2012 yılında kendi adınızı taşıyan bir blog açtınız, neden böyle bir şeye ihtiyaç duydunuz?
Doğru, 2012'nin mart ayında başladım. Alışverişe çıktığımda ya da herhangi bir şey almak için araştırma yaptığımda, yenilikleri ve farklı şeyleri yakalamak her zaman benim için büyük bir keyiftir. Bu sırada gördüğüm, beğendiğim ve keşfettiğim tüm yenilikleri, arkadaşlarımla paylaşmayı da çok severim. Bu merakımı daha geniş kitlelere taşıyabileceğime karar verdim ve blog fikri ortaya çıktı. Doğrusu büyük bir zevkle yapıyorum.
Blogunuzda en önemli detay neydi, tasarlarken neye dikkat ettiniz?
Benim için en önemli detay görsellik... Beğendiğim, yayınlamak istediğim haberleri güzel fotoğraflar ve sade yorumlarla paylaşmayı seviyorum.
Blogunuzda ağırlıklı olarak modaya yer veriyorsunuz, ileride moda dışında başka şeyler de katmayı düşünüyor musunuz?
Blogumda yeni ve tasarım değeri taşıyan her şeye yer veriyorum aslında. Tabii ki moda benim için ön planda ama etkilendiğim sergilerden tasarım bir açacağa kadar birçok orijinal detaya yer veriyorum yani beğendiğim, beni şaşırtan her şeyi blogumda bulabilirsiniz.
Son dönemde blogger olmak oldukça revaçta. Türkiye'den ve dünyadan hangi bloggerları takip ediyorsunuz?
Farklı konularla ilgili yerli ve yabancı bloggerları takip ediyorum, doğrusu sayıları oldukça fazla ancak Chiara Ferragni'nin blogunu özellikle çok beğeniyorum.
İnternetle aranız hep iyi miydi yoksa yeni dönemle birlikte mi sosyal medyaya ağırlık verdiniz?
Teknolojiyi çok sevdiğim için her zaman hayatımda yeniliklere yer var, internet de vazgeçilmezlerim arasında. Sosyal medyayı her zaman takip ederdim ancak birkaç senedir bu isin içindeyim.
Blogunuza ne sıklıkla post giriyorsunuz, ne kadar vaktinizi alıyor?
Seçici davrandığım için bu aralar blog ikinci planda kaldı ancak sevdiğim detayları Instagramda paylaşmaya devam ediyorum. Günümün büyük kısmını internette geçiriyorum, doğrusu iPhone'um elimden düşmüyor.
Geçtiğimiz günlerde Desa ile bir isbirliği gerçekleştirdiniz ve Desa'nın davetine ev sahipliği yaptınız, bu birliktelik nasıl oldu?
Desa bana bu teklifle geldi ve markayı, kalitesini, başarılarını bildiğim için düşünmeden "Evet" dedim. Çok keyifli bir lokasyonda bulunan mağazalarında sık bir davete ev sahipliği yapmak keyifliydi. Bu arada bir Türk markasını elimden geldiğince desteklemek çok hoşuma gitti. Arkadaşlarım da beni yalnız bırakmadı ve çok eğlencelim bir davet gerçekleşti.
Desa sizin giyim tarzınızı yansıtıyor mu, hangi ürünlerini beğeniyorsunuz?
Modern ve moda olan tasarımlar beni yansıtıyor diyebilirim. Bu sezon rengarenk deri ceketleri bütün ünlü markalarda bulabilirsiniz. Desa'nın rengarenk, biker stili deri ceketlerini çok beğendim. Bu sezonun öne çıkanları arasında yerini alacağına inanıyorum.
Desa uzun yıllardır moda dünyasında olan bir marka, daha önceleri de Desa'dan alışveriş yapar mıydınız?
Daha önce de Desa'dan deri ceket ve sevdiklerime hediyeler aldım. Bundan sonra sıkça ziyaret edeceğim yerler arasına girecek. Deri kıyafetler kadar kabanlar ve paltolar da çok dikkat çekici.
Başka deri markaları ile kıyasladığınızda hangi özellikleri öne çıkıyor sizce Desa'nın?
Günün modasını takip etmesi ve geniş koleksiyonu benim için Desa'yı öne çıkarıyor. Ayrıca deri harici tekstile de ağırlık veriyorlar, deri tercih etmeyenler için birçok kumaş alternatifleri bulmak mümkün.
Bir marka için ev sahipliği yapmak da neredeyse meslek haline gelmeye başladı. Bu işin size en keyif veren yanı ne?
Evimde misafir ağırlamaya bayıldığım için bu iş tam bana göre diye düşünüyorum. En keyif aldığım yanı ise herkesin memnun ayrıldığı, başarılı bir organizasyona imza atmış olmak.
Peki, zorlandığınız yanları oluyor mu?
Hayır olmuyor, çünkü profesyonel ekiplerle çalışıyorum ve dediğim gibi davet vermenin inceliklerini biliyorum.
Kime sorsak son zamanlarda Türkiye'de en güzel giyinen kadınları arasında gösteriliyorsunuz, giyiminizde nelere dikkat ediyorsunuz?
Modayı yakından takip etmeyi çok sevsem de kendime yakışanları almayı tercih ediyorum. Rahat kıyafetler benim vazgeçilmezim ancak son zamanlarda elbise ve etekler gardırobumun baş köşesindeler.
Sizin için aksesuarın vazgeçilmez olduğunu biliyorum. Özellikle çantalara "Hayır" diyemiyorsunuz değil mi, ayakkabı için de böyle bir durum söz konusu mu?
Çanta ve ayakkabı kıyafeti tamamlayan, çok önemli aksesuarlar. Çanta kadar ayakkabıya da çok düşkünüm. Uzun boylu olmama rağmen topuklu ayakkabılar vazgeçilmezlerim arasında. Özellikle renkli olanları tercih ediyorum.
Kış sezonu için gardırobunuzu oluştururken neler ön plana çıktı? Nerelerden, neler aldınız?
Bu sene pelerinler daha revaçta, rahat kullanımından dolayı benim de favorilerim arasında diyebilirim. Baskılı alt ve üstler dikkat çekici, dantel yeniden döndü, renk olarak da kırmızı öne çıktı. Rengarenk deri ceketler bu kışı cıvıl cıvıl yapacak, özellikle Junya Watanabe'nin deri tasarımlarına bayıldım. Punk modası da döndü, çoğu tasarımcının yeni koleksiyonunda ilginç kıyafetler bulmak mümkün. Valentino'nun dantel kıyafetleri, Dolce&Gabbana'nın çiçek desenleri, Bottega'nın pastel tonları bu senenin vazgeçilmezleri arasında yerini alıyor. Ayakkabıda ise favorim; bilekte biten botlar.
"Asla giymem" dediğiniz şeyler var mıdır?
Hayatta asla "Asla" dememek gerektiğini öğrendim.
Alışverişinizi yalnız yapmayı mı tercih edersiniz, alışverişte ne kadar zaman geçirirsiniz?
Alışverişlerimi genellikle yalnız yaparım, ancak fikirlerine güvendiğim arkadaşlarımla alışveriş yapmaktan da çok keyif alırım. Doğrusu alışveriş yaparken çok zaman harcamıyorum, hızlı ve çabuk karar veren biriyim.
Stilini çok beğendiğiniz isimler kimler?
Charlize Theron, Cameron Diaz, Merly Streep ve Nicole Kidman ilk anda aklıma gelen isimler arasında yer alıyor.
Yakında stil danışmanlığı gibi bir şeyler de yapmak ister misiniz ya da çevrenizden size böyle teklifler geliyor mu?
Bu konuda herhangi bir tecrübem yok ama isteyen arkadaşlarımla fikirlerimi büyük bir zevkle paylaşıyorum her zaman. Ayrıca stilimi, zevklerimi, beğenilerimi bu aydan itibaren 'I'm Fashion Mag' dergisinde bulabilirsiniz. Bu da benim için güzel bir heyecan ve sizinle paylaşmış olayım.