Röportaj: Gülçin İşler Fırat
Fotoğraflar: Koray Işık
Saç: Erdem Gül/ Maag Kuaför
Makyaj: Şengül Akalın/ Magg Kuaför
Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden biri olan, Roman Mağazaları Başkan Yardımcısı Süleyman Toplusoy'un güzel eşi İpek Toplusoy, iş kadını oldu. 29 yaşındaki İpek Hanım, kızları Selin ve Zeynep'i büyüttükten sonra, kendi şirketleri olan Roman Mağazaları'nın Vadistanbul Avm'deki şubesinin başına geçti. İpek Hanım ile mağazada buluşarak uzun yıllar sonra iş hayatına dönmesinin heyecanına ortak olurken özel hayatıyla ilgili sorular da sorduk.
İpek Hanım öncelikle hayırlı olsun. İş hayatına atılmaya nasıl karar verdiniz?
Çok teşekkür ederim. Eşimin de benim de uzun zamandır düşündüğümüz ve istediğimiz bir şeydi. Çalışmak bence her kadın için çok güzel... İki tane ufak kızım olduğu için büyümelerini bekledim. Şimdi tam zamanı oldu, iyi ki de oldu. 1 ay oldu Vadistanbul Roman mağazasını açtık ve ben de işin başındayım.
Neden Roman mağazası?
Aslında önceleri çocuk giyimi üzerine bir şeyler yapmayı düşünüyordum, çocuklarım için istediğim şeyleri bulamayınca. Bunları düşünürken eşimden teklif geldi.
Nasıl bir teklif geldi eşinizden?
Eşim bana "Çalışmak istiyorsan en iyisi sana kendi markamız Roman'ın mağazasını açalım ve orayla sen ilgilen" dedi. Vadistanbul Roman mağazamız böylece hayata geçti.
Harika. Siz de hemen kabul ettiniz tabii ki.
Evet, çok sevindim ve mutlu oldum. Eşimden böyle bir teklif gelince de seve seve kabul ettim. Bizim aile şirketimiz; böylece hem çalışıyorum hem de aileme destek oluyorum. Ayrıca markamızın çizgisi zaten çok iyi, bilinirliği yüksek. Yeni bir iş kurup riske girmeye gerek yok.
Neler yapıyorsunuz burada?
Vadistanbul Roman mağazasının her şeyiyle ilgileniyorum. Pazar hariç her gün işimin başındayım. Mağazaya girecek ürünlerden, satışa; ürünlerin mağazadaki konumlanmasından mağaza personelinin yönetimine kadar her iş ile ilgileniyorum. Kısacası mağazanın işletmesini yapıyorum. Bir de eksik olmasın arkadaşlarım mağazaya geliyor onlara da VIP hizmet veriyorum burada.
Büyük bir sorumluluk almışsınız.
Evet. Bana bu görevi, misyonu eşim verdiğim için daha büyük bir sorumluluğum var. Tabii ki her iş sorumluluk gerektiriyor ama omuzlarımda ayrı bir yük var. Eşim bana güvendi ben de yapabileceğim en üst enerjiyi sarf ederek çalışıyorum. Tabii ki ekibimiz çok güçlü. Kız kardeşim de bizimle burada çalışıyor.
Çok mutlusunuz. Yıllar sonra çalışmak nasıl bir his?
Çok mutluyum, heyecanlıyım. Evlenmeden önce aktif ve yoğun bir iş hayatım vardı, çalışıyordum. Ancak evlilikle yürütebileceğim bir iş temposu değildi. İtalyan Lisesi mezunuyum, sonrasında İtalya'da vitrin tasarımı okudum. 7 yıldır ev hanımıydım ve artık sıkılmıştım bu durumdan. Çocuklarım da büyüdü. Çalışmayı çok özlemişim ve çok seviyorum. Kendim için bir şeyler yapıyorum ve bu çok güzel bir his...
Çocukların ve alıştığınız ev düzeni nasıl oldu?
Çocukların düzeninde değişiklik olmadı. Onlar okula gidiyor ben de işe. Onlar da öğrendi "Anne işe gidiyor" diyorlar. Kızlarımın açısından da annelerini çalışması çok iyi bir örnek oldu. Ev düzeni olarak da eskiden yemekleri ben yapıyordum mutfağa girmeyi çok severim. Şimdi menüyü hazırlıyorum.
Peki, şimdi eşinizden maaş mı alacaksınız?
Tabii ki prosedür açısından eşimden maaş alacağım. (Gülüşmeler) İlk maaşımı da geçen gün aldım. Eşim patronum oldu yani. Daha çok yeniyim ama eşim çok memnun.
Nasıl bir hismiş uzun yıllar sonra para kazanmak?
İnsanın kendi emeğinin karşılığını alması gerçekten çok güzel bir duyguymuş.
Annelik nasıl gidiyor?
Annelik dünyanın en güzel şeyi... "Anne olunca anlarsın" derlerdi gerçekten annemi şimdi daha iyi anlıyorum. Çok küçük yaşta anne oldum, 23 yaşında ilk kızımı 25 yaşında ikinci kızımı kucağıma aldım. 22 yaşında evlendim. Genç yaşta anne olmak çok güzel... İkisini de arka arkaya yaptım iyi ki de öyle oldu çünkü çocuk konusunu tamamen kapattım. Artık işe odaklandım.
Çok küçük yaşta evlenmiş, anne olmuşsunuz. Bu istediğiniz bir şey miydi?
Ben her zaman kariyer değil de aile kurmaya öncelik verdim. Küçüklüğümden beri aile kurmayı istedim. İş olarak hırslı bir yapım da yok.
Eşinizle de tanıştığınız an evlenmeye karar vermişsiniz.
Evet, eşim ile İtalyan Konsolosluğu'nun düzenlediği bir davette tanıştık. Süleyman, beni görür görmez "İşte evleneceğim kız" demiş. Annem de yanımdaydı ve o gece eşim beni annemden istedi. Çok kısa sürede evlendik.
Ne kadar hızlı! Peki ya siz, görür görmez eşinize aşık mı oldunuz?
Evet. İlk görüşte aşk mı denir ne denir bilmiyorum ama onu görür görmez dedim ki "Süleyman hayatımı geçirebileceğim bir insan." O hem eşim, hem en iyi arkadaşım... Benden büyük olduğu için de her konuda danışırım.
Evet, eşinizle aranızda 29 yaş fark var.
Ben her zaman kendimden büyük, olgun biriyle evlenmek istiyordum. Ama tabii ki bana sorsalardı "29 yaş büyük biriyle evlenmek ister miydin" diye düşünmeyebilirdim. Ancak Süleyman görüntüde de ruh olarak da hiçbir zaman yaş farkını hissettirmedi bana.
Bunun dezavantajları oluyor mu?
Bir gün bile bunun negatif yansımasını düşünmedim bilakis her zaman iyi ki böyle bir karar almışım, iyi ki eşimi seçmişim diyorum. Hiçbir zaman da yaş farkının sıkıntısını yaşamadık. Hatta ilişkimizle çevremize örnek oluyoruz. Yaş farkının pozitif etkisini çok gördüm, eşim bana çok değer veriyor.
Süper, maşallah size! Evlilik nasıl gidiyor?
Allah'a bin şükür çok iyi gidiyor. Çok mutluyuz. Birçok konuda birbirimizi dengeliyoruz, kimi zaman o benim yaşıma iniyor kimi zaman ben onun yaşına çıkıyorum. Evlilik aslında çok kolay sevgi, saygı ve hoşgörü olduktan sonra... Eşim idarecidir, duyarlıdır ben de öyle. İkimiz de anlayışlıyız.
Kıskançlıklar oluyor mu aranızda?
İkimiz de Koç burcuyuz ve kıskanç olsak da kıskançlığımızı birbirimize belli etmeyiz ve birbirimizin alanlarına girmeyiz. Mesela eşim poker oynamayı çok seviyor ve bazı akşamlar oynar. Hiçbir zaman "Neredeydin, kaçta geldin?" diye sormam. Bu güvenle alakalı bir şey... Ben akşam eşimi bırakıp dışarıya çıkmayı tercih etmiyorum.
İpek Hanım 29 yaşındasınız ama çok olgunsunuz. Ruh yaşınız kaç?
Kendimi bildim bileli olgun biriydim; hiçbir zaman çılgın biri olmadım. Ne istediğiniz ve ne ile mutlu olmak istediğinizle alakalı bir durum. Ben spor yaparken bile, mesela kayakta, temkinliyimdir. Bundan da şikayetçi değilim çok mutluyum. Çocuklar olduktan sonra daha da kontrollü oldum.
Nasıl bir annesiniz?
Yumuşak ve sabırlı bir anneyim. Çocuklarımla savaşmıyorum, mücadele etmiyorum. Onları bir birey gibi görüyorum. Kurallarım çok yoktur. Özgürlüklerini yaşayabildikleri bir ortamda sevgi ile büyütmeye çalışıyorum.
Kızlarınız için nasıl bir gelecek hayal ediyorsunuz?
Kızlarım Zeynep ve Selin için babalarının mesleği çok güzel. Özellikle büyük kızımın becerisi çok yüksek, çizim, resim boyama konularında.Tabii ki babalarının işinin başına geçmelerini isterim ama onlar nerede mutlu olacaksa, ne istiyorlarsa o mesleği seçerler.