BANU KAZANÇ Beslenme ve Diyet Uzmanı www.banukazanc.com.tr
Soğuk ayları geride bıraktık, bu aylarda fiziksel aktivitemiz ister istemez azalır, kapalı alanlarda sıkışıp kalırız. Kasvetli hava ile ilişkili stresimiz artar, kanepede televizyon izlemek, daha tatlı ve daha ağır yiyecek ve içecek seçeneklerine yönelmek kaçınılmaz olur. Artan kilo, uygun olmayan beslenme, şeker, işlenmiş gıdalar ve trans yağların tüketimi, hareketsizlik, özellikle ilaçlar ve çevresel kimyasallardan dolayı toksik yüklenme, stres ve öfke, çağımızın hastalığı kötü uyku düzeni ve uykusuzluk, karaciğerimizi de yoruyor ve yağlanmasına neden oluyor. Araştırmalar özellikle karın bölgesinde yağların birikmesi ile boşanma ve iş veya finansal stres gibi yaşam stres faktörleri arasında bir ilişki olduğu yönündedir. Stres altında kalorisi yoğun gıdaları seçmenin yanı sıra, insanlar stresin getirdiği fizyolojik değişiklikler nedeniyle kalorileri yağ olarak depolamaya daha yatkındır.
KARACİĞER YAĞLANMASINA DİKKAT
Karaciğerinz enerji üretimi, yağların (lipitler) metabolizması, şekerler (karbonhidratlar) ve proteinlerin işlenmesi ile ilgili pek çok işlevi yerine getirir. Karaciğer, safra, sindirim, idrar, solunum, deri, kan ve lenfatik sistemler, toksinlerin dönüştürülmesini ve ortadan kaldırılmasını sağlamak için birlikte çalısır. Çok fazla karbonhidrat ve yağ tükettiğimizde, kan şekeri yükselir ve insülin üretilir ve kan dolaşımımıza salınır. Bu insülin, glikozu uzun süreli enerji için, karaciğerde depolanmasını tetikler. Karaciğeriniz glikojenle dolu olduğunda, vücut yağı olarak depolamaya başlar. Sağlıklı bir karaciğere sahip olmak istemez misiniz? O halde bu önerilere kulak verin…
-Dengeli bir diyet takip edin ve aşırı yememeğe, kilo almamaya özen gösterin.
-Yağda kızartılmış ve işlenmiş gıdalardan kaçının.
-Vitamin ve mineral takviyelerine dikkat edin. Özellikle B kompleks vitaminleri, folik asit ile manganez, selenyumdan yüksek zengin besinler tüketin.
-Doymuş yağ oranı yüksek, yağlı gıdaları yemeyin. Tercihiniz omega-3 içerikleri yüksek yağlar olmalı.
-Enerji içecekleri ile alkol ve yüksek seker içeren içecekleri tüketmeyin.
-Kırmızı etler ve kızartılmış gıdaları çok fazla miktarlarda yemeyin. Tavuk veya hindi tercih edin.
-Sebze ve meyveler ile özellikle C vitamini içeriği yüksek besinlere beslenmenizde daha fazla yer verin.
-Öğütülmemiş tahıllar gibi lif içeriği yüksek kompleks karbonhidratlar önceliğiniz olmalı.
-Şekerleme ve tatlılarda bulunan bu gibi basit karbonhidratları yemeyin.
-Egzersiz yapmayı ihmal etmeyin.
İLKBAHARDA SEBZE TÜKETİMİNİ ARTTIRIN
Özellikle klorofil bakımından zengin sebzeleri tüketmelisiniz. Maydanoz, ıspanak ve pazı, karaciğer hücresi yenilenmesini hızlandırır. Parlak renkli, taze ve organik ürünler antioksidanlar açısınfan zengindir, vitamin ve minarallerle doludur, aşırı yağın kan dolaşımından çıkarılmasına toksinlerin atılmasına yardım eden lif içerirler. Toksinlerden korunmayı, arınmayı vücut; terleme, idrar yapma, dışkılama solunum ve safra süreçleri ile sağlar. Bu koruma sağlanırken en önemli görevi karaciğer ve böbrekler üstlenir. Vücutta biriken ödem ve toksinlerden kurtulmanın en dpğal yolu bol bol su içmekten geçer. Su, bağışıklık sistemini güçlendirir, vücudun su tutmasını önler. Bol bol sıvı tüketin, vücudun su toplamaması için ekstra tuz almamalısınız. Hava değişimine bağlı olarak vücutta su toplanmasını önlemek için su atmamızı desteklecek maydanoz soğan, marul, bibde, roka ile salatalar hazırlayabilir bunları aşırı kalorili soslar yerine baharatlar ve limon ile tatlandırabiliriz, bir tatlı kaşığını geçmeyecek şekilde zeytinyağı ilave edebiliriz.