İstanbul'un sanatla en büyük buluşması başlıyor

17 Eylül’de başlayacak olan İstanbul Bienali ile ilgili merak ettiklerimizi, İKSV Güncel Sanat Projeleri Direktörü Bilge Öğer’e sorduk. Öğer, bienalde sanatseverleri nelerin beklediğini anlattı.

İstanbul'un sanatla en büyük buluşması başlıyor

RÖPORTAJ ŞERİF ERCAN

Merakla beklenen İstanbul Bienali, 17 Eylül'de başlıyor. Bu yıl 17. edisyonu gerçekleşecek olan bienalde, sanatseverleri birçok sanat eserinin yanı sıra farklı kültür etkinlikleri de bekliyor. Çocukları da unutmayan bienalde, 500'ün üzerinde katılımcının projeleri, şehirde 50'nin üzerinde mekanda sanatseverlerle buluşacak. 20 Kasım'a kadar devam edecek. 17. İstanbul Bienali'nin detaylarını İKSV Güncel Sanat Projeleri Direktörü Bilge Öğer ile konuştuk.

Ute Meta Bauer, Amar Kanwar, David Teh

İstanbul Bienali 17. kez sanatseverlerle buluşacak. Önce İstanbul Bienali, nereden nereye geldi, kısa bir özetini yapar mısınız? Bienalin, İstanbul kültür sanat hayatına nasıl bir katkısı oldu?

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), 1987 yılından bu yana, farklı kültürlerden sanatçılar ve izleyiciler için görsel sanatlar alanında İstanbul'da bir buluşma noktası oluşturmayı amaçlayan İstanbul Bienali'ni düzenliyor. İstanbul Bienali her iki yılda bir güncel sanatın yeni eğilimlerini bir araya getirerek izleyiciye sunarken, yurtiçi ve yurtdışındaki sanat çevreleri, sanatçı, küratör ve eleştirmenler arasında uluslararası bir kültür ağının kurulmasına olanak sağlıyor. Bugün ülkemizde ve bulunduğumuz coğrafyada düzenlenen en geniş çaplı uluslararası sanat sergisi olma özelliği taşıyan ve en çok merak uyandıran sanat etkinliklerinden biri olarak kabul edilen İstanbul Bienali, ulusal bir temsil modeli yerine sanatçıların yapıtları aracılığıyla birbirleri ve izleyiciyle diyaloğunu sağlayan bir sergi modelini tercih ediyor. Uluslararası bir danışma kurulu tarafından belirlenen bienal küratörü, geliştirdiği kavramsal çerçeveye uygun olarak çeşitli sanatçı ve projeleri sergiye davet ediyor. Bölgede düzenlenen en geniş çaplı uluslararası sanat sergisi olma özelliği taşıyan İstanbul Bienali, yerel ve uluslararası bağlamlar arasındaki diyaloğun devamlılığında önemli bir rol oynuyor. İstanbul Bienali, sergi ve alternatif öğrenme programları aracılığıyla bilgi birikimini ve sanatsal üretimi teşvik ediyor, geniş bir izleyici grubunu bir araya getiren fiziki ve zihinsel alanlar yaratıyor.

Bread and Puppet / 3 Mneyid

Şimdi 17. İstanbul Bienali'ne gelelim; bienalde sanatseverleri neler bekliyor, önceki bienallerden farklılıkları olacak mı?

17. İstanbul Bienali'nde sanatseverleri, sanatçıların yanı sıra, düşünür, yazar, şair, araştırmacı, mimar, radyo programcısı, balıkçı, aktivist, stand-up komedyeni, şef, etnomüzikolog, ornitolog, deniz bilimci, kukla ustası, müzisyen ve daha pek çok başka alandan uzman isimlerin katılımıyla yürütülen projeler bekliyor. Bienal, gastronomiden ekolojiye, edebiyattan gıda güvenliğine, göçler ve göçmenlikten deniz yaşamına pek çok konuda, farklı coğrafyalardan ve zaman dilimlerinden hikâyeler anlatacak. Bienal, ücretsiz sergilerin yanı sıra çeşitli açık hava gösterileri, performanslar, buluşmalar, konuşmalar ve film gösterimleri de içerecek. Etkinlikler, müdahaleler ve beklenmedik buluşmalar, serginin birer parçası olacak. Bienal izleyicileri, şiir okumalarından dergi tanıtımlarına, festivallerden film gösterimleri ve podcast kayıtlarına, spekülatif yayınların özel sayılarından bahçe gezintilerine, hikaye anlatımlarından toplumsal araştırmalara, protesto gösterilerinden baskı atölyesine, kukla gösterilerinden liman seslerinden oluşan bir kütüphaneye pek çok farklı proje ile karşılaşacak.

Bienalin bir ana teması var mı, sanatçı ve eser seçimlerini neye göre yaptınız?

Bienalin bir ana teması yok; tarımdan ödünç aldığımız kompost kavramını bir yöntem olarak benimsedik. Bienal küratörleriyle pandemi döneminde uzun soluklu devam eden araştırma ve projelere destek vermenin önemine inandık. Bienal bu çalışmaların paylaşılacağı bir buluşma noktası olarak işliyor.

Nuestra Historia

Burada küratörleri de sormak istiyorum; üç küratörünüz var, neden üç küratörle çalışıldı, bu küratörler hangi özellikleriyle öne çıkıyor, onların seçilme nedeni ne?

17. İstanbul Bienali'nin küratörlüğünü Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh üstleniyor. Ute Meta Bauer sanatsal çalışmaları diğer disiplinlerle ilişkilendiren, güncel sanat, film, video ve ses sergileri ve sunumları yapan bir küratör. 2013'ten beri, aynı zamanda Sanat, Medya ve Tasarım Okulu'nda profesör olduğu Nanyang Teknoloji Üniversitesi'nin ulusal araştırma merkezi konumundaki Singapur Güncel Sanat Merkezi'nin kurucu direktörlüğünü üstleniyor. Öncesinde Londra'daki Kraliyet Sanat Üniversitesi'nin Güzel Sanatlar Bölümü dekanı olarak görev yaptı. Doçent olduğu Cambridge'deki Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) bünyesinde Sanat, Kültür ve Teknoloji Programı'nın (ACT) kurucu direktörlüğü ile MIT Görsel Sanatlar Programı'nın direktörlüğü görevlerinde bulundu. 1996- 2006 yılları arası Viyana Güzel Sanatlar Akademisi'ndeki Güncel Sanatlar Enstitüsü'nün başı ve kurumda profesör olarak görev aldı. Norveç'teki Güncel Sanatlar Ofisi'nin kurucu direktörlüğünü üstlendi. Amar Kanwar, Hindistan'da yaşayan ve üreten bir sanatçı. Çoğunlukla çatışma bölgelerinin hikayelerinden yola çıkan filmleri ve çok katmanlı yerleştirmeleri Kanwar'ın yıllar içinde geliştirdiği kişisel, sosyal ve politik düzeyleri bir araya getiren dilini yansıtıyor. David Teh ise bağımsız bir küratör, yazar ve akademisyen. 2009'dan beri çalışmalarına Singapur'da devam eden ve Singapur Ulusal Üniversitesi Edebiyat Programı'nda doçent olarak dersler veren Teh'in araştırmaları Güney Asya modern ve güncel sanatına odaklanıyor.

Bienal mekanları hakkında bilgi verir misiniz, hangi mekânları, hangi özelliklerinden dolayı seçtiniz?

17. İstanbul Bienali, Beyoğlu, Kadıköy, Fatih ve Zeytinburnu'nda yer alan 12 sergi mekanının yanı sıra, şehrin dört bir yanında sayıları 50'yi aşan kitapçı, sahaf, hastane, huzurevi, kafe, metro durakları ve bir radyo istasyonunda izleyiciyle buluşacak. Her bienalde, izleyiciler için yeni bir karşılaşmayı mümkün kılacak ve kentle kurulan ilişkiyi tazeleyecek alanları süreçlerimize dahil etmek bizim önceliklerimizden biri. Bu yıl da sergi alanları, sadece birer mekan olarak değil bulundukları mahalleler ve o mahallelerle kurdukları ilişki üzerinden de öne çıkacak. Pek çok İstanbul Bienali'ne ev sahipliği yapan Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, performans sanatçılarını tek bir çatı altında birleştiren ve üretimlerini destekleyen Performistanbul Canlı Sanat Araştırma Alanı (PCSAA), 1999'dan bu yana kapalı olan İstanbul'un en eski Rum okullarından Merkez Rum Kız Lisesi, SAHA'nın sanatçı ve küratörlere yönelik bir misafirlik, etkileşim ve üretim programı olarak başlattığı SAHA Studio, farklı disiplinlerden güncel sanatçıların çalışmalarına ev sahipliği yapan bir galeri mekanı olan Büyükdere35 ve Taksim Yaklaşım Tüneli, bienalin Beyoğlu bölgesindeki öne çıkan mekanlarından. Kadıköy'deki bienal mekanları arasında, İstanbul'un 130 yıllık bir geçmişe sahip endüstriyel miraslarından, artık kentin merkezi kültür-sanat alanlarından biri olan Müze Gazhane var. Suriye'yi terk etmek zorunda kalan sanatçılar tarafından 2014'te Yeldeğirmeni'nde kurulan arthereistanbul, bienalin Kadıköy'deki bir diğer mekanı. Tarihi Fatih ilçesinde, bu yıl ilk kez bienal ziyaretçilerine açılacak sergi mekanları yer alıyor. Hat ve cilt sanatçısı Emin Barın'ın stüdyosu Barın Han; Mimar Sinan tarafından 16'ncı yüzyılda Kaputan-ı Derya Barbaros Hayrettin Paşa için yaptırılan ve 2023 yılında faaliyete geçmeden önce ilk kez bienal izleyicisine açılacak The Çinili Hamam ve 15'inci yüzyılda, Fatih Sultan Mehmet döneminde inşa edilen en eski hamamlardan Küçük Mustafa Paşa Hamamı, Fatih'teki bienal mekanları arasında. Zeytinburnu'nda 14 dönümlük bir arazi üzerine kurulu Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi, bu bölgede bienale ve çeşitli performanslara ev sahipliği yapacak mekânlardan bir diğeri.

CLIMAVORE On Tidal Zones / Cooking Sections

Bienalde çocuklar için özel sergi, etkinlik ve benzeri şeyler olacak mı?

Bienal kapsamında, hem çocuklara özel bir projemiz var: İKSV Alt Kat tarafından yürütülen 'Kuşlar Ne Düşünüyor?' başlıklı proje herkesi çevrelerindeki kuşları gözlemlemeye, onlar hakkında düşünmeye ve doğayla yeniden bağlantı kurmaya çağırıyor. Eğitim Reformu Girişimi (ERG), Hisar Okulları, Öğretmen Ağı, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi ve Today at Apple'ın iş birliğinde hayata geçirilen proje kapsamında; 'öğretmen' ve 'çocuklar ve eşlik eden yetişkinlere' yönelik hazırlanan rehberler, çocukları kuşların nasıl düşündükleri, insanları nasıl gördükleri, çevresel değişikliklerin yaşamlarındaki etkileri, barınmaları, beslenmeleri, hareketleri gibi konulara dair düşünmeye teşvik ediyor. Çocuklar, rehberlerde yer alan sorulara verdikleri yanıtlar etrafında üretecekleri içeriklerle bienale katılabiliyor. Bienalde ayrıca Pera Müzesi'nde hem fiziksel hem de online'da çocuklar ve gençler için atölye çalışmaları gerçekleştirilecek. Pera Müzesi Öğrenme Programları, 17. İstanbul Bienali kapsamında müzede projeleri sergilenen sanatçıların çalışmasından esinlenerek çocuklar ve gençlere yönelik hem çevrimiçi hem yüz yüze ücretsiz atölyeler düzenleniyor. Atölye çalışmalarında katılımcılar, bienalin farklı duyuları harekete geçirecek, görsel sanatların ötesine uzanan çok disiplinli yapısından hareketle yerküreyle, kendileriyle ve diğer canlılarla kurdukları ilişki üzerine yeniden düşünme, ekolojik farkındalık kazanma ve çalışmalarını yaratma imkanını yakalıyor. Çocuklar için bir de bienal yayını hazırlıyoruz. Yazar Yekta Kopan ve çizer Gökçe Akgül tarafından hazırlanan kitabın editörlüğünü Burcu Ural Kopan üstleniyor. 2017'de Opti ile Pesi: Komşuluk Şarkısı kitabı ile çocuklarla ilk kez buluşan İstanbullu martılar Opti ile Pesi'nin üçüncü hikayesini bu sene çocuklarla paylaşacağız.

Bienal bu yıl da ücretsiz mi gerçekleşecek? Özel program ve fiyat uygulamaları olacak mı?

Sanatseverler daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Koç Holding desteğiyle İstanbul Bienali'ni ücretsiz olarak gezebilecek. Ayrıca bienal süresince devam edecek uzman rehberler eşliğindeki turlar, Barın Han, Müze Gazhane ile Pera Müzesi'nde pazartesi günleri hariç her gün düzenlenecek. Dileyenler rehberli turlar için tekil bilet satın alarak yalnızca bir mekanı rehberlerle gezmeyi tercih edebilir veya kombine bilet satın alarak tüm mekanlarda rehberli turlardan faydalanabilir.

Küçük Mustafa Paşa Hamamı

Bienali ilk keşfedenlerden olmak isteyenler için ise sunulan Bienal Özel Biletleri sayesinde, genel açılışından önce 15 ve 16 Eylül tarihinde bienal mekanlarını ziyaret etmek mümkün. Tek ve çift kişilik seçeneklerle sunulan özel biletlerle ziyaretçiler küratörlerle sanatçıların katılımıyla sunulacak özel programlarla bienali yakından izleme fırsatı bulacak, büyük bienal partisine davetli olarak katılabilecek, özel rehberli turlarla sergileri gezebilecek ve bienal yayınlarına ücretsiz sahip olabilecek. Sanatseverler hem rehberli turlar hem de özel bilet için ayrıntılı bilgiyi websitemiz bienal.iksv.org adresinde bulabilir.

Bienale yurtdışından sanatçıların ilgisi nasıldı, istediğiniz sanatçıları getirebildiniz mi?

Bienale davet ettiğimiz sanatçılar büyük mutlulukla bu serginin bir parçası olmayı kabul ettiler. Sanatçıların çoğu bienal kurulumu ve açılışında İstanbul'da olacak.

Pera Müzesi

Bienale, yurtdışından ziyaretçi katılımıyla ilgili beklentiniz ne?

Bienale yurtdışından yüksek sayıda ziyaretçi katılımı bekliyoruz. Bienal önizleme haftasına katılmak üzere akreditasyon talep eden birçok sanat insanının yanı sıra İstanbul'u ziyarete gelen birçok kişi için de İstanbul Bienali'ni ve bu vesileyle kentin farklı mahallelerine yayılan mekanlarını ve hikayelerini dinlemek heyecan verici olacak.


Merkez Rum Kız Lisesi

Müze Gazhane

Renato Leotta / Documentazione

Sanatseverler daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Koç Holding desteğiyle İstanbul Bienali'ni ücretsiz olarak gezebilecek.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.