Efsun Yazıcı ''Büyük düşünen değil mantıklı adım atan kazanır''

Yaptığı işe olan saygısı ve insan ilişkilerindeki başarısıyla turizmci iş kadını Efsun Yazıcı’nın yeni başlayanlara vereceği çok önemli mesajları var!

Efsun Yazıcı ''Büyük düşünen değil mantıklı adım atan kazanır''

RÖPORTAJ İREM ORHAN
FOTOĞRAF CENGİZ DİKBAŞ
VİDEO KORAY IŞIK

Yılın büyük çoğunluğunu işi dolayısıyla Marmaris'te geçiren iş kadını Efsun Yazıcı ile limonata tadında bir ilkbahar gününde Ulus'taki evinde buluşuyoruz. Yine bir Marmaris seyahati öncesinde gerçekleşen buluşmamızda Yazıcı, "Çok büyük emek, sevgi ve sadakat ile bu noktaya geldik" dediği işini anlatırken, geçmişten gelen anıları, yaşam amacına da ışık tutuyor. Sohbetimiz derinleştikçe, babası Bursaspor'un efsanevi başkanı ve turizmci merhum İbrahim Yazıcı ile olan hatıraları da dahil iş, kariyer ve özel hayatının bilinmeyenlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

EFSUN YAZICIOĞLU İLE GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ BACKSTAGE VİDESONU İZLEMEK İÇİN LİNKE TIKLAYINIZ

Babanız İbrahim Bey, çok başarılı bir insandı. Bıraktığı mirası nerelere taşımayı hedefliyorsunuz?
Babam bize o kadar değerli bir işin bayrağını teslim etti ki, onun tırnaklarıyla kazıyarak yarattığı, bugünlere getirdiği işlerini onurumuzla, gururumuzla ve ahlakımızla daha da yükseklere taşımak istiyoruz.

Peki, burada şunu da sormadan geçmeyelim; bu işi sadece babanızın işi diye mi yapıyorsunuz yoksa severek mi?
Bir Çin atasözü vardır; "Bir ömür boyu mutlu olmak istiyorsan sevdiğin işi yap." Ben bu sözü çok severim. İşimi de çok ama çok seviyorum. Beni motive eden en önemli unsur ise, kendi kendime koymuş olduğum hedeflerdir. Hiçbir zaman karar verdiğim yoldan dönmedim. Yoluma ne çıkarsa çıksın eğer yaptığım işten eminsem asla vazgeçmem ve hedefimi hep yüksek tutarım. Zoru başarmayı ve savaşçı olmayı ailemden öğrendim. Ayağımı yere sağlam basarım, büyük değil ama mantıklı düşünürüm, kılı kırk yararım, mevcudun değerini çok iyi bilir, daha iyi yerlere nasıl taşıyabilirim diye düşünürken işi iyi bilenlere danışırım. Babamın çok sevdiğim bir sözü vardır; "Daldaki iki kuş mu, elindeki bir kuş mu?" Tabii ki elimdeki bir kuş...

Her şeyin hızlı bir dönüşüm sürecinden geçtiği günümüz dünyasında siz çalışma stratejilerinizi oluştururken nasıl bir yol izliyorsunuz?
Biz ekip arkadaşlarımızla bir bütünüz. Bizim için bütün ekip arkadaşlarımızın fikirleri ve düşünceleri çok önemli. Özellikle turizm sektöründe, her ne kadar teknoloji ilerlese de bizim verdiğimiz hizmet tamamen insan ilişkilerine dayalı. İşveren olarak ekip arkadaşlarımız ile nasıl iletişim halindeysek bu da bizim verdiğimiz hizmete yansıyor. İletişim çok önemli. İyi bir dinleyici olmak da çok önemli. Eğitmek, sürekli anlatabilmek ve her şeyden önemlisi tüm ekip arkadaşlarımızın biz yöneticilere her konuda ulaşabilmeleri benim şahsi yönetme kuralım. Tüm çalışanlarınız ile göz göze gelmeden, maalesef elde etmek istediğiniz o başarıya ulaşamıyorsunuz.

Yaptığınız işi dünü ve bugünüyle değerlendirecek olsanız, neler söylersiniz?
İşimizin, şirketimizin çok ilgi çekecek ve herkesin gözünü kırpmadan izleyebileceği dizilere konu olabilecek bir başarı hikayesi var. Biz iki kardeş otelci olarak gözümüzü açtık ve 50 senedir otelciyiz. Başka bir sektöre girmedik. Hep turizm ile uğraştık çünkü en iyi bildiğimiz iş bu. Çok büyük emek, sevgi ve sadakat ile bu noktaya gelindi. Bizler de bugünü dünden daha büyüterek değil ama aynı güveni ekip arkadaşlarımıza ve değerli otel misafirlerimize vererek yolumuzda çalışmaya devam ediyoruz.

Hem özel hayatta hem de iş dünyasında vazgeçemediğiniz prensipleriniz neler?
Hayatta öğrendiğim en önemli şey güvenilir olabilmek. Bizler işimizden dolayı her türden, çok farklı insanlarla karşılaşıyoruz. Güvendiğim insanlar haricinde kimseyle dostluk kurmam. Hem iş hem özel hayatımda özü sözü bir olan insanlara ise kalbimi sonuna kadar açarım.

Babanız da bahsettiğiniz gibi başarılı bir iş insanıydı. İş hayatı ile ilgili ondan öğrendiğiniz en önemli şey ne idi?
Sevgili babacığımın hayatı hep çalışmakla geçti. Ben kendisinden, erken kalkmayı, hayatta hiçbir şeyin imkansız olmadığını ve her şeyin mutlaka bir çözüm yolunun olduğu öğrendim. Ayrıca o hep; "Tecrübe kaybedilerek kazanılan tek şey. Vefalı ol ama sana yapılanı asla unutma. Bir ortama girdiğinizde sizi yaşam tarzınız değil karakteriniz temsil etsin" derdi. Bir de "Dostluklarında dikkat edeceğin en önemli şey, karşındaki kişinin restoranlarda çalışanlarla nasıl konuştuğu olsun çünkü bu birçok şeyin göstergesidir" derdi. Babam hep bir kızım olsun isterdi. Kızım Lalin'in ilk kalp atışını duyduğum an babacığımın kalbi durdu. Kim bilir, belki de onun kalbi kızımda yaşıyordur. Her an gönlümde o benim meleğim, her şeyim, bana çok iyi bir baba oldu. Tüm öğütleri hep kulağımda.

Hayatta kendinizi en yorgun hissettiğiniz anlarda rahatlamak için neler yaparsınız, kimin yanına gidersiniz?
Genelde klasik müzik dinlerim. Çünkü beni her daim en çok rahatlatan şey müzik dinlemektir. Yalnız kalmayı severim, annemin ve ağabeyimin yanına giderim. Onlar benim koruyucu meleklerim.

Diğer yandan soruları biraz daha özelleştirecek olursak; sizin ilgili bir anne olduğunuzu da biliyoruz. Kızınız Lalin ile iletişiminiz nasıl, onu istediğiniz gibi yetiştirebildiğinizi düşünüyor musunuz?
Annelik, çok kutsal ve ulvi bir görev ve benim amacım hiçbir zaman çok fazla çocuğum olsun gibi bir şey olmadı. Bir tane olsun, onu hem ülkesine hem ailesine faydalı yetiştirebileyim istedim. Ahlaklı, dürüst, doğaya ve çevreye duyarlı, saygılı bir kız olsun diye ailece büyük çaba sarf ediyoruz. Kızıma en büyük öğüdüm; "Hayat bir masal değil, hiçbir zaman prenses olmayacaksın ve karşına da bir prens çıkmayacak. Hiç kimse seni ben ve ailen kadar çok sevmeyecek. Evinde gördüğün ilgi alakayı başka yerde bulamadığında hayal kırıklığına uğrama. Hep güçlü, kendinden emin, yeri geldiğinde 'hayır' demesini bilen iradeli bir kız ol. Pembe bulutlar üzerinde dolaşma, gerçek hayatı gör ve tanı." Tek isteğim, kızımın hayatta dimdik durmasını öğrenmesi. Evet, çok ilgili bir anneyim. Çünkü benim annem de çok ilgili bir anneydi. Annemin bana öğrettiklerini ben de kızıma öğretmeye çabalıyorum. Kızım şu an sekiz yaşında. İlk yedi sene onun a'dan z'ye her şeyiyle ben ilgilendim, onu hiç kimseye bırakmadım. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Annem bana hep "Evladın olduğunda onu nakış gibi işle" derdi. Ben de öyle yapmaya gayret ediyorum.

Peki, yıllardır yoğun iş hayatının içinde çalışan biri olarak, aşk bu tempoda hayatınızın neresinde?
Ben kızıma ve sevgili eşime aşığım. Onlarla olmak aşkların en büyüğü. Şu bir gerçek ki; hayatta yüzde yüz mutluluk diye bir şey yok. Eğer kalbinizde sevgi, aşk varsa sizi bütün yollardan döndürür, her türlü fedakarlığı yaptırır. Bazen diyorum ki, yaşadığım tüm sıkıntılarımı iyi ki yaşamışım ki, Allah bana hayatımdaki bu güzellikleri verdi. Bana; "Şimdiki hayatını yaşayacaksın ama önce yaşadığın sıkıntıları başa sarıp, bir daha yaşayacaksın, ister misin" deseler, seve seve yine "evet" derim. Hayat arkadaşıma, "hayat arkadaşım" derken, yürekten diyorum. Çünkü biz beraber çok engelleri aştık. Bir ömür boyu el ele kalmak, hayatı göğüslemek tek hayalim. Aşk hep var olsun hepimizin hayatında çünkü sevmek, sevilmek çok özel bir duygu. Ben, eşim ve kızımla tüm bu güzel duyguları yaşıyorum.

Başarılı bir iş insanı ve iyi de bir anne olarak mutfakla aranız nasıl acaba?
Mutfak en mutlu olduğum yer. Yemek yapmayı hep çok severim. Aynı zamanda sevmekle kalmayıp otelimizin sahilinde 'La QUERIDA' adında harika bir de restoran açtık. Her şeyini ekip arkadaşlarımla birlikte yaptık. Mönüyü yapmak günlerimizi hatta aylarımızı aldı. Yaptık ve hem ekibimiz, hem yemekten anlayan eşe dosta tattırdık, beğenilene kadar çalıştık ama sonunda beş yıldızlı bir restoran oldu.

'Şans' kelimesi sizin için ne ifade ediyor? Ve hayatta mutlu olmak sizce en çok ne ile bağlantılı?
Şans, insana kendi kendine gelmiyor maalesef. Şanslı olabilmek için kısmete hizmet etmek gerekiyor. Benim için mutlu olabilmek, başarabilmekten geliyor. Bazı şeyleri başardığınızda, gerçekten o mutluluğa ulaşabiliyorsunuz. Hem özel hayatta hem de iş hayatında... Her şey önce inanmak ile başlıyor, akabinde karşınıza çıkan kısmete hizmet etmek gerekiyor, sonrasında ise başarıya doğru yürümekle süreç devam ediyor.

Sona doğru yaklaşırken, son yıllarda kadın haklarını savunan pek çok aktivist örneği var. Kadın, kadının en büyük destekçisi ama tersi olduğu durumlar da fazla. Neler düşünüyorsunuz bu konuda?
Sadece kadınların kadınlara yaptığından daha ziyade, insanların birbirine yaptığı şeyler benim içimi çok acıtıyor. Oysa birbirimizin kuyusunu kazacağımız yere barış ve sevgi içinde yaşayabilsek keşke. Başarılı olmuş birinin ayağını kaydırmaya çalışmak yerine, tek yürek olup beraber bir yükü paylaşmak varken tam tersini seçenler de oluyor. Kendi işyerimizde de yaşıyoruz bunu bazen. Göze çarpan verimli elemanı yok etmeye çalışabiliyorlar. Oysa, işini ne kadar iyi ve profesyonelce yönetebilirsen, arkanı döndüğünde yokluğunu aratmayacak elemanlarının sayısı o kadar çok olup bu da senin kendi başarın oluyor. Ama bunu anlayabilen maalesef çok az.

Peki, sizden son söz niyetine turizm alanında kariyer yapan ya da yapacak olanlara tavsiyeler vermenizi istesek...
Otelciliğin en önemli tarafı en alt kademeden başlayarak yükselmek. Hayatın gerçek zorluğu ile karşılaşarak bir noktaya ve başarıya ulaşabilmek. Bu konuda bizim tesislerimiz okul gibidir. Elemanlarımız hep çok eskidir ve hepsi hemen hemen hep bizde yetişmiş eleman arkadaşlarımızdır. Mesela eskiden bizde belboy olarak çalışan arkadaşımız şu an otelimizin genel müdürü. Birlikte çok iyi, keyifli işler başarıyoruz. Bunun gibi kendi tesisimizde çok fazla örnek gösterebilirim. Benim naçizane tavsiyem, yaptığınız iş her ne olursa olsun işin hakkını verin, en iyisi yapın. Mükafatını alacağınız gün mutlaka gelecektir. Yeter ki iyi niyetli, namuslu, dürüst ve çalışkan olun. İşte o zaman başarı basamaklarında bir bir yükseleceksiniz. Cevizin kabuğunun içinde kalmayın, kırın onu ve çıkın. Hayal kırıklığı yaşayın, batın, çıkın ama en önemlisi tekrar yeniden ayağa kalkın.

EFSUN YAZICI RÖPORTAJININ VE FOTOĞRAFININ TAMAMI ŞAMDAN PLUS YENİ SAYISINDA...

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.