peki, işin içine girildiğinde nasıl? Sizce modellik konusunda hala yanlış algılar var mı?
Tabii ki hiçbir iş kolay değil. Dışarıdan göründüğü kadar basit bir durum da yok. Mesela izlediğiniz 20 saniyelik bir reklam filmi için günler öncesinden çalışmaya başlıyoruz. Çekim süreci ise minimum 14 saat aralıksız devam ediyor. Ya da bir defile izlendiğinde sadece 10-15 dakika sürüyor ama akşamki defile için öncesinde en az 2 kere çalışıyor ve sabah erken saatlerde alana gidiyoruz... Hiçbir iş göründüğü gibi değil. Yani aslında herhangi bir mesleğin kolay olmadığını anlatmaya çalışıyorum, çünkü ben bunu çok iyi biliyorum ve kim her ne iş yaparsa yapsın ona büyük bir saygıyla yaklaşıyorum.

Tempolu bir hayatınız var, iş için sürekli seyahat ediyorsunuz. Kendinize ayırdığınız zamanlarda en çok yapmayı sevdiğiniz şey nedir?
Spor sanırım, beni hem çok motive ediyor hem de mesleğim gereği vücuduma çok iyi bakmam gerekiyor. Tabii ki ailem ve arkadaşlarımla vakit geçirmek de en çok yapmaktan hoşlandığım şey... Çok yoğun çalışıyorum, bazen kendimi koltuğa atıp, kitap okumak bile lükse giriyor.



Peki, şu an hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
Çok güzel, beni çok mutlu eden bir dönemdeyim. Her şey yolunda gidiyor ve huzurluyum, bence en önemlisi de bu...

Yüksek bir enerjiniz var. İş ne kadar uzun sürerse sürsün, yorucu olursa olsun, bu enerjiniz bitmiyor. Nasıl kendinizi sürekli motive ediyorsunuz?
Söylediğim gibi çalışmayı çok seviyorum, bu da beni motive ediyor. Bu iş özelinde konuşmak gerekirse de çıkan ilk kareleri gördükten sonra daha da heyecanlandım ve daha büyük bir hevesle çalışmaya devam ettim.



İşinizden dolayı sürekli basının önünde olmak, özel hayatı özel tutmaya çalışmak zor olmuyor mu? Sürekli bakışların üzerinizde olduğunu bilmek yıpratıcı değil mi?
Mesela siz mutlu olduğunuzda, sevindiğinizde, üzüldüğünüzden bunu aileniz ve yakın çevrenizle paylaşıyorsunuzdur ama ben tüm Türkiye'yle paylaşıyorum. Aslında onlar da benimle üzülüyor ve seviniyor ya da bazen ailem gibi bana kızıyorlar. Ben bu duruma çok alıştım. Bana büyük bir ailem var gibi geliyor artık.

İşiniz sizin için ön planda... Peki, bazen bu tempoyu biraz yavaşlatıp, sakin bir hayata geçmek istediğiniz zamanlar olmuyor mu?
Hayır, henüz hiç öyle bir hissim olmadı. Olduğum yerden çok mutluyum ve bunun tadını çıkarıyorum.

Türkiye'nin en başarılı modellerinden biri olarak, birçok markanın da aranılan yüzüsünüz. Beğenilmek nasıl bir his?

Tabii ki çok güzel ama bu durum aynı zamanda ciddi bir sorumluluk. Kendime, vücuduma, cildime, saçıma, tırnağıma kadar çok iyi bakmak; düzenli yaşamak, iyi beslenmek ve güzel uyumak şart. Bunun yanı sıra da iyi işbirlikleri yapmak, güvenilir isim ve markalarla çalışmak çok önemli.



Var mı yeni projeleriniz veya işbirlikleri?
Var, çok güzel yeni işbirliklerim var. Çok heyecanlıyım hatta şu an bu röportajı yaparken de set arasındayım. İki yeni projemi de kasım sonuna kadar duyuracağız inşallah ama bizde sürprizler bitmez (gülüyor).

Televizyon, moda çekimi ve podyum... Hepsi başarılı olduğunuz yerler. Sizin için hangisi daha cazip oluyor ya da hangisinde daha rahatsınız?
Hepsinde çok rahat ve mutluyum aslında ama podyum bir ayrı... Podyuma çıkmanın bana yaşattığı his çok başka (gülüyor). Bu işe ilk başladığım anki heyecanımı hiç kaybetmedim hala defileye çıkmadan, podyuma ilk adımı atmadan backstage'de çok heyecanlanıyorum.



Uzun süre kendi adınızı taşıyan bir giyim koleksiyonu hazırlamıştınız. Stiliniz çok beğeniliyor, yine tasarım tarafına geçmeyi düşünüyor musunuz?
Evet, o beş sezon devam eden bir işbirliğiydi ve çok da güzeldi. Şu an yakın planda böyle bir projem yok ama yine buna yakın sürprizlerimiz olabilir diyelim. Daha detay vermek isterdim ama şu an söylemem yasak (gülüyor).

Var mı hala gerçekleştirmek istediğiniz hayalleriniz yoksa zaten hayalinizi mi yaşıyorsunuz?
Hayaller biter mi? Bitmez ki tabii ki daha bir sürü hayalim var gerçekleştirmek istediğim... Yapmak istediğim işler, görmek istediğim ülkeler, okumak istediğim kitaplar... Bitmek bilmez bir liste.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.