BANU KAZANÇ Beslenme ve Diyet Uzmanı www.banukazanc.com.tr
Yaşla birlikte gelen doğal değişikliklerden kaçınamasak da, onları yavaşlatmak için bazı şeyler yapabiliriz. Vücut ağırlığınızın sabit olmasını istemek gibi bir hataya düşmeyin; 20 yaşındayken sahip olduğunuz kilonuzda olmayı beklemeyin! Çünkü 20'li yaşlardaki kilonuzun, diğer 10 yıllık dönemlerde değişmeden kalması pek olası değildir! Çünkü yaşınız ilerledikçe buna paralel olarak metabolik hızınız da yavaşlıyor. Metabolizma hızı yavaşladığı takdirde, kilolu olma riski artıyor, geçen yılları dikkate almanız gerekiyor. Öyle ki, 20'li yaşlardan sonra vücudunuz her 10 yıllık dönemde yüzde 2-3 daha az enerji yakmaya başlıyor.
KADINLARIN KORKULU RÜYASI
Menopoz, ortalama 50 civarında gerçekleşecek olan kadınların yaşadığı bu süreçtir. Bu dönemde, östrojen azaldıkça kas kitlesi azalıp, yağ kitlesi artar ve metabolizma hızı düşer. Bir başka sorun ise bu dönemde tiroit tembelliğine eğilimin fazlalaşması, özellikle Haşimato hastalığına yakalanma ihtimalinin artmasıdır. Kötü uyku kalitesi menopoz sırasında daha yaygın hale gelir ve bu kilo alımı ile ilgili sorunları birleştirebilir. Peki, yaşla birlikte bazal metabolizma hızımızın azalmasının kaçınılmaz oluşu; yaşlanma sürecinin doğasında bir miktar kilo alımını kabul etmemizi mi gerektiriyor? Hayır, bu kilo almamızın bir bahanesi olmamalıdır! Çok ama çok dikkatli olarak dengeleyebilirsiniz.
SAĞLIKLI KALMAK İÇİN
-Fiziksel aktivitenizin yanı sıra besin alımına da dikkat etmeliyiz. Kişiyaşlandıkça, doğru beslenmenin önemi gittikçe artar. Doğru miktarda kalori tüketin. Çok fazla kalorili besinler tüketmeniz, kilo almaya neden olabilir, ancak çok az kalori almakta metabolizmanızın yavaşlamasına yol açar. Sağlıklı bir metabolizmayı sürdürmek için yeterli kalori almalısınız.
-Sebze ve meyveye ağırlık verin vücudun ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri doğal yollardan sebze ve meyve tüketerek sağlamalısınız. -Yürüyüş; metabolizma hızınızı yükseltmek için size yardımcı olabilir. Egzersiz yapamıyorsanız, gün boyunca daha fazla hareket edin. Günlük hareketi arttırmak metabolizmanızı hızlandırmanın en iyi yoludur. Yürüme, merdiven çıkma, bahçe işleri ve ev işleri gibi basit günlük işler vücudunuzun daha fazla çalışmasını ve daha fazla kalori yakmasını gerektirir.
-Dehidrasyon yani vücudun susuz kalması; metabolik hızınızı yavaşlatacaktır, bu nedenle su içmeniz gerekir. Daha sık ve daha küçük öğünler yiyin. Sindirim süreci metabolik hızınızı artırır.
-Fazla yağ alımını kesin. Beslenmenizde kötü yağları kesmek kalp hastalıkları ve diğer birçok hastalık riskini azaltmaya yardım edebilir. Eğer yağ yiyecekseniz daha çok iyi, doymamış türünü yiyin.
-Ne yediğiniz de önemli. Bir çorba kaşığı doğranmış biber, vücudunuza metabolik hızınızı geçici olarak artırabilir. Daha fazla protein (yağsız et, fındık, fasulye ve yumurta) yediğinizde, vücudunuz proteinleri sindirmek için yağlardan veya karbonhidratlardan daha fazla çalışacaktır. Doğal olarak kalp atış hızınızı arttırdığı için kafeinin metabolizma hızınızı arttırması şaşırtıcı değildir. Hem kahve hem de çay metabolizma hızınıza geçici bir
destek verebilir.
-Ayrıca bağırsak mikrobiyatasının metabolizma üzerindeki etkileri inceleyen araştırmalar bizi henüz net sonuçlara götürmemekle birlikte ilerisi için oldukça heyecan vermektedir. Şimdilik bu konuda; şekerli ve işlenmiş gıdaları büyük ölçüde sınırlama ve bunun yerine lifli beslenmeye odaklanmanız mikrobiyomunuzu sağlıklı tutmaya yönelik harika bir adımdır.
