Röportaj için Demet Kutluay ile sabah saatlerinde bulustuk. Sporundan yeni çıkmıs ve çok enerjik görünüyordu. Ondan bir süredir hep "Kendimi en iyi hissettigim dönemdeyim" lafını duyuyordum ama gözle görünce de bunun anlasılmaması imkansız zaten. Saglıklı beslenmesi ve yaptıgı spor sayesinde çok fit görünen Demet Kutluay, Rasit Bagzıbaglı'nın yeni koleksiyonu ile verdigi pozlarla da bunu kanıtladı.
Aslında uzun süredir ortalarda görünmüyorsun. Bu süre zarfında neler yaptın, biraz anlatır mısın?
Her zamanki gibi çocuklarla beraberim ama bu dönemde kendime de yatırım yaptım. Spor, yoga yapıyorum ve düzenli olarak yaptıgım için de bunlarda seviyeleri çok ilerlettim. Onun dısında çocukların aktiviteleri oluyor. İrem haziranda yedi olacak, Ömer ise martta bes yasına girdi.
Seneler geçip, çocuklar büyüdükçe onlarla iliskin nasıl degisiyor?
Her anları çok güzel tabii. Simdi geriye dönüp baktıgımda bebekliklerini çok özlüyorum . O koynumda yatırdıgım anları özlüyorum çünkü simdi ates topu gibiler. Üç dakika koynumda yatarlarsa ne mutlu bana. Ancak çok uykularının gelmesi ya da bir yerlerinin acıması gerekli. Biraz daha büyüyünce hiç tutamayacagız onları. O nedenle de her anın keyfini çıkarmaya çalısıyorum.
İ rem ve Ömer dogdugundan beri kendini tamamen çocuklarına adayan bir anne oldun ve hayatını degistirdin gibi, degil mi?
Aslında hayır, bana göre insan önce kendini sevecek ve mutlu edecek. Böyle olursa çocuklarına, ailesine hep daha faydalı olur. Ben kendimi hiç ihmal etmedim. Evet, onlarla yüzde 100 çok güzel vakit geçirdim, her seylerinde yanındaydım ve bu yüzden de sanslıyım. İsteyerek ve severek yaptıgım için simdi geri dönüslerini çok alıyorum. Keyifli ve güzel bir iliskimiz oldu çocuklarımla, tek amacım büyüdüklerinde de bunu böyle sürdürebilmek. Ben hep öyleydim ailemle. Annem ile hala en yakın arkadasız. Hep yanımda olsun istiyorum ve ben de çocuklarım için öyle olayım. Emek vermedikten sonra olmuyor. Tabii ki her anne emek veriyor ve kimse kimsenin anneligini sorgulayamaz. Ben bunu tercih ettim ve durumdan memnunum. Normalde çocuk dogduktan sonra kadınlar kendilerini çocuklarına adar ve eslerini ihmal ederler.
Sen evliligini de hiç ihmal etmeyen, ikisini de aynı basarıyla yürüten kadınlardan oldun. Bunun dengesini nasıl kurdun?
Çocuklara ayıracagım vakit ile İbrahim'e ayırdıgım vakit çok farklıydı. Birbirimizle küçük tatillere gittik, yemeklere, kahve içmeye çıktık. Zaten çocuklar erken yatıyorlar ve onlar uyuduktan sonra da vakit bize kalıyor. O vakti kaliteli degerlendirdikten sonra denge kuruluyor. Bunlar iliskiyi çok canlı tutan seyler. İ brahim Bey'e hala ilk günkü kadar asık oldugunu her fırsatta söylüyor ve belli ediyorsun.
İ brahim Bey sana ne yaptı da ask bu kadar devam ediyor?
Ne yaptı bilmiyorum ama iyi ki yaptı. Bu duygular olmadan yaşayamam ben.
Ask'ın yeri evlilikte senin için ilk planda, degil mi?
Ask insanı çok mutlu eder. Hala kocam eve gelecegi zaman heyecanlanıyorum. Ona böyle kapıyı açmazsam mutlu olamam ki. Çocuklar kapı çaldıgında nasıl kosuyorsa ben de kosuyorum. Bu çok güzel bir duygu, hep ona dua ediyorum. Allah bu duygularımızı hiçbir zaman yitirtmesin. Böyle olunca karsındaki insana saygı duyuyor, kısıtlamıyorsun. Tabii brahim ile benim söyle bir avantajımız da var; birbirimize güvenimiz var ama kendimize de güvenimiz çok. Ayakları yere saglam basan kisileriz. Küçük yasta hayatımızı ele geçirdigimiz için kendimize yetebiliyor ve bir takım seyleri içimize sindirebiliyoruz.
İ liskide her an gitme korkusu yaratılmalı mı, peki?
Ben öyle oyunlara inanmıyorum ve hiç bir zaman da oynamam. İbrahim'e baska biriymisim gibi gözükmedim. Günde yüz kere aramak istiyorsam yüz kere ararım, kısıtlamam kendimi.
Evliliginizin kaçıncı senesindesiniz?
Evliligimizin sekizinci senesi bitiyor, beraberligimizin ise 12. senesi.
Duygularda degisme olmuyor mu peki?
Hani bazı klise cümleler vardır, "Ask biter yerini sevgi, saygıya bırakır" diye? Ben buna da inanmıyorum. Bizim aramızda hala tutku, ask ve sevgi var. Dönem dönem çocuklar olduktan sonra sadece anne ve baba olabiliyorsun ama onlar bir dönem. Diger zamanlarda da aile olmayı bildik ve en basından beri birbirimize kenetlendik, sahip çıktık. Bu nedenle de mutlu ve güzel bir iliskimiz oldugunu düsünüyorum.
Kıskanıldıgını düsünüyor musun?
Olabilir. Beni rahatsız etmiyor, çünkü herkes düsündügü yere kadar. Bize sevgiyle bakan da var, takdirle bakan da var. nsanların bakıslarını degistiremem, önemli olan benim hayata nasıl baktıgım. Hiçbir zaman baskaları için yasamadım, hep kendim ve ailemin mutlulugu için yasadım. O nedenle de nasıl bakıldıgı ve ne düsünüldügü umrumda bile degil.
Birbirinize hala sürpriz yapan bir çift misiniz?
Yaparız evet. Ben onun sevdigi bir seyleri arastırırım, bulurum. Çocuklar da artık yavas yavas büyüyor.
Karakterleri kime benziyor?
İrem çok babası gibi. Spora karsı inanılmaz bir yetenegi ve aynı zamanda da hırsı var. Bence iyi bir sporcu olabilir. Öbürü çok rahat bir çocuk. Yesin, içsin, keyfi yerinde olsun. O sanırım İbrahim'in babasına benziyor. Rahattır ve herkesle barısıtır. İnsanlara karsı çok güleryüzlüdür. brahim de o konularda öyledir. İrem ise daha seçicidir. Sanırım bana benziyor İrem o konuda.
Kız çocuklarının anneyle paylasımı farklıdır derler. Sizin aranızda da öyle bir durum var mı?
İlk zamanları hatırlıyorum da İrem babaya fazlasıyla düskündü.İrem hala babasına çok düskün. Sadece anne degil babanın da çocukların hayatında öneminin çok oldugunu bildigim için buna seviniyorum. Sanirim artık yüzde 50-50 gibi. İrem okulda, serviste olan her seyi palyasır benimle. Ama en çok sunu seviyorum; biliyorsun benim dogum günümdü ve İrem 15 gün boyunca her sabah dogum günüme kaç gün kaldıgını saydı. O kadar duygulanıyorum ki.
Ömer de sayıyor muydu dogum gününe kaç gün kaldıgını?
O çok komik, dogum günümden bir hafta önce okula gittim, ögretmenler bana "Demet Hanım bugün dogum gününüzmüs" dediler. O isin eglencesinde. Annesi model oldugu için.
İrem'in bu yönde bir istegini seziyor musun hiç?
Çok fazla farkında degil ama sadece tanınmıs oldugumuzu fark ediyor. Özellikle babasında çok soka giriyor çünkü onunla çok resim çektiriyorlar. Eskiden kıskanıyordu ama artık biraz gurur duymaya basladı. Bazen İbrahim onu okuldan almaya gidiyor ve çocuklar sormaya baslamıs "Senin baban İbrahim Kutluay mı?" diye. İrem de artık "Babam yine beni okula almaya gelsin" demeye basladı. Demek ki artık mantıgını oturtu. Küçükken paylasmaktan, dokunulmasından rahatsızlık duyuyordu. Biz hiçbir zaman bunun önemli ve büyük bir sey oldugunu gösterip, anlatmadık o nedenle dogal bir sey oldugunu sanıyor.
Güzide Duran Aksoy da, yıllar sonra podyuma döndü. Sanki eski modellerin podyuma dönme trendi var. Sen bunu neye baglıyorsun?
Sanırım insanlar özlüyor. Güzide de isini hakkıyla yapan bir model. Ne mutlu bize ki hala tercih ediliyoruz. Sanırım kendimize iyi bakmamız, isimize saygı duymamız, güzel bir isim yapmamız etkili bunda. Hala bir modacı eger beni tercih erdiyorsa bu benim için çok gurur vericidir. Hala tarcih edilmek istenilmek beni çok mutlu ediyor. Bu benim meslegim ve 36 yasındayım artık. Rasit Bagzıbaglı'nın atölyesine provaya gittim, elbiseleri bir giydim hepsi tıkır tıkır üzerime oldu. Demek ki ne kadar iyi bir sey yapıyorum. Saglıklı, güzel bir hayat sürüyorum. Baska ne isteyebilirim ki? Hiç bir zaman zaten çok ortalarda olmak gibi bir kaygım olmadı.
Evlenmeseydin eger su anda nerede olurdun?
Daha farklı seyler yapardım. Televizyon ve sinemada ilerlerdim tahminimce. Podyumda olmazdım çünkü zaten bıraktıgım dönemlerde de bitiyor gibiydi podyumlar. Simdi de bir tek İstanbul Fashion Week (IFW) var.
Sizin döneminizde çok iyi modeller varken simdi model çıkmamasının nedenini neye baglıyorsun?
Defileler olmayınca kızlar da çıkamıyor. Belki menkenlik yapmak isteyen çok insan var ama defile yok ortada. O nedenle de dizilere,televizyona yöneliyor insanlar ve ekranlarda model olabilecek kadar güzel kızlar var.
IFW için ne düsünüyorsun?
Bence her sene iyiye gidiyor ve ileride çok iyi olacagını düsünüyorum.
Bu sene izleme sansın oldu mu defileleri?
Maalesef olmadı çünkü o dönem anneannemi kaybettim ve Bursa'daydım.
Bu fitligin sonunda bir sürpriz olarak hamilelik gelebilir mi?
Zannetmiyorum ama bilmiyorum. Simdilik bir kızımız ve bir oglumuz var zaten. İrem ile Ömer "Bize bir kardes yap" diyorlar ama... Su anda öyle bir niyetimiz yok belki birkaç sene sonra olur.
Yakın zamanda podyumda seni tekrar görebilecek miyiz?
Yakın zamanda yok bir sey ama zımba gibiyim ve kendimi çok hazır hissediyorum.
Rasit Bagzıbaglı ile yolunuz nasıl kesisti?
Benim böyle iyi isimlerle çalısmaktan hiç çekincem olmaz çünkü benim zaten en iyi yaptıgım isim. Rasit'i de önceden tanıyordum çünkü en son yapılan 'Miss Turkey' yarısmasında ön jüride beraberdik. Kızlar onun kıyafetlerini giymisti ve ben her kıyafete hayran kalmıstım. O arada da konusma imkanı bulmustuk. O dönem bana böyle bir teklifle gelecegini hissetmistim aradıgında da çok mutlu oldum.
Kıyafetler hakkında ne düsünüyorsun, tarzına uygun mu?
Günlük hayatımda çok sade giyiniyorum ama couture kıyafette yeni yeni biraz daha gösterisli seyleri begenir oldum. Rasit'in koleksiyonu da inanılmaz güzel. Dikisleri, kumasları gerçekten olaganüstü. Elbise üzerimden akıyor resmen.
Artık daha gösterisli, isli seyleri sedigini söyledin. Bu ruh haliyle mi, yasla mı ilgili acaba?
Bilmiyorum yine sadelige özen gösteriyorum ama küçük bir takım isçilikleri olması hosuma gidiyor.
Dekolte sevmiyorsun ama degil mi?
Yerine göre seviyorum. Zaten hayat tarzım da ona uygun degil.
Eski fotograflarına baktıgın zaman "Ne kadar degistim" diyor musun?
Tabii ki degistim, olgunlastım. Ama her danömin kendi güzelligi var. Simdi kendimi daha iyi hissediyorum çünkü kendimi çok iyi tanıdım. Ne yakısıyor, ne yakısmıyor, nerede, nasıl giyinmem lazım, saçım, kasım her seyimi çözdüm. Böyle olunca da daha kendinden emin duruyorsun. Gençlik yıllarındaki deli cesareti farklı. Su an en mutlu oldugum çagda ve yastayım.
Geriye dönüp baktıgın zaman hayatının en mutsuz dönemi ne?
Genel olarak her zaman mutluydum ailem hep yanımdaydı ama çok göz önünde oldugum dönem büyük yaralar aldım. O yüzden belki de bu kadar geriye çekiyorum artık kendimi.
Bu arada bize bir de sürpriz yaptın ve bir kitap çıkardın. Onun olusum hikayesini de anlatır mısın?
Ömer'e hamileligimden sonra kalan birkaç kilom için Selahattin Dönmez'e gitmistim. Biz beraber çalısmaya basladık. İstikrarlı ve basladıgım seyleri devam ettiren biri oldugum için hiçbir zaman o iletisimimizi kopartmadık. Ben kilomu verdim, fit halime döndüm ama ona gitmeye devam ettim. Ayda bir kontrollere gitmeye basladım. Onun çesitli formulleri var ve onları uyguladık. Hiç hastalanmamaya basladım. Öyle sebze suları yapıyor ki çok iyi geliyor insana. Dısarıdan insanlar da bana sormaya basladı. Ben de insanlardan duyduklarkımı ona sormaya basladım. O kadar isini bilen ve severek yapan biri ki benim sorularıma hep uzun uzun anlatarak cevap verir. Sonra dedik ki bunu bir kitap haline getirelim. nsanların merak ettigi soruları, diyet yaparken yapılan yanlısları, asılnda her seyden vaz geçmeden kilo verilebilecegini anlatalım istedik. Yani insanların tamamen hayatlarından bir seyleri çıkartmadan, genel olarak beslenme sekillerini degistirererk saglıklı kilo verebilecegini anlatan 'Fark Etmeden Diyetle lgili Sorular & Cevaplar' adlı bir kitap bu.İnsallah bu kitabın devamı da gelecek.
Normalde evde yemek yapar mısın?
Hayır yapmam. Amerika'da ve Yunanistan'da ben yapıyordum ama.
İstanbul'da en sevdigi semt:
Sahil seridi olan her yer.
En son okudugun kitap:
Fark Etmeden Diyetle Sorular & Cevaplar
En son izledigin film:
'Lincoln'
En çok kullandıgın kelime:
'Haydi canım'
Tahammül edemedigin sey:
Ikiyüzlülük
En sevmedigin huyun:
Fazla dürüstüm
En sevdigin huyun:
Politik olamamam
En sevdigin yemek:
Zeytinyaglı fasulye ve karnıyarık
En sevdigin renk:
Siyah
DEMET'İN MUTFAĞINDAN...
KABAKLI TAVUK YEMEĞİ
Birkaç tavuk budunun yaglarını alıp, küp küp dograyın, sonra sogan ve bir kasık zeytinyagı ile kavurun. Içine istege baglı olarak kaç adet ise kabakları ve domatesleri küçük küçük dograyın. Ardından biraz tuz, nane ve karabiberini ekleyin ve pişirin.
