'Dünyaca ünlü bir marka hayaliyle yola çıktım'
'Dünyaca ünlü bir marka hayaliyle yola çıktım'
Röportaj: Bade ÇAKAR
Fotoğraflar: Haydar ERÇİN
Genç ve başarılı moda tasarımcısı Selma Çilek, hazırladığı hazır giyim koleksiyonuyla ilk günden itibaren ünlü isimlerin tercihi haline geldi. Abartılardan uzak duran ve şıklığı, tasarımlarına küçük detaylarla yansıtan Selma Hanım, ilk günden itibaren hayallerini hep yüksek tutmuş ve emin adımlarla ilerlemiş. Şimdiden birçok başarıya imza atan Çilek'in asıl hayali ise sadece Türkiye'de değil, dünya çapında tanınan bir tasarımcı olmak. Türkiye'nin en başarılı dizilerinin başrollerini de giydiren Selma Çilek ile yeni koleksiyonunu ve yurtdışı hayalini konuştuk.
Moda dünyasının genç ve başarılı isimlerinden birisiniz. Markanızı kurarken aklınızda tam olarak nasıl bir süreç ve plan vardı?
Selma Çilek: 'SELMACILEK' markasını kurarken açıkçası hayallerim çok büyüktü, her zaman
kendimi dünyaca ünlü bir marka olarak hayal ettim. Başkalarına göre belki gerçek olamayacak hayallerdi fakat ben hep en iyisini düşünmeyi tercih ettim. İlk günden beri aklımda yurtdışına açılmak vardı. Bu yüzden de ilk koleksiyonumdan itibaren her sezon koleksiyonlarımı Paris'te görücüye çıkarttım. Planladığım sürecin henüz çok başındayım fakat her şey istediğim hızda ilerliyor. Her sezon biraz daha büyümek, yeni satış noktaları eklemek bana doğru yolda olduğumu gösteriyor.
Yarattığınız tasarımlarda nelere dikkat ediyorsunuz?
Çilek: Yarattığım tasarımlarda en çok dikkat ettiğim unsur, bir hazır giyim markası olduğum için günlük hayatta severek kullanılabilecek parçalar olması. 'SELMACILEK kadını ne çok klasik, ne de çok abartılı... Günlük hayatında da akşam katıldığı bir davette de her zaman şık ama asla sıradan olmayı sevmeyen, asi ve şehirli kadındır.
Markanızın bu kadar popüler hale gelmesi hakkında nasıl hissediyorsunuz?
Çilek: Doğrusunu söylemek gerekirse bekliyordum, hatta hayallerim çok daha yüksek. Ben Türkiye'deki bilinirliğimin tüm dünya çapında olmasını istiyorum. Yolun daha çok başındayım, önümde uzun yıllar ve daha öğrenmem gereken birçok şey var.
Yeni koleksiyonunuzda hangi detaylar ön planda? Nasıl bir koleksiyon hazırladınız?
Çilek: Sonbahar-kış koleksiyonum şehirli kadına eklenmiş bir asiliği içeriyor. Bu koleksiyonda asıl yapmaya çalıştığım şey hayalimdeki asi ruhu, şehirli kadının görüntüsüyle harmanlamaktı. Daha önce yaptığım koleksiyonlarda bu kadar sınırları zorlamamıştım. Bunu hem dokuyla hem de renklerle ifade etmeye çalıştım. Kullanılan metal materyaller koleksiyonun asiliğini yansıtan en temel parçalar. Tarzımın bir parçası haline gelen kloş eteklerin bu materyallerle birleştirilmesi, hem şehirli hem de asi kadını tam anlamıyla yansıtıyor. Tay tüyü yırtmaçlı etek ve ceketler, deri detaylı tulumlar, kürk kapüşonlar, deri parkalar ve bordo rengin ön planda olduğu dar elbiselerle içinde asi ruh taşıyan şehirli kadını yansıtmaya çalıştım.
'Dünyaca ünlü bir marka hayaliyle yola çıktım'
Yeni bir koleksiyon hazırlarken nelerden etkileniyorsunuz?
Çilek: Hazırlık aşamasında o kadar basit şeylerden etkilenebiliyorum ki bu yüzden kesin bir şey söyleyemem. Bazen bir çiçek, bazen de bir balık benim kocaman bir koleksiyonu oluşturmama yardımcı olabiliyor. Bunun dışında her yıl Paris'te düzenlenen 'Premier Vision' fuarına katılıyorum. Orası tam anlamıyla bir moda cenneti... Dünyanın dört bir yanından gelen kumaş, deri ve aksesuar firmalarının bulunduğu bu fuarda en az iki sezon ne tarz bir koleksiyon oluşturacağımı şekillendirebiliyorum.
Size göre bir tasarımı belli eden, farklı yapan özelliği nedir?
Çilek: Ben hiçbir zaman tasarımlarım farklı olsun diye çok uçuk tasarımlar yapmadım. Bu yüzden insanlar benim bir tasarımımı alıp birçok parçayla, birkaç sezon rahatlıkla kombin edebiliyorlar. Ben hep gizli detaylarla farklılık yaratmayı tercih ediyorum. Mesela bu sezon metal ve deri detaylarla çok farklı bir koleksiyon oluşturdum.
Siz nasıl giyinmekten hoşlanırsınız, giyim tarzınız tasarımlarınızı nasıl etkiliyor?
Çilek: Tasarımlarımı kendim yaptığım için aslında markam tamamıyla benim tarzımı yansıtıyor. Zaman zaman müşteri odaklı bazı tasarımlarda yapmak zorunda kalabiliyorum, fakat genelde kendim kullanmayacağım tasarımlar yapmamayı tercih ediyorum. Ben sofistike, şıklığın detaylarda saklı olduğu parçaları seviyorum. Kendine güvenli, şık olmak için çok fazla abartıya ya da iddiaya ihtiyaç duymayan, fakat minik detaylarla farklı olmayı seven şık ve dinamik bir tarzım olduğunu düşünüyorum.
Alışveriş yaparken nelere dikkat edersiniz?
Çilek: Bence, bu mesleği yapmanın en güzel tarafı artık aksesuar ve jean dışında başka hiçbir yerden alışveriş yapmamak. Ben markamı kurduğumdan beri kendi tasarımım olmayan hiçbir şey giymiyorum. Giyinme odamda sadece kendi tasarımlar var ve bu bana inanılmaz keyif veriyor.
Aileniz Çilek Mobilya'nın sahibi ileride mobilya tasarımı düşünür müsünüz?
Çilek: Tabii ki de Çilek Mobilya gibi kurulu bir düzende, kurumsal bir şirkette çalışmak benim için çok daha kolay olabilirdi, fakat ben hayallerimin peşinden gitmeyi tercih ettim. Mobilya tasarımı yapmayı da çok seviyorum. Çilek Mobilya, her yaş grubuna göre farklı konseptlerde çocuk ve genç odası tasarlıyor. Şu an üzerinde çalıştığım sürprizbir proje var. Kız çocukları için Çilek Mobilya'ya özel bir seri tasarlıyorum. Bu seri Türkiye'yle beraber 62 ülkede 550 mağazada aynı anda satışa sunulacak. Özellikle benim için çok heyecan verici bir proje, çünkü 62 ülkede
'SELMACILEK' markasını farklı bir platformda da olsa tanıtma fırsatı bulacağım.
'Dünyaca ünlü bir marka hayaliyle yola çıktım'
Tasarımlarınız ünlü isimler tarafından tercih ediliyor. En son Merve Boluğur'a yaptığınız kına kıyafetiyle çok konuşuldunuz. Markanızı tercih eden ünlü isimler kimler?
Çilek: Merve, benim en yakın arkadaşlarımdan bir tanesi, bu yüzden hem sözünde hem de kına gecesinde benim tasarladığım bir elbise giymesi, beni inanılmaz mutlu etti. Merve benim tasarımlarımı inanılmaz güzel taşıyor ve bu özel, insanın kendisini en güzel hissetmek istediği gününde, bana güvenip tercih etmesi bana gurur verdi. Merve dışında ünlü birçok arkadaşım da
tasarımlarımı hem özel gecelerde hem de günlük hayatlarında tercih ediyorlar. Merve gibi yakın arkadaşım olan Neslişah Alkoçlar Düzyatan da kına gecesinde benim imzam olan elbiseyi giymişti, düğününde de kardeşi Aslışah, benim tasarladığım bir elbiseyi tercih etmişti. Bunun dışında Burcu Esmersoy, Ebru Gündeş, Bengü, Sinem Kobal, Zeynep Ilıcalı, Işıl Reçber, Burçin Terzioğlu, Yasemin Özilhan, Etel Baler, Özge Ulusoy, Aslı Şen ve şu an aklıma gelmeyen birçok ünlü isim var.
Ünlü isimlerin birçoğu yakın arkadaşınız. Yakın arkadaşla çalışmak daha mı kolay, yoksa daha mı zor?
Çilek: Yakın arkadaşlarımla çalışmak tabji ki de daha kolay. Çünkü arkadaşım olan isimlerin hepsi çok tatlı, kaprissiz ve benim tarzımı çok severek kullanıyorlar. Ben de onların tarzını bildiğim için hangi tasarımımı en iyi şekilde taşır, hangisini en çok beğenir kestirebiliyorum.
Bu arada hiç gelinlik tasarladınız mı?
Çilek: Ben hazır giyim markası olarak çıkış yaptım ve Bebek'te bulunan atölyem de buna göre hazırlandı. Yakınlarımı kıramayıp nadir de olsa özel dikim gece elbiseleri yapıyoruz, fakat gelinlik hiç tasarlamadım. Hazır giyim markası olarak ilerleyip bu alanda yapabileceğimin en iyisini yapmak istiyorum, bu yüzden özel dikimleri elimden geldiğince yapmamaya çalışıyorum.
Birçok dizide de sizin tasarımlarınızla karşılaşıyoruz. En son atv'deki 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'da da tasarımlarınız yer alıyor. Kimleri giydiriyorsunuz?
Çilek: Dizilere sponsor olurken benim kıyafetlerimin tarzına, markamın çizgisine uyan karakterlere sahip dizileri seçmeye çalışıyorum artık çok seçiciyim. 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olamaz'da dizinin başrol oyuncularından Deniz Çakır ve Müjde Uzman'ın kıyafetlerimi giyiyor.
'Paramparça'da Ahu Yağtu ve Ebru Özkan, 'Poyraz Karayel'de ise Burçin Terzioğlu tarafından kullanılıyor.
Ünlü isimlerin tercih ettiği biri olarak sizce Türkiye'de ünlü isimler nasıl giyiniyor? Stil danışmanı Türkiye'de tercih ediliyor mu?
Çilek: Ünlü isimlerin birçoğu yerine ve yaşına göre giyiniyor, fakat fazla marjinal veya yaşına göre giyinemeyen insanlar da var. Benim çok beğendiğim hatta bazen ilham kaynağım olan
tarz sahibi, çok şık giyinen isimler var ama bunlar sayılı... Bana kalırsa stil danışmanı yardımı alan isimler bu konuda diğerlerine ciddi farklar atabiliyor. Yabancı ünlülerin hepsi stil danışmanıyla çalışır ve tasarımcılar onların danışmanlarıyla iletişime geçer. Türkiye'de birkaç isim dışında bu alana yönelmiş çok fazla başarılı isim yok. Belki de bu yüzden bizim ünlülerimiz kendileri seçim yapmayı tercih ediyorlar.
'Dünyaca ünlü bir marka hayaliyle yola çıktım'
Yabancı ünlülerden kimi giydirmek isterdiniz?
Çilek: Yabancı ünlülerden en çok giydirmek istediğim kesinlikle Kendall Jenner. Şu an çok popüler olmasının yanı sıra hem fiziğiyle her giydiğini inanılmaz güzel taşıyor hem de tarzını çok beğeniyorum. Menajeriyle irtibata geçtim ve katalogumu görmek istedi, umarım kısa süre sonra
Kendall Jenner üzerinde de 'SELMACILEK' tasarımları görebiliriz.
Bebek'teki mağazanız dışında Selma Çilek tasarımları nerelerde satılıyor?
Çilek: En geniş yelpaze tabii ki de Bebek'teki mağazada bulunuyor. Bunun dışında Nişantaşı, Suadiye, Adana ve Yalıkavak Brandroom'lardan, Harvey Nichols Ankara ve İstanbul'dan temin edilebilir. Bursa, İzmir ve Alanya'da da satış noktalarımız bulunmakta. Online olarak satın almak isteyenler de www.selmacilek.com ve www.365ist.com adresinden rahatlıkla satın alabilirler.
Yurtdışındaki moda haftalarını ve fuarlarını da yakından takip ediyorsunuz, en son hangilerine katıldınız?
Çilek: Gidebildiğim kadar çok moda haftasına gitmeye çalışıyorum, fakat genelde New York ve Paris moda haftalarını takip ediyorum. Özellikle benim katıldığım tüm fuarlar ve çalıştığım showroom'lar hep Paris Moda Haftası'nda olduğu için, onu hiç kaçırmıyorum.
Yurtdışındaki hangi fuarlara katılıyorsunuz?
Çilek: Benim genelde katıldığım fuarlar, açtığım showroom'lar hepsi Paris'te bulunuyor. İlk koleksiyonumu Paris'teki Plaza Athenee'de açtığım bir showroom'la tanıtmıştım, daha sonrasında üç sezonumu yine Paris'te bulunan ve en iyi fuarı olarak bilinen Tranoi'de sergiledim. Tranoi, gerek katılımcı gerekse misafir açısından çok secici bir fuar olduğu için kendinizi yurtdışında en iyi şekilde tanıtma imkanı buluyorsunuz. Sonrasında Monako'da açtığım showroom'da iki gün boyunca markamı tanıttım. Şu an Paris merkezli bir showroom'la çalışıyorum, o yüzden iki sezondur hiçbir fuara katılmıyorum. Bu katıldığım fuarlar ve yaptığım event'ler sayesinde yurtdışında birçok satış noktam bulunuyor. Tokyo, Riyad, Kahire, Bakü,
Paris ve önümüzdeki sezon itibari ile Cannes, Dubai ve Kuveyt'te de yeni satış noktalarım olacak.
Sizi İstanbul'daki moda haftasında göremiyoruz, bu sizin tercihiniz mi?
Çilek: İstanbul Moda Haftası gerçekten Türkiye'deki moda tasarımcıları için çok iyi bir platform. Ben her sene önceliği fuarlara verdiğim için defile yapmayı hep erteledim. Fakat önümüzdeki sezonu güzel bir defile yapmayı planlıyorum.
İlerisi için planlarınız neler?
Çilek: Şimdilik sadece sekiz ülkede satış gerçekleştiriyorum, fakat hedeflerim çok yüksek ve gerçek olması için elimden geleni yapıyorum. Ben yurtdışında mağazalaşmak, yerine dünya
çapındaki sevdiğim büyük multi-brand mağazalarda bir corner sahibi olmayı istiyorum. Türkiye'den birçok ünlü marka yurtdışına çıktı, fakat benim hayal ettiğim noktaya ulaşan bir tasarımcı henüz yok. Umarım ben ilkim..