"Ev içinde yaşayanın aynası olmalı"

Baba mesleği de mimarlık olan, eşi Koray Yavuzer’le birlikte kurduğu Koray Yavuzer Mimarlık şirketi ile birçok başarılı projeye imza atan Tuba Yavuzer, İstinye’de tasarımıyla ödül alan evini Şamdan Plus’a açtı.

"Ev içinde yaşayanın aynası olmalı"

Kendisi gibi mimar olan eşi Koray Yavuzer ile 2000 yılında kurdukları Koray Yavuzer Mimarlık şirketiyle birçok başarılı projeye imza atan Tuba Yavuzer ile İstinye'de tasarımıyla ödül alan evinde keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. İşs ve cemiyet dünyasından birçok ünlü ismin de evini tasarlayan, bir ev tasarlarken müşteri memnuniyetini her zaman en önde tuttuklarını vurgulayan Yavuzer, mimarlığa nasıl başladığını, yakın arkadaşları Selin Saral ve Mehmet Dikbaş ile kurduğu İnside Flower, Cholocate&Event firmasını ve aile yaşantısı anlattı.

Sizi tanıyabilir miyiz, mimarlığa ilginiz nasıl başladı?
1976 doğumluyum, babam da mimar, dolayısıyla doğduğumdan beri rol model olarak mimarlık mesleğini gördüm. Mimarlığa olan ilgimin temelleri babamdan kaynaklanmış olsa da esas olarak eşimin mimar olması ve onunla birlikte çalışmaya başlamamla oldu. Sekiz sene kadar mimari gözle hizmet veren ve bölgesel olarak mekanları dekore ettiğim, mobilya mağazacılığı yaptım ve İnside markasını yarattım. Şimdi ise bu markayı yine tasarımın başka bir dalı olan çiçek ve davet organizasyonu olarak iki ortağımla paylaşıyorum.

İş hayatına nasıl başladınız?
İlkokul dışındaki tüm eğitimim Fransız ekollerinde geçti. Bunun bana bolca bir iş disiplini ve sistematiği sağladığını düşünüyorum. Üniversite yıllarında ise eşime işlerinde yardımcı oldum, üniversite bitince de aktif olarak çalışma hayatıma başladım. 10 sene boyunca hafta sonu dahil çok yoğun şekilde çalıştım ve bu süre zarfında da çok profesyonel bir ekibe sahip oldum. Zamanı çok iyi kullandığımı düşünüyorum. Bu iki unsur bir araya geldiğinde iyi iş bölümü yapabildiğimi düşünüyorum, bu da daha az sürede daha çok iş bitirebilmeme yardımcı oluyor.

Bir yeri tasarlarken müşterinin talepleri mi ön plandadır, yoksa siz bu talepleri yönlendirir misiniz? Kendi mimari çizginizi nasıl tanımlıyorsunuz?
Ekibimle birlikte amacımız, müşterilerimize kendilerini ait hissedebilecekleri mekanlar yaratmaktır. Bu doğrultuda da en önemli verileri yine müşterilerimizden almaktayız. Müşterilerimizin zevkleri, fikirleri, yaşam tarzları, mevcut ve gelecekteki ihtiyaçları, hobileri gerek mekan, gerekse obje tasarımlarımızda çıkış noktalarımızı oluşturmaktadır. Optimumu yaratmak hedefiyle oran, doku, kütle, renk, fonksiyon, estetik gibi mimari bir baz ile müşterilerimizden edindiğimiz verileri birleştirerek, empatik yaklaşımımızla mekanları gerektiğinde çoklu alternatifli olarak projelendiriyoruz. Tavsiye edilmeyi önemsiyor, projeleri, mimarlık sanatı ve bilimin öngördüğü kurallar ile müşteri tercih ve ihtiyaçlarının belirlediği sınırlar arasındaki en optimum noktada, müşteri memnuniyeti odaklı uyguluyoruz. Gerek işyeri, gerek rezidans projelerimizin hamını trendlerden bağımsız oluşturuyor, yer yer trendlerle süslüyor, kültür ve sanatla kişiselleştiriyoruz. Koray Yavuzer Mimarlık olarak net mimarinin savunucusuyuz. Kişisel olarak yüzyıllardır süregelen tarzların modern mimariyle harmanlanarak çok güzel tatlar getireceğine inanıyorum. Farklı dönemlere ait formların birlikte kullanılmasıyla oluşan yani formları sadelik içinde sunmanın şu anki yaşam tarzına daha uygun olduğunu düşünüyorum. Her evin farklı bir hikayesi var, bizim görevimiz bu hikayeyi en doğru şekilde yorumlamak. Ev sahibi kendini tasarladığımız evin bir parçası olarak görebilirse, biz de Koray Yavuzer Mimarlık olarak kendimizi başarılı sayıyoruz. Ev, içinde yaşayanın bir aynası olmalı, biz evi sahibinin yansıması olarak algılıyoruz. Mimarın başarısı, tasarladığı mekanın, ev sahibinin yaşam tarzını yansıtma oranıyla ölçülmelidir. Mimar, ev sahibinin hikayesini geliştiren ve yorumlayan olmalıdır. Bunun için de yaramaz çocuk, yorgun işadamı, ev kadını, çalışan kadın maskesi takıp, yer yer psikolog gözüyle bakarak mekanları tasarlamalıdır.

Peki, biraz da aile hayatınızdan söz edelim, eşinizle nasıl tanıştınız?
Bir arkadaş ortamında tanıştık, beş sene flört edip, evlendik.

Eşinizle aynı sektörde çalışıyor olmanın avantaj ve dezavantajları neler?
Genel olarak insanlar, sürekli aynı masada yan yana çalışıyormuşuz gibi düşünüyor ama ofiste birbirimizi görmediğimiz zamanlar bile oluyor. Katlarımız, ekibimiz ve dahil olduğumuz projeler ayrı. Aramızda iyi bir iş bölümü var ama haftada bir, iki kere yarım saatlik toplantılar yapıp fikir alışverişinde bulunuyoruz. Birlikte çalışmak bence büyük bir sinerji oluşturuyor. Eksi yönü ise eve iş getirmemiz; projeler üzerine her zaman, her ortamda konuşuyoruz, çok irdeliyoruz, bu sayede de sonuçlar hep iyi oluyor. Bu durum pozitif olarak müşterilere tabii ki yansıyor.

Koray Yavuzer Mimarlık nasıl kuruldu?
2000 yılında eşimle birlikte kurduk. İlk, iç dekorasyon olarak başladık daha sonra ise bünyesine bir dekorasyon ve tasarım mağazası dahil ettim. Sekiz sene kadar hem yerli imalat, hem de ithalat yaptık. Mağazamız çok başarılı oldu ama benim bir karar vermem gerekiyordu; ya mağazayı çok daha büyüterek mağazacılığa devam edecektim ya da proje ofisi olarak hizmet vermeliydim. Ben proje ofisi olarak devam etmeyi tercih ettim.

Bugüne kadar yaptığınız işlerden bahsedebilir miyiz?
Birçok ofis, ev, rezidans, yalı, çocuk eğlence merkezi, otel, villa projelerinde hem mimari proje hem de iç dekorasyon anlamında imzamız oldu.

Birçok ünlü ismin evini de dekore ettiniz, bunlardan detaylıca bahsedebilir miyiz?
Müsterilerimizin birçoğu ile iş ilişkisi olarak başladık, sonrasında da onları dost olarak kazandık. Nurgül Yesilçay, Fatoş-Emir Sarıgül, Sitare- Murat Akdilek, Didem-İzzet Antebi, Osman Müftüoğlu, Nedim Keçeli, Tanrıverdi Holding, Emin Hitay bu isimlerden bazıları.

İstinye'deki evinizle İnternational Property Awards yarısmasında 'En İyi İç Tasarım Ödülü'nü aldınız. Bu yarışma ve ödülden bahsedebilir misiniz?
'Uluslararası Konut ve Ticari Mülkiyet' alanında dünyanın en önemli yarışması olan İnternational Property Awards'e kendi evimizle katıldık. Dünyanın dört bir yanından, konut ve ticari mülkiyet alanında profesyonellerin yer aldığı İnternational Property Awards, 1995'den bu yana, emlak ve gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin ödüllendirildiği oldukça özel bir platform. Ödülleri İngiliz Parlamentosu Lordlar Kamarası Başkan Vekili Rab Bates'in verdiği özel gecede, kazananlar uluslararası platformda 'Yüksek Övgüye Değer' ve 'Beş Yıldızlı' olarak da ilan edildi. Bölgelere göre yapılan değerlendirmeler sonucu ödüllerin sahiplerine kavuştuğu İnternational Property Awards'ün 2013 Avrupa Gayrimenkul alanındaki 'En İyi İç Tasarım Ödülü'nü kendi tasarladığımız ve oturduğumuz ev ile aldık.

Bir diğer işiniz de İnside Flower, Cholocate&Event firması. Selin Saral ve Mehmet Dikbaş ile nasıl bir araya geldiniz?
Selin benim arkadaşım ve çok iyi bir davet organizatörü, Mehmet ise bence Türkiye'nin en iyi çiçek tasarım ustası. Üçümüzün, birlikte çok güçlü bir ekip olduğumuza inanıyorum. Tasarım, doğallık, tat ve farklılığı hayat mottosu yapmış üç kişiyiz. Dostluğumuzu, profesyonel bir platforma oturtmak ve farklı tasarım ürünler isteyen kişilere ulaşmak istedik. Her biri özenle tasarlanmış çiçekler ve çikolatalarla başta İstanbul olmak üzere, tüm mutlu anlarda imzamız olsun istiyoruz.

Şirkette iş bölümünü nasıl?
Mimarlık ofisimizde Koray mimari ekibin, ben ise iç dekorasyon ekibinin başındayım. İnside'da ise Mehmet çiçek tasarım ekibinin başında, Selin ile ben de iş geliştirme için sürekli uğraşıyoruz.

Zeynep GÜLER CEYLAN

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.