Anatoline parfüm evinin kreatif direktörü, tarihin sıfır noktasından bu yana dini törenlerde, festivallerde tanrılara adanan adakların, tapınaklarda edilen duaların gizemlerinin peşine düşerek bizden önce yaşamış olan medeniyetlerin kültürlerine, inançlarına saygı duruşunda bulunuyor. “Tapınaklardaki ritüeller beni her zaman büyülemiştir. O eski zamanlarda koku inanç dünyasının en önemli bileşeni. Tapınaklarda rahipler tarafından yakılan kokulu ağaç kabuklarıyla, sunaklara konulan eşsiz manolyalar, güllerle mistik bir dünya yaratılıyor adeta” ifadesi, koleksiyonun da izdüşümü gibi.
The Mystic Collection markanın diğer tasarımlarında olduğu gibi kaliteli özlerden oluşan hammaddelerle bir araya geliyor. Halil Özer “Şişenin içindeki her bir nota en iyi hammaddelerle fısıldamalı o hikâyeyi; aksi halde kuru gürültüden öteye gitmez” sözleriyle tasvir ediyor parfümlerinin kompozisyonlarını. Koleksiyon o uzak zamanlara çağıran mistik bir yolculuğa davet ediyor bizleri; eşsiz Türk gülüne safranın zarafetle eşlik ettiği Göbeklilere, Ana Tanrıça’ya ithaf edilen muhteşem manolyaların arasında parlayan Kybele ve ağaç reçinelerinin dumanı tüten baharatlarla dans ettiği, spritüal bir yolculuğu anlatan Shaman.
