Feraye Çilingiroğlu

Uzun yıllar yaptığı prodüktörlüğe evlenip çocuk sahibi olunca ara veren Feraye Çilingiroğlu, bu kez ekran arkasında değil önünde karşımıza çıktı.

Feraye Çilingiroğlu
Pazar günleri 'İlk Nefes' adını verdiği bir program ile iş hayatına dönen Çilingiroğlu ile hem yeni programını hem evliliğini hem de yeni projelerini konuştuk...

Dile kolay tam 12 sene ekranın arkasında onlarca programa imza atan Feraye Çilingiroğlu, oğlu Hüseyin Kaya'nın ilkokula başlamasıyla birlikte kariyerine bu kez ekran önünde devam etmeye karar verdi. Ünlü doğum fotoğrafçısı Şengül Pallı ile birlikte 'İlk Nefes' adını verdiği bir programa başlayan Feraye Hanım'la hayatındaki bu yeniliği konuşmak ve özel bir çekim yapmak için W Otel'de bir araya geldik. Çilingiroğlu ile hem programını hem evliliğini ve projelerini hem de bir araya geldiğimizde dikkatimi çeken yüzündeki değişikliği konuştuk.

'İlk Nefes' adı altında bir programa başladınız. Senelerce ekran arkasında çalıştıktan sonra ekranın önüne geçme hikayesi nasıl oldu?

Show TV'de yayınlanan 'İlk Nefes'in formatı bana ve Şengül Pallı'ya ait. Haftada bir gün pazar günleri yayınlanıyor program. Ünlü anneleri konuk alıyor ve söyleşi gerçekleştiriyoruz. Bir uzman doktorumuz da oluyor her hafta, onunla da haftanın konusunu konuşuyoruz. Şengül doğumlara gidiyor, oradan yayın yapıyoruz. Bu projeyi bir yıl önce oluşturduk ve bugüne kısmet oldu. Bildiğim kadarıyla önceden prodüktörlük yapıyordunuz... Evet, sinema ve televizyon eğitimi aldım. Daha sonra bir yapım şirketinde 12 sene prodüktörlük yaptım. O zamanlar televizyonun altın çağıydı, yani inşaat mühendisiydim de bir anda ekran önüne geçtim gibi bir durumum yok. Zaten bu piyasanın içindeydim ve şimdi ekranın önüne geçtim sadece. Ekran önüne geçmek büyük bir cesaret işi bana göre. Bu cesareti nasıl gösterdiğinizi merak ediyorum... Prodüktör demek işin sahibi aslında, 50 kişilik bir ekibi yöneten insan. Kamera önündeki insanı da sen yönlendiriyorsun sonuçta. Dolayısıyla fiziksel olarak baktığında meseleye tabii ki kamera önü farklı bir şey ama karakter neyse seyirciye geçiyor kamerada. Bir de ben doğallıktan yana bir insanım, her şeyin doğalını seviyorum ve yapmacıklıktan nefret ediyorum. Yaptığımız programda da dünyanın en doğal halini, doğumu veriyoruz. Doğum anı bir kadın açısından hayatının en önemli anıdır ve biz bunu ilk defa televizyonda gösteriyoruz. Görsel bir şölen gibi oluyor. Dolayısıyla oraya zaten dogal bir kadın lazımdı.

Kafanızdan baska kimse geçmedi öyleyse, "Bu isi ben sunacagım" dediniz direkt, öyle mi?

Kesinlikle... Çünkü annenin yani sunucunun yapmacık olmaması, dogal olması gerekiyordu. Ben de böyle biri oldugum için ikinci bir isim aklıma bile gelmedi. Anne olmasaydınız kafanızda baska bir format var mıydı yani genelde anne olduktan sonra anneçocuk hakkında köse yazıları yazılır, programlar yapılır... Hamilelikten baslayan uzun bir süreç bu tabii. Dogumdan sonra hayatta tanımadıgın yeni duygularla tanısıyorsun. Dolayısıyla o sürecin içerisinde evet, aklıma geldi ama bunu uygulayayım demedim. Zaten çocugumun her seyiyle ilgilenen bir anne oldugum için vaktim de yoktu. Bu nedenle erteledim bu projeyi. Sengül Pallı oglum Kaya'nın dogumunu çekti ve kendisiyle oradan tanısıyorum. Sonrasında da her dogum gününde gelir Kaya'nın foograflarını çeker. Bu sayede de bir dostluk olustu aramızda. Geçen sene Sengül bana bir telefon açtı ve söyle dedi: "Benim kafamda bir proje var." Ben de "Sakın söyleme, çünkü benim de kafamda bir proje var, bakalım aynı sey mi"dedim ve hakikaten de aynı sey çıktı fakat programa daha kafamda eklenecek çok sey var.

Reyting kaygınız var mı?

Hayır yok çünkü gündüz programı. Zaten gündüz kusagı programlarının reytingi kaçsa onu alır kanımca. İnsallah bunu daha da yukarılara tasıyabiliriz. Bir kere iki kadının dayanısması var ve bu nedenle çok heyecanlıyız. Peki, ekran önüne ilk geçtiginizde heyecanlandınız mı? Yılların deneyimi var bir kere. Her ne kadar kamera arkasında olmussan da ısıgın önüne geçince kalakalmıyorsun. Tabii ki daha fazla açılacagım, rahatlayacagım, su an bir tedirginlik var sadece. Onun nedeni de "Acaba nasıl duruyor, istedigimiz seyi yansıtabiliyor muyuz" duygusundan. Televizyon isi bir ekip isi. Bunları bildigim için "Nasıl duruyorum?" kaygım yok. Onu bir yönetmen söyledi, ekran beni seviyor.

Aklınızda televizyona dair baska projeler de var mı?

Önce bunu yapalım sonra bakacagız ama evet, kafamda birkaç proje daha var. İlla benim yapmam da gerekmiyor. Mesela çok tutacagına inandıgım bir dizi projesi var kafamda. Türkiye'de daha önce hiç yapılmamıs bir sey ve onun tutacagına çok inanıyorum.

Bir televizyoncu olarak su an ekrana baktıgınızda nasıl buluyorsunuz televizyon dünyasını?

Televizyon programlarının modası geçti simdi diziler daha çok gündemde. Diziler de tabii çok masraflı hale geldigi için kanallar açısından bence yeniden televizyon programlarına dönüs olacak. Su an Acun Ilıcalı'nın yaptıkları dısında ki onlar da yabancı format hiçbir proje yok. Seneye böyle programların çogalacagını düsünüyorum. Begendigim diziler de var tabii.

Tuba Büyüksütün ile Beren Saat'in kıyaslaması var günümüzde. Sizce kim daha basarılı?

Bence ikisi de çok basarılı. Haksızlık etmek istemem. Genç insanların başarılı olması çok hosuma gidiyor. Onların önlerinin açılması gerekiyor. Aynı isimleri görmekten bunaldım.

Sizi ileride bir dizide görme imkanımız var mı?

Hayır yok. O bambaska bir sey. Zaten oyunculuk çok çaba ve zaman gerektiren bir meslek. Yapacagım is her neyse çok ciddi bakarım ve hiçbir zaman öylesine bir sey yapmam. s konusunda hırslıyımdır. Laf olsun diye bir ise asla girmem. ݍnandıgım seyleri yaparım. O yüzden bu kadar zaman bekledim bu program için.

Eşiniz Kaya Bey de ekranlara oldukça alışık bir isim. Siz bu işi bilen biri olarak onu ekranda nasıl görüyorsunuz?

Gayet basarılı buluyorum. Canlı yayın yürütmek zor istir ama bu isi çok iyi basarıyor bence. Paslasmaları, baglantıları, kendini ifade etmeyi, her seyi çok iyi yapıyor.

Evde ona direktif veriyor musunuz programdan önce?

Hayır, öyle bir seye ihtiyaç duymuyor. Kendisi çok rahat bir insan ve yıllardır kameraya alısık. Bildigi bir konuyu da konustugu için gerek kalmıyor ama programını seyrediyorum ve eve geldiginde onun üzerine konusmalar yapıyoruz.

Yorumlarını nasıl buluyorsunuz Kaya Bey'in, siz hangi takımı tutuyorsunuz?

Besiktaslıyım, o yüzden yorumlarını da çok begeniyorum. Asırı bir fanatikligim yok zaten. Bir de o kadar çok futbolcu degisiyor ki takip edemiyorum. Kaya Bey ekrana alısık, siz de bu isi seviyorsunuz.

Birlikte program yapmak gibi bir düsünceniz ya da isteginiz var mı?

Hiç aklımdan öyle bir sey geçmedi. Aynı isi yapan karı-kocalar vardır bana tuhaf gelir gerçi ama tabii televizyon öyle bir mecra degil. Öyle bir proje de gelmedi zaten. ݍleride teklif gelirse neden olmasın?

İş hayatına anne olduktan sonra ara verdiniz ve bu tamamen sizin tercihinizdi degil mi, nasıl bir süreç geçti? Bunca yıl çalısan bir kadın olarak evde durmakta zorlanmadınız mı?

Alısma ya da zorlanma gibi ifade edemem çünkü buna bile zaman kalmıyor inanın. Bebek dünyaya geldikten sonra size çok ihtiyacı var. Gece-gündüz bir aradasınız ve degil is, kendinize ayıracak vaktiniz kalmıyor. Kaya ilkokul 1. sınıfa basladıgı andan itibaren de "Tamam artık çalışabilirim" dedim.

Kaç yasında anne oldunuz?

35 yasında.

"Keske daha erken anne olsaymısım" dediniz mi?

Yok çünkü Allah öyle istedi, o yasta oldum. Öncesinde olmadı, yapacak bir sey yok.

Kaya'nın her seyiyle bizzat ilgilendiginizi anlattınız; çok evhamlı bir anne misiniz?

Tam tesekküllü bir anneyim. Kaya, çok haraketli bir çocuk ve bes çocuga bedel. Böyle haraketli çocukların anneleri bilir, ister istemez daha pratik oluyorsun. Örnegin yarın seyehate gidecegiz ve aniden çıktı bu karar. 20 dakika içerisinde üç bavul hazırlayıp, aynı zamanda yemek de yapabilirim. Pratiklesiyorsun ister istemez. Kaya çok haraketli oldugu için her an düsüp dengesini kaybedebilir.

Huylarını kimden almıs Kaya?

Babası da ben de çocukken çok hiperaktifmisiz. Ben sonradan sakinlesmisim, insallah o da sakinlesir.

Evliliginizde kaç seneyi devirdiniz?

Dört sene oldu.

Nasıl gidiyor, yani bir evliligin yürütülmesi için ne gibi fedakarlıklar gerekiyor sizce?

Öyle bir kalıp yok bence. Sevgi, saygı gerekiyor tabii ama kendi kimyası var iki insanın. Herkes farklı sonuçta. Biz ikili olarak bir kimya tutturduk ve yürütüyoruz. Zaten karsındakini seviyorsan fedakarlık ya da alttan alma gibi bazı konular da kendiliginden geliyor.

Kaya Bey gibi bir adamı evlilige, eskiye nazaran çok daha sakin bir hayatı sürdürmeye ikna etmeyi nasıl basardınız?

Özel bir sey yapmadım ama benim sakinligim ona huzur vermis olabilir. Kendiyle çok barısık bir insanım, karsımdakini dinlerim, huzurluyumdur. Her seyi büyüten, telaslı bir yapım yok. Bunlar ona iyi geldi kanımca ve zaten doymustu öyle bir hayata muhtemelen.

Siz erkekte ne arıyordunuz?

Ben ask kadınıyım. Asık olmalıyım ve iliski ancak öyle baslar.

Zaman geçtikçe sevmeye inanmıyorsunuz yani?

Hayır, öyle bir sey yok. Kaya'da buldugum baslangıç nedeni asktır.

Bir çocuk daha yapmayı düsünüyor musunuz?

Düsündük, olmustu bir ara ama sonradan düsük yaptım. Sonra olmadı tekrar. Bir de kızım olsun isterim ama net bir sekilde "Hayır" demiyoruz ikinci çocuk için. Dogumdan çok kısa bir süre sonra eski formunuza kavusanlardansınız.

Bunu nasıl basardınız?

Evet, dogum kilolarımı üç ayda verdim ama çok fazla kilo almamıstım; 12 kilo aldım. Kaya 3 kg 800 gr dogdu, iki kilo da su çıktı desen zaten bes kilo vermistim. Özel bir sey yapmadım ama 16 ay boyunca emzirdim Kaya'yı. En büyük kalori kaybı o zaten.

Peki, sizi gördügümde dikkatimi çeken bir sey de burnunuzdaki estetik operasyon. Ne zaman yaptırdınız?

Evet, burnumda var ama estetik olsun diye ameliyat olmadım. İsteyerek degil kazayla oldu diyebilirim. Burnum çok düzgündü, hiçbir sey yoktu. Deviasyon diye gittim, iki kez ameliyat olmak zorunda kaldım ve hiç de hos anlar geçirmedim.

Ne zaman oldu bu?

Geçen sene. Üzerinde konusmaktan bile keyif almadıgım bir konu bu. Artık olmus bitmis tabii yapacak bir sey yok ama isteyerek estetik doktoruna gidip burun ameliyatı olmadım ben. Deviasyon ameliyatını oldum, kulak burun bogaz doktoru yaptı. Oradan çıktıktan sonra burnumdaki degisimi gördüm. Düzelecek denirken baktık ki düzelmiyor ben de bunun üzerine estetik doktoruna gidip düzelttirmek zorunda kaldım.

Genelde estetik operasyonlara karsı mısınız?

Dogallıktan yana bir kadın oldugum için bana göre seksi kadın biraz kemikli yüze sahip olan kadındır. O nedenle hokka burun, kalın dudaklar bana seksi gelmiyor, itici geliyor. Halimden memnunum Allah'a sükür. İhtiyacı olan kadınların da yaptırması gerektigini düsünüyorum. Bu kendini nasıl hissettigi ile ilgili bir durum ama dıstan önce iç güzelligi önemli. Mutlu kadın daha güzel görünür. Burada eslere büyük pay düsüyor. Kadını mutlu edersen gözleri ısıl ısıl olur, hiçbir estetige de gerek duymaz.

Kaya Bey sizi epey mutlu ediyor diyebiliriz öyleyse?

Su anda öyleyim, evet...
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.