Röportaj: BADE ÇAKAR
Fotoğraflar: ÇAĞRI KILIÇÇI
2010 yılında kadınların hayatını kolaylaştıran bir marka hayatımıza girdi; 'Davet Çok Elbisem Yok'... Kadınları, özel günlerde elbise arama derdinden ve sadece bir gece giyilecek elbiseye dünya para harcamaktan kurtaran Davet Çok Elbisem Yok, moda tutkunu, iki genç girişimci olan Eda Franci ve Seda Yenigün tarafından kuruldu. İki arkadaş, ilk olarak kendi kıyafetlerini kiralayarak başladıkları online sitelerini bugün dünyanın en iyi tasarımcılarının da bulunduğu, 50 farklı markanın yer aldığı konsept bir showroom'a çevirdi. Müşterileriyle birebir ilgilenen ve daha fazlası için süreli çalışan Eda Franci ve Seda Yenigün ile yeni showroom'larında bir araya geldik. Türkiye'de bir ilk olan ve bugün hemen hemen her kadının tercih ettiği kiralama konseptinin ortaya çıkışını ve ilerisi için ne gibi başka sürprizleri olduğunu konuştuk.
Davet Çok Elbisem Yok, Türkiye'ye farklı bir mantığı getiren bir marka. Kurulum sürecinden biraz bahsedebilir misiniz?
Eda Franci: Bir önceki işimde yine moda sektörünün içindeydim. Unitim Holding'te pazarlama uzmanı oldum. Ralph Lauren gibi dünyaca ünlü markaların pazarlama uzmanıydım. Modaya olan ilgimiz ailemizden geliyor. Yaz davetlerine, düğünlere gidecek olan arkadaşlarımız zevkimize güvenerek, elbiselerimizi ödünç almaya başladılar. Bu talepler arttıkça biz de bu işi neden ticarete dökmüyoruz dedik. Fikir, bu şekilde doğdu ve araştırmaya başladık. Yurtdışında elbise kiralama sisteminin başarılı örnekleriyle karşılaştık. Biz de "neden olmasın" dedik ve 'davetcokelbisemyok' adıyla web sitemizi kurduk. Şirketimizi 2010 yılında kurduk.
Peki, insanlar hemen alıştı mı? Türk insanında "Para vereceksem benim olsun" fikri yaygındır...
Seda Yenigün: Türk insanının "Para vereceksem benim olsun" algısını 6 senede tamamen kırdığımıza inanıyoruz. Türk kültüründe özel organizasyonlar çok yaygın. Sosyal medyadan dolayı da artık bir giydiğini bir daha giymek istemeyen birçok müşteriye hizmet veriyoruz. Ayrıca yeni sezon dünya markalarını bir kere giymek için yüksek tutarlar vermek yerine uygun fiyatlar sunduğumuz için de daha avantajlı görülüyoruz. Franci: Satın almanın sonu yok. Bildiğiniz gibi sezon bitmeden vitrinler yenileniyor, renkler ve modeller sürekli değişiyor. İnsanlar, paylaşımlardan ve sosyal medyadan dolayı davetlerde giydikleri elbiseleri sadece bir kez giyebiliyorlar. Biz buna ekonomik bir çözüm getiriyoruz. Bugün birçok alışveriş merkezinde gördüğünüz hatta, yurt dışında olup da burada olmayan kıyafetlere yüksek bütçeler ayırmak yerine sizi bir gece için harcadığınız ödemelerden kurtararak aynı elbiseyi çok daha uygun ücretlere kiralama fırsatı veriyoruz. Kiralama fiyatlarımız 350 ile 1500 TL arasında, marka değerlerine göre değişkenlik gösteriyor.
Burada çok değerli markalar var. Bu markalarla nasıl iletişime geçiyorsunuz?
Franci: Çok iyi araştırma yapıyoruz. Yeni ülkelerdeki genç markaları takip ediyoruz ve yatırım yapıyoruz. Sadece dünyanın ünlü markalarına yer veren bir bakış açımız yok. Esas genç, yetenekli yeni tasarımcıları keşfedip, onları Türkiye'ye tanıtma fırsatı buluyoruz. "For Love and Lemons Los Angeles" markasına kurulduğu sene itibariyle yatırım yaptık. 6 senede dünyada en trend markalardan biri oldu. Çalıştığı ilk yatırımcılardan biriyiz.
Yenigün: Dünyanın birçok ülkesindeki fuarlara katılıyoruz. New York, Paris ve Milano'daki fashion week'lere katılarak anlaşmalı olduğumuz markaların bir sonraki sezon koleksiyonlarını seçiyoruz. Moda haftalarında birçok ünlü tasarımcılarla tanışıyoruz. Sosyal medyada baya aktifiz ve intagramda takipçilerimize en son trend'ler hakkında 'trend report' hizmeti veriyoruz.
Dünyayı yakından takip eden isimler olarak, Türkiye'de durum sizce ne?
Franci: Türk moda sektörü bize göre inanılmaz bir ilerleme kaydediyor. Dünyanın gözü de son zamanlarda ülkemize çevrilmeye başladı. Ülkemiz için moda kapsamlı olarak çok yeni bir alan ama bu kadar yeni olmasına rağmen şuan çok başarılı tasarımcıların olduğu kanatindeyiz. Mercedes'in sponsor olduğu İstanbul Moda Haftası'nda her sene tasarımcı sayısı çoğalıyor. Bu da Türk toplumunda moda algısının oluşması yönünde yapıcı bir role sahip...
Kiralama dışında artık satış da yapıyorsunuz. Satışını yaptığınız tasarımlar oldukça trend parçalar oluyor, kendiniz gidip mi seçiyorsunuz?
Yenigün: Showroom'umuzda sattığımız ürünler daha boho-chic ürünler. Miami'de çok ünlü olan Alexis markasının günlük şık kıyafetlerini satıyoruz. Avusturalya'da gençlerin en tercih ettiği Bec & Bridge markasına yer verdik. Gençler için 'Burning Man' ve 'Coachella' gibi festival tarzlarını yansıtan kıyafetleri satışa sunuyoruz. Bu sezon plaj ve kırsal düğün konseptleri için boho gelinliklere de yer verdik. Yeni showroom'umuz konsept olarak bütün getirdiğimiz markaların ve kendi tarzımızı yansıtıyor. Bütün koleksiyonları Seda'yla beraber seçiyoruz. Bu konuda birbirimizi çok iyi tamamlıyoruz. Başarımızın en büyük sırrı; ikimizin farklı zevklerde, kendimizi yansıtan koleksiyonlardanparçaları seçmek. İkimizin fikirleri birleşince koleksiyon seçimlerimiz çok başarılı oluyor.
Kiralama riskli bir durum sonuçta çok değerli tasarımlar var burada. Elbisede bir sıkıntı çıktığında ne oluyor?
Franci: Kiralama çok riskli bir iş... Elbiselerin bir giyimde parçalandığı, yandığı ve yırtıldığı oluyor. Bunun için müşteriye herhangi bir ücret yansıtmıyoruz. Kiralama sözleşmemiz var. Bu sözleşme şartlarında bizi koruyan birçok madde var. Elbisenin başına bir şey geldiğinde sigorta devreye giriyor ve müşteriye yansıtılmıyor. Türkiye'de ilk defa elbise sigortalattık. Bunu başarmak kolay olmadı. Sigorta anlaşmamız müşteriyi rahatlatan bir avantaj. Çünkü biz de bir davette elbisenin hasara uğramasının ne kadar kolay olduğunu biliyoruz. Biz bu hasarları asla müşteriye yansıtmıyoruz. Çok iyi bir kuru temizleme şirketiyle anlaşmalıyız. Kendi içimizde terzimiz var müşterilerimizin boyuna göre teğel sistemiyle elbise boyu kısaltabiliyoruz.
Davetçokelbisemyok ilk sizin kendi kıyafetlerinizi kiralamanızla başladı. Şimdi ise çok geniş bir yelpazeniz var. Kaç marka bulunuyor?
Yenigün: Davetcokelbisemyok, ilk kendi gece ve kokteyl elbiselerimizi kiralayarak başladı. Şimdi bünyemizde 50 farklı, hem sattığımız hem de kiraladığımız marka bulunuyor. Türkiye'de Avusturalya markalarına yatırım yapan ilk şirketiz. Şu an dünyada en trend kıyafet markaları Avusturalya'daki tasarımcılara ait markalar ve biz onları Türk moda tutkunlarıyla buluşturuyoruz.
Franci: Türkiye'de en popüler tasarımcılarla işbirliği yapıyoruz. Türk markalarından Raisa Vanessa, Zeynep Tosun, A46 Tuvanam, her sezon Davet Çok Elbisem Yok için koleksiyon hazırlıyor. Aynı zamanda da Herve L. Leroux, Herve Leger, Alexis, Paolo Sebastian, Alex Perry, The Jetset Diaries, Alice Mccall, Bec & Bridge gibi toplamda 50 dünya markasının yeni sezonlarını getirerek müşterilere geniş ürün yelpazesi sunuyoruz.
Bu sistemi Türkiye'ye getiren ilk isimsiniz. Sizden sonra benzer firmalar çıktı ama çok başarılı olamadılar. Sizin başarınızın sırrı nedir sizce?
Franci: Türkiye'de elbise kiralama sistemini 2010 yılında ilk biz kurduk. İki sene sonra birkaç rakip firma, piyasaya çıktı fakat sektöre bizim kadar hakim olarak ve iyi analiz yaparak çıkmadılar. Bu da etkiledi. Bizim kendi sosyal çevremiz bu işte ilerlememizdeki en büyük adım oldu. Aynı zamanda bizim avantajımız modaya olan ilgimiz ve tutkumuz. Yurtdışındaki marka bağlantılarımız bu işin içine girmeden önce sahiptik. Pazarlama alanında sahip olduğumuz bütün bağlantılarımızı kullanarak çok kuvvetli ilerledik. Başarımızın sırrı yenilikçi, vizyonu geniş ve araştırmacı olmak diyebilirim. Kiralama sistemimizi her yıl daha da büyüterek ilerliyoruz. Davet Çok Elbisem Yok, artık Türkiye'de bir marka oldu. Bunun için çok emek harcadık. Dolayısıyla kimse bizimle rekabet edemedi.
Müşterilerinizle birebir ilgileniyor musunuz?
Franci: Her gün işimizin başında bütün müşterilerimizle ilgileniyoruz. Bildiğiniz üzere müşterilerimizle daha iyi ilgilenmek için Türkiye'de örneği olmayan konsept bir mağaza açtık. Arnavutköy'de tarihi bir köşkün içinde farklı konseptler yaratarak müşterilerimize verdiğimiz hizmeti daha da ileri taşıdık. Müşterilerimizle birebir ilgilenmek için randevu sistemiyle çalışıyoruz. Genç, dinamik, moda eğitimi almış ve moda sektöründe çalışmış bir ekip kurduk. Müşterilerimize birebir olarak stil danışmanlığı yapıyoruz. Kendisine katılacağı davete uygun, fiziğine uygun elbiseler seçiyoruz. Takı, makyaj, ayakkabı önerileri veriyoruz.
Aynı zamanda stil danışmanlığı da yapıyorsunuz. Müşterileriniz arasında kimler var?
Franci: Kiralama sisteminin mantığı, tüketiciye çeşitlilik ve ürün kalitesinin yanı sıra, hem ekonomik hem de psikolojik olarak bir rahatlık sunuyor. Kiralamaya yönelişin en büyük sebebi tüketicinin alışverişe harcadığı zaman ve para kavramından sıyrılma isteğinden geliyor. Türkiye'de birçok ünlü isime hizmet veriyoruz. Davetlere çok sık katılan göz önündeki insanların bizi tercih etmesi çok doğal. Burcu Esmersoy, Özge Ulusoy, Hande Subaşi, Merve Boluğur, Ceylan Çapa gibi birçok ünlü ve dizi oyuncuları katıldıkları organizasyon ve davetlerinde bizi tercih ediyor.
Gelecek için planlarınız neler?
Franci: Gelecek için planlarımızdan birini gerçekleştirmek üzereyiz. Yeni showroom'umuzda kendi içimizde atölye kurduk ve 2017 itibariyle 'DCEY' markamızı çıkarıyoruz. Yeni markamız için çok heyecanlıyız. Markamızla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Çok farklı kumaşlarla bir koleksiyon hazırlayacağız. Diğer hedefimiz bizi en çok tercih eden şehirlerde showroom'lar açmak ve oradaki müşterilerimize de İstanbul'daki hizmeti vermek... Şu an online web sitesi olarak bütün şehirlere ulaşıyoruz ama bu hedeflerimiz için yeterli değil... Showroom'larla birebir stil danışmanlığı hizmetini de vermek hedefimiz.