RÖPORTAJ İREM ORHAN
FOTOĞRAF KUTUP DALGAKIRAN
Her biri ayrı sektörlerde üretim yapan üç yakın kız arkadaş; Yasemin Akdemir, Sandra Talvi ve Eda Tümer, pandemiden kısa süre önce güçlerini birleştirip, Bebek'in en sürprizli showroom'larından birini açıyorlar. Ve böylelikle de Yasemin Akdemir'in sahip olduğu seramik markası Zaya, Sandra Talvi'nin tasarım takı markası Xandra ve Eda Tümer'in ablası Saba Tümer'in adını verdiği kıyafet markası Flow, bir çatı altında birleşiyor. Sahip oldukları markaları bir araya getirmeleriyle açtıkları mekan için "Buraya yalnızca mağaza demek haksızlık olur, burası bizim ikinci evimiz" diyen dört başarılı kadınla yeni yıl öncesi yılbaşı alışverişi yapmak isteyenlerin de uğrak noktası olan yeni yerlerinde buluştuk, yeni heyecanları üzerine keyifli bir sohbeti paylaştık.
SABA, EDA TÜMER
Üç başarılı markanın bir araya gelişi ve bu showroom'u açma fikri nasıl gelişti?
SABA TÜMER: Yasemin Akdemir'in Zaya Seramik markası yıllardır bilinir, Sandra Talvi'nin Xandra Jewellery adlı takı markası da yine öyle. Kız kardeşim Eda'nın moda markası Flow da kurulalı yaklaşık üç yıl oldu bildiğiniz gibi. Diğer yandan Yasemin, Sandra ve Eda çok yakın arkadaşlar, öyle olunca da bir araya geldikleri bir gün "Hadi biz niye bir yer kiralayıp, markalarımızı orada toplayıp, güç birliği yapmıyoruz" düşüncesiyle yola çıktılar. Akabinde ise Bebek'teki bu showroom açıldı.
Peki, pandemi koşullarını da düşününce süreç nasıl ilerledi sizin için?
SANDRA TALVİ: Pandemiden birkaç hafta önce Bebek'teki bu mekan bulundu hatta pandemi kısıtlamaları başlamadan bir gün evvel de imzalar atıldı. Unutmuyorum hiç, o dönem Merkür retrosu vardı, retro bitsin imzaları öyle atalım dediler; tabii retro bitti imzalar atıldı bu defa da pandemi patlak verdi. Biz iki buçuk, üç ay buranın kapısından giremedik. Tabii bu süreçte de bol bol 'acaba yaptığımız anlaşmaları fesih mi etsek, bu bir işaret mi' falan diye aramızda konuştuk. Bir taraftan da düşündük, 'Bu imzalar tam da o tarihte atıldıysa bu işi yapmak lazım' dedik. Çünkü o gün o imzalar atılmasaydı, sonra pandemi var deyip bu iş zaten hiç başlayamayacaktı. Şimdi hepimizin tek fiziki satış noktası burası ve iyi ki de varoldu. Hem zaten insanlar artık birkaç alışverişini aynı anda hızlıca yapabileceği yerleri tercih ediyorlar, burayı da cazip kılan en önemli hususların başında bu geliyor.
Mekan olarak Bebek'i tercih ettiniz. Bunun özel bir sebebi var mı?
EDA TÜMER: Bebek artık eski Nişantaşı gibi oldu sanki bizim yaş grubu için. Yani Nişantaşı tarafı bu koşturmalı hayatlarımız için işimiz varsa gittiğimiz bir yer haline geldi. Bir taraftan da Bebek son dönemlerde açık hava alışveriş merkezi gibi; konsept mağazalar arttı, çok güzelleşti. Ben devamlı kendi kendime secret yapardım 'Ah Bebek'te bir yer bulsam da mağaza açsam' diye hep isterdim ama buna tek başıma cesaret edemezdim. Sonra bir anda kızlarla bunu hep birlikte yapma fikri ortaya çıktı ve hiç düşünmedim; projeyi hayata geçirdik.
YASEMİN AKDEMİR
Farklı iş alanlarındaki markalarınızı bir çatı altında topladınız. Buna ilgi nasıl?
YASEMİN AKDEMİR: Hepimiz ayrı sektörlerdeyiz baktığınız zaman ve hepimizin iş alanları farklı. Markalarımızla bir araya gelişimizin de güzel bir mix olacağını düşündük. Yani bugün buraya takı, aksesuar almaya gelen seramik parçalara da bakıyor, kıyafet almaya gelen takı da alıp çıkıyor gibi çok tatlı bir sinerji oldu markalar arasında.
Bünyenize yeni markalar eklemek gibi planlarınız var mı?
SANDRA TALVİ: Tabii ki olmaz mı, pop up'lara açığız mesela. Ayrıca bir marka yeni bir ürün çıkarmış ve lansmanını bizim mekanımızda yapmak istiyorsa onu da tabii ki seve seve kabul ederiz, ona burada bir köşe verebiliriz. Bu zaten bizim çıkış noktalarımızdan biriydi. Şimdilerde pandemi buna çok müsaade etmiyor ama ileride bu süreçler bittiğinde böyle işlere çok sıcak bakıyoruz. Sinerjiye fazlasıyla inandığımız için, her yeni markayla kitlemizin daha da genişleyeceğini ve bize katılacak markaların da tabii ulaşacağı kişi sayısının artacağını düşünüyoruz. Özetle kalıcı olarak değil ama belli dönemler için bunlara hep açığız.
Burada alışverişten başka, misafirleri bekleyen farklı deneyimler de olacak mı?
YASEMİN AKDEMİR: Şu anki showroom'umuzda yerimiz çok müsait değil aslında ama pandemi sonrası akşam saatlerinde mesela bir konuşmacı eşliğinde workshop'lar yapabiliriz, yine markaları lansmanları için burada ağırlayabiliriz, neden olmasın? Sekiz, on kişilik küçük gruplarla mesela farklı etkinlikler yapabiliriz. Şimdi pandemiden sebep bunlar yapılamıyor ama dünyada sağlıkla ilgili konular daha iyiye gittiği zaman olacak diyelim.
SANDRA TALVİ
Burayla ilgili yakın vadeli sizi heyecanlandıran yeni planlar var mı?
EDA TÜMER: Bizim markalarımızda üretim ve yeniliğin sonu gelmiyor, her birimiz showroom'umuza sık sık kendi markalarımızdan yepyeni ürünler ekliyoruz. Her ürün yeni heyecan oluyor bize. Yani bu heyecanı biz her gün kendi aramızda yaşıyoruz. Şimdi yılbaşı dönemi geliyor mesela, önce burayı süsledik ve markalarımıza yeni ürünler ekledik. Zaten pandemi dolayısıyla da uzun vadeli planlar yapmayı bıraktığımız bir dönemdeyiz; onun için anlık güzel sürprizlerle kendimizi mutlu etmeye devam ediyoruz.