RÖPORTAJ İREM ORHAN
FOTOĞRAF ONUR DEMİRDAĞ
TASARIMLAR TUBA ERGİN
SAÇ SABİT AKKAYA
MAKYAJ ERDEM ŞAHANLI
MEKAN İÇİN SWISSOTEL THE BOSPHORUS'A TEŞEKKÜR EDERİZ.
Yıllar süren sahne deneyiminin ardından kurduğu Yaemina Beauty markasıyla kariyeri ile ilgili yepyeni heyecanlar içinde olan Emina Jahovic, hayatının her döneminde ne istediğini çok iyi bilen ve yaptığı her işte en iyisi olmak için çabalayan biri. Şimdilerde hayatının huzurlu ve sakin bir döneminde ve hayatta başımıza gelen her şeye karşı mücadele etmemizi sağlayacak o gücün kendi içimizde saklı olduğu gerçeğini çoktan keşfetmiş. Jahovic ile yeni yıla günler kala Swissotel The Bosphorus'un muhteşem ambiyansında buluştuk; markasından kozmetik ürünlerin kullanıldığı makyajı ve yakın arkadaşı Tuba Ergin'in tasarımları içinde muhteşem bir fotoğraf çekimi gerçekleştirdik. O esnada yeni girişimleri, özel hayatı, anneliği ve gelecek planları üzerine keyifli bir sohbeti paylaştık.
Yıl sonuna doğru yaklaşırken, şu ana kadar nasıl bir yıl oldu sizin için 2020?
Doğup büyüdüğüm Sırbistan'da Bosna Savaşı'nın yaşandığı yıllar da çok zordu. O dönemde yaşım küçük olduğu için bir yandan anlam veremiyor, bir yandan da mutsuzluğu ve çaresizliği seziyordum. Bu yıl da ülke olarak çaresizliği ve mutsuzluğu her anlamda hissettiğimiz çok zor bir yıl oldu. Özellikle yeni jenerasyon için, çocuklarım için bu yıl gerçekten tarihi birçok olayın yaşandığı bir dönem. Ben yaşadığımız bu döneme iyi tarafından bakmaya çalışıyorum. Benim birçok anlamda farkındalık yaşadığım bir yıl oldu. İçime döndüğüm, hayatımdaki önceliklerimi de belirlediğim bir dönem. Ama 2020 yılı benim için aynı zamanda yeni markam Yaemina Beauty'nin doğuşu da oldu. Ekonomik anlamda zor bir yıl olmasına rağmen, biz çok güzel sonuçlar aldık.
İçinden geçtiğimiz bu pandemi süreciyle birlikte hayatınızda majör değişiklikler oldu mu?
Hayatta iyi zamanlar olduğu gibi kötü dönemler de olabiliyor. Problemleri ve felaketleri yok edemeyiz, bu dönemleri nasıl karşıladığımız önemli. Ben pandemi sürecinin bir bitiş olduğunu düşünmüyorum. Herkesin evlere kapandığı karantina döneminde insanlar yapmak isteyip de yapamadıklarını keşfetti, her şeyden önce kendilerine ve ailelerine zaman ayırabildiler. Etrafımızda göremediğimiz güzellikleri yeniden keşfettik, dünyanın öbür ucundaki bir müzeyi evimizden sanal olarak gezebildik. Bütün dünyanın ofis ve çalışma düzeni değişti, moda ve trendler değişti. Bu sebeple ben pandemi sürecini yeniden doğuş olarak algılıyorum. Herkesin hayatında olduğu gibi tabii ki benim hayatımda da değişiklikler oldu. Hayatımı sadeleştirdim, daha basit ve sakin yaşamaya çalışıyorum. Sadece benim değil, bu süreçten herkesin manevi olarak etkilendiğini, önceliklerinin değiştiğini düşünüyorum.
Her birimiz hayatımızda zaman zaman kaybettiğimiz motivasyonu yakalamak ve harekete geçmek için bir şeylerden ilham alıyoruz. Size bu dönemlerde en iyi gelen ne oldu?
Benim için her gün yeni bir başlangıç. Ben her zaman anı yaşamaya ve anda kalmaya önem veriyorum. Değil geleceğimizi, yarın bile ne olacağını bilmiyorum. Bu sebeple de mümkün olduğu kadar sevdiklerime zaman ayırıyorum, ailemle ve çocuklarımla kaliteli vakit geçirmeye özen gösteriyorum. Bir yandan işime de çok odaklıyım. Yaemina Beauty markamı geliştirmek için ekibimle sürekli yeni fikirler yaratıyoruz ve planlar yapıyoruz. Bu beni gerçekten çok heyecanlandırıyor.
Diğer taraftan içinde bulunduğumuz dönemlerde en çok üzerine düşülen kelimelerden biri 'farkındalık'. Sizin son dönemde hayatta en çok neye karşı farkındalığınız arttı?
Bazen insan ne istediğini bilmez ama ne istemediğini çok iyi bilir. Ben de ne istemediğimi çok iyi bildiğim bir dönemdeyim. Sorguluyorum sürekli kendimi. Dünyayı iyileştirmek ve doğaya katkıda bulunabilmek adına kendimi sorumlu hissediyorum. Aynı şekilde Yaemina Beauty de hayatı güzelleştirme vizyonuyla bunların bilincinde olan bir marka. Esasında Yaemina Beauty'i yaratmamın amaçlarından biri de bu. Ancak kendini sevebilen insanın, başkalarını da sevebileceğine inanıyorum. Her kadının eşsiz bir güzellik olduğunu düşünüyorum. Ne olursa olsun dünyayı iyileştirmek adına bir adım atabileceğimizi ve birbirimizi destekleyebileceğimiz inancının yayılması için bir elçi olmak istiyorum.
Şimdi Türkiye'ye ilk geldiğiniz günkü Emina'yı düşünün, dönüp bir de bugünkü Emina'ya bakın. Geçen yıllar, tüm yaşananlar sizde neler değiştirmiş olabilir?
Tabii ki her geçen yıl, yeni bir tecrübe, hayatımıza eklediğimiz yeni bir deneyim olarak kaydoluyor. İyi ya da kötü yaşadıklarımı hiçbir zaman unutmam. Yaşadığım her şey beni her zaman güçlendirdi. Ben uyumlu bir insanım. Zamana ve yaşananlara çabuk adapte olabiliyorum. Bu yüzden de her yılın getirdiklerine çabuk adapte olabiliyorum.
Son dönemlerde yeni bir heyecanınız var; kurucusu ve kreatif direktörü olduğunuz kozmetik markası Yaemina Beauty. Bir hayalinizi daha gerçeğe dönüştürdünüz, nasıl gelişti süreç?
Bir sahne sanatçısı olarak, 18 yıllık kariyerimde birçok profesyonel makyaj sanatçısı ile çalıştım ve farklı görünümlere bürünmekten zevk aldım. Kozmetik benim hep tutkum oldu. Yaemina Beauty benim hayalimdi ve altı yıllık bir emek sonucunda doğdu. Dünyadaki birçok fabrikayı gezdim, fuarlara katıldım, üretimin her aşamasında bulunmak istedim. Ve bu süreçte birçok şey öğrendim. Ben söz yazan ve beste yapan bir sanatçıyım. Tıpkı şarkılarıma olduğu gibi, Yaemina Beauty'nin de her ürününe ruh üfledim, her ürünümün bir hikayesi var. İlk ambalajı elime aldığımda çok duygulandım ve çok heyecanlandım. O an yalnız kalmak istedim ve doyasıya yaşamak istedim. Hayatımda hiçbir zaman unutmayacağım ve unutmak istemediğim nadir anlardan biridir bu. Ne mutlu bana ki, bu emeğimi ve iyi niyetimi insanlar da hissetti, Yaemina Beauty'i kabul ettiler ve çok sevdiler. Gerçek başarı bu aslında. Hayallerini duygusuyla ve tüm gerçekliğiyle yansıttığında, insanlardan kabul görüyor. Bundan sonraki süreçte de deneyimimi ve tutkumu, Yaemina Beauty aracılığıyla dünyadaki başka kadınlarla da paylaşmak istiyorum. Bu sebeple global bir marka yarattım.
Markanızla ilgili sizi en heyecanlandıran ne oldu?
Ürünlerimin ambalaj tasarımı ve içeriğinde önceliğim kullanım pratikliğini ve kısa sürede en mükemmel makyajın elde edilmesini ön plana çıkarmak oldu. Yaemina Beauty, farklı kültürlerden insanlarla bağlantı kurarken ve farklı ihtiyaçları olan insanları bir araya getirirken, deneyimlerimi vurgulamak için benimle birlikte şarkı söyleyecek, hikayemi paylaşacak ve ürünlerimizle buluşan herkese bir şekilde dokunacak. Bunun için de çok heyecanlıyım. Ekim ayında lanse ettiğimiz Yaemina Beauty, Endorphins parfümlerle birlikte Sırbistan Lilly'de 100 noktada, Türkiye'nin en büyük perakende zincirleri Boyner ve Watsons'larda ise toplam 400 noktada yer alıyor.
Bir taraftan moda ve trendler ile de fazlaca iç içesiniz. Kariyeriniz bu tarafa doğru evrilir mi önümüzdeki dönemlerde?
Moda ve trendleri takip ediyor ve seviyorum. Ancak bunun kariyerimin bir parçası olması için en iyi ve en mükemmel şekilde yapmam, konsantre olmam gerekiyor. Altına imzamı atacağım hiçbir şeyi öylesine yapmak istemem. Şu anda da odaklandığım ve konsantre olduğum Yaemina Beauty var.
Gerçekleştirdiğimiz çekim günü boyunca yakın arkadaşınız Tuba Ergin'in tasarımları içindeydiniz. Tuba'nın tasarımdaki çizgisinin kendinize en yakın gördüğünüz yönleri neler?
Tuba gerçekten yetenekli bir tasarımcı. Çok takdir ediyorum çalışmalarını. Aynı zamanda çok akıllı ve neşeli bir kadın. Arkadaşım olduğu için de çok şanslıyım. Tasarımlarında kendime en yakın gördüğüm çizgi maskülen tarafı. Işıltılar, feminen dokunuşlar da kullanıyor, salaş ve maskülen yansımalarının olması, tasarımlarını giydiğimde iyi hissettiriyor.
Peki, annelik nasıl gidiyor? Oğullarınızla olan ilişkiniz nasıl?
Ben çok mükemmeliyetçi bir anneyim. Çocuklarım için her şeyin en iyisini istiyorum. Ama tabii ki kurallarımın bir sınırı var. Özellikle yemek ve okul konusunda çok kuralcıyım ve dikkat ediyorum. Ama çocuklarımın hayatına çok fazla müdahale ederek, onları kendi isteklerimle yönlendirmek de istemiyorum. İki oğlum var, Yaman ve Yavuz. İkisinin de karakterleri ve zevkleri çok farklı. Yaman daha duygusal ve enerjik bir çocuk. Yavuz ise daha analitik ve kuralcı. Yavuz'un çok iyi kulağı ve sesi var.
Diğer bir taraftan sağlıklı yaşam da hayatınızın merkezinde gördüğümüz kadarıyla. Günlük sağlıklı yaşam rutininizde neler var?
Ben her sabah mutlaka kereviz suyu içerim. Bazen limon da ekliyorum. Bağışıklık sistemimi güçlendiriyor ve güne bu şekilde başlamak enerjimi yükseltiyor. Sporumu hiç aksatmıyorum. Pandemi sebebiyle spor salonuna gidemediğimde de mutlaka evde sporumu yapıyorum. Yemek konusunda hayatımı etkileyecek kadar katı değilim.
Sohbetimizin sonuna doğru yaklaşırken biraz da ikili ilişkiler diyelim ve evlilik kelimesi ile yakınlığınız ne boyutta soralım mı?
Evlilik güzel bir şey. Evliliklerde karşılıklı uyumun önemli olduğunu düşünüyorum. İnsan zaman içinde yenileyebiliyor kendisini. Ben evliliğimde kötü bir tecrübe yaşamadım, sadece ayrıldım. Bu sebeple yeniden evlenmek konusunda olumsuz düşünmüyorum ama böyle bir amacım da yok şu anda.
Günümüzde her şey çok hızlı ve galiba saf sevgi artık ilişkileri sürdürmek için yetmiyor. Sizce günümüz koşullarında bir ilişkiyi neler canlı ve daha dinamik tutuyor?
İnsan önce kendisine arkadaş bulmalı. Doğru olduğunu düşündüğün insanı kabullendiğinde, onu değiştirmeye çalışmadan yürütülen ilişkiler canlı ve dinamik kalıyor.
Son olarak, yakın ya da uzak vadeli yeni hedefleriniz var mı?
Beni en çok heyecanlandıran hedef şu anda Yaemina Beauty. Hayattaki her dakika parlamak için bir şanstır, her an ayrı bir role bürünmek mümkün. Ben de Yaemina Beauty ürünleriyle, kadınları hayatlarındaki her role hazırlamak, yanlarında olmak, onları güçlü hissettirmek istiyorum.
FOTOĞRAFLARIN TAMAMI ŞAMDAN PLUS YENİ SAYISINDA...