Kilolu olsun olmasın, kadınların yakındıkları konuların başında 'selülit' adını verdiğimiz yoğun olarak kalça ve bacaklarda görülen cildin pütürlü, portakal kabuğunu andıran görüntüsü gelir. Selülitin artmasında en önemli faktör beslenme bozukluğudur, bunun yanında hareketsiz kişilerde sıkça görülmektedir. Selülit oluşumuna etkileyen faktörler çok çeşitlidir, örneklemek istersek; yaş, cinsiyet, genetik yatkınlık, hormonlar, yaşam biçimi, stres, sağlıksız beslenme, sigara, alkol ve aşırı kahve tüketimi olarak sıralayabiliriz. Sık sık kilo alıp vermek de cildin gevşemesine neden olur ve selülite zemin hazırlar.
Neler yapabilirsiniz?
Kalorisi azaltılmış yağ yakımını etkili kılan bir beslenme programı, düzenli egzersiz, inceltici kremler kullanmak, lenf drenajının sağlanması, masaj gibi yöntemler ve farklı uygulamaların bir arada kullanılması ile başarı kazanmak mümkün.
Kolajen ve elastin bağ dokusunda bulunan, cildin elastikiyetini kazandıran unsurlardır. Serbest radikaller ve çevresel etkiler kolajen yıkımına sebep olur. Cildimiz, sağlıksız beslenme, güneş ışınları, sigara, alkol, gibi faktörlerden olumsuz etkilenir ve kolajen ve elastin doku yıpranır, cildin elastikiyeti azalır. Antioksidanlarca zengin A, C ve E vitamini ağırlıklı bir besleme önerilir. Özellikle kırmızı, turuncu meyve ve sebzeler cilt hücrelerine zarar veren serbest radikallerle savaşır. Turunçgiller, çilek, maydonozla, likopen içeriği yüksek domates, böğürtlen, ahududu gibi kılcal damarların dayanıklılığı ve geçirgenliğini artırıcı özellikleri olan besinler tüketilebilir. Yeşil çay da benzer etkisi olan etkili bir antioksidandır.
Yapmanız gereken vücutta biriken toksinleri atmaya yardımcı olacak bir beslenme düzeni uygulamaktır. Yeterli miktarda su içmenin toksinleri atmada ve selülit oluşumunun engellenmesinde çok etkili olduğunu söyleyebiliriz. Taze sıkılmış limon suyu da toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
Kadınlarda salgılanan folikül hormonu artışı, su tutma özelliği ile selülite zemin hazırlar. Bol bol su içmek, tuzu kısıtlamak, sıvı tutulmasını azaltıcı kızılcık, kereviz, rezene, kuşkonmaz, hindibağ gibi diüretik özellikte besinlerle vücuttaki ödemi atmak yararlı olacaktır.
Lenfatik ve kan dolaşımındaki bozukluklar, hücrelerin yeterince oksijen ve besin alımını ve toksik maddelerin atımını yavaşlatır. Dolaşımın düzenlenmesinde sarımsak ve soğan yemenin de faydası olur.
Kadınlık hormonu olan östrojenin dengelenmesi de önem taşır. İzoflavan ve lignan gibi fitoöstrojen destekleri önemli. Lignanlar tahılların kepeğinde, en yüksek oranda ise keten tohumunda bulunur. İzoflavanlar ise soya ürünlerinde var.
Yağ yakmayı destekleyici beslenme ile kalori alımını azaltmak gerekir. Vücudunuzun belli bölgelerinde biriken yağları ortadan kaldırmak için yapabileceğiniz herhangi özel bir egzersiz ve diyet gerçekten yoktur; çözüm, vücudun genelindeki kilo kaybıdır. Kanda sürekli insülin yüksekliğinin yağ birikimini tetiklediğini söyleyebiliriz. Selüliti azaltmaya yönelik insülin salgısını regüle etmek için öğünlerinizde karbonhidrat ve proteinleri dengeli tüketmelisiniz. Lifli yiyeceklere ve taze meyvesebzeye beslenmenizde daha fazla yer vermelisiniz. Doymuş hayvansal yağlar yerine, sağlıklı olan bitkisel yağları kullanmalısınız.
Kafein içeren kahve, kolalı içecekler sigara ve alkolden uzak durmalısınız. Aşırı tuzlu, salamura yiyecekler, özellikle yağlı peynirler, koyun peyniri ve eski kaşar selülite davetiye çıkartır.
Hareketsiz bir yaşam biçimi ve bazı dolaşım hastalıkları selülit oluşumunun nedenidir. Bol bol yürüyüş yapmak, bisiklete binmek gibi aktivitelerde yarar sağlar.
Banu KAZANÇ