Türkiye'nin en güzel kadınları arasında gösterilen sunucu Burcu Esmersoy, spor yaparken aradığı özellikle kıyafetler bulamadığı için ortağı Merve İnal ile birlikte tekstil işine soyundu ve 'Biondina' isimli markayı kurdu. 'Biondina' markasıyla kadınların bacaklarını daha güzel gösteren taytlar ve terletmeyen kumaşlardan seksi kesimlerde ama rahat tişörtler üreten Esmersoy, internet sitesinden satışa başladı. Yakında büyük alışveriş merkezlerinde corner'lar da açacağını söyleyen güzel sunucunun hedefinde günlük giyim için de tekstil ürünleri üretmek ve bir kozmetik line'ı çıkartmak da var. Kadınların büyük ilgiyle takip ettiği bir isim olduğundan markalaşma gereği duyduğunu anlatan Burcu Esmersoy ile Bujin Fight Club'ta buluştuk ve onu hocası Burak Uğur ile tutkunu olduğu kickbox yaparken izledik.
Röportaj:Mehmet ÜSTÜNDAĞ
Fotoğraflar:Cengiz DİKBAŞ
Neden böyle bir iş kolu tercih ettiniz?
Tekstil ve kozmetik, yapabileceğim işler arasında en doğrusuydu. Çünkü markalaşmış bir isim olarak, daha çok hitap ettiğim kesimin ilgisi de bu yöndeydi. Yani sonuçta giydiğim kıyafetten kullandığım nemlendiriciye kadar pek çok şey merak ediliyordu ve bu soruların en doğru cevabını da kendi ürünlerimle verebilirim diye düşündüm.
Turizm eğitimi aldınız, peki ticari kafası olan biri misiniz?
Ticari kafa demeyelim de, yaratıcı kafa var bende... Zaten işin ticari kısmı ile ortağım ve arkadaşım Merve İnal ilgileniyor. Ben işin, daha çok tanıtım ve reklam pazarlama kısmıyım.
Satışa sunacağınız ürünlerden bahseder misiniz?
Biz ortağımla iş arkadaşlığı dışında yakın da arkadaşız aynı zamanda. Ve onunla pek çok şey paylaştığım gibi spor saatlerimi de paylaşıyorum. Birlikte crossfit antrenmanı ve yoga yapıyoruz. Bu süreç içerisinde kendimize ve yaptığımız spora uygun kıyafet bulma konusunda yıllardır sorun yaşıyorduk. Aslında fikir ilk olarak kendimiz için spor yaparken rahat edebileceğimiz doğru kıyafetleri yapma veya yaptırma ihtiyacı ve kararı ile doğdu.
Kadınlar neden sizin ürünlerinizi tercih etsin, özellikleri neler?
Spor yapan her kadının belli başlı dikkat ettiği, aradığı özellikler vardır giydiği veya giyeceği spor kıyafette. Mesela eğer bir spor taytından bahsediyorsak; vücudu iyi toplayacak, bacak boyunu olduğundan uzun gösterecek, bel kısmı çok yüksek ya da çok alçak olmayacak, iyi saracak aynı zamanda terletmeyecek ve aynı zamanda içini göstermeyecek taytlar ararız. İşte tüm bu özellikler bizim taytlarımızda var! Keza aynı şekilde tişörtlerimiz de hem göz alıcı, şık aynı zamanda seksi. Bir de rahatlık için birebir bir kesime ve kumaşa sahip.
Satışlarınız ağırlıklı olarak internet üzerinden mi olacak neden?
Evet, çünkü Türkiye'nin her yerindeki tüm kadınlara ulaşmak istiyoruz. Yine Türkiye'nin ileri gelen büyük alışveriş mağazalarında da corner'larımız olacak.
Güzelliğinizin yanı sıra giyim stilinizle de öne çıkıyorsunuz. Sadece spor kıyafetlerle mi ticari hayatınıza devam edeceksiniz, yoksa ileride kendi markanızı oluşturmak gibi fikirleriniz de var mı?
Biondina zaten kendi markamız, bu isim altında giyim ve kozmetik alanında çalışmalarımız olacak.
Spora ilginiz biliniyor, ne sıklıkla spor yapıyorsunuz ve özellikle sevdiğiniz bir spor türü var mı?
Haftanın beş günü ayrı ayrı spor yapıyorum. Crossfit, kickbox, yoga ve pilates yapıyorum, favorim kesinlikle kickbox. O benim ilk göz ağrım ve vazgeçilmezim, sonuçta neredeyse 20 yıldır yapıyorum kickbox'u.
Dönem dönem oyunculuk da yapıyorsunuz, gündemde yeni projeler var mı?
Hayır, oyunculuk yok, ama zaten yepyeni bir programa başlıyoruz TV8 ekranlarında; 'Ver Fırına'. Türkiye'de daha önce görülmemiş bir formatta tatlı ve pastalar yaptıracağız yarışmacılarımıza.
Bir röportajınızda "Bizim sektörde hayatta kalmak zor" demişsiniz, sizin en zor tecrübeniz ne oldu ve kendi deyiminizde nasıl "hayatta kaldınız"?
Sert, hızlı düşünebilen, algısı açık ve yayıncılığın her alanında çalışmış ve işin mutfağına da hakim bir ekran yüzü olarak sanırım.
Yıllardır sektörün içindesiniz ve hep en dikkat çeken insanlardan biri oldunuz; yıllar sizi olgunlaştırıp dizginledi mi, yoksa üzerinize özgüvenden gelen "daha fazlasını da başarabilirim" hissi mi geldi?
Daha fazla yapayım, daha fazla ekranda olayım diye hırslarım olmadı hiç... Zaten TV'de çalışmaya başladığımdan beri haftanın en az beş günü ekranda oldum. Bazı dönemlerde yedi gün bile ekrandaydım, artık sadece daha az iş yapayım, biraz da kendime vakit ayırayım diyorum.
Başar Savur ile güzel giden bir birlikteliğiniz var. Nasıl tanıştınız ve aşk nasıl başladı?
Ohoooo, burada anlatmaya başlasam sayfalar sürer... Bunu başka bir röportaja saklayalım...
Ciddi bir ilişkinin eşiğinden dönmüş biri olarak hiç korku yaşadınız mı? Kendinize güveniniz tam mı bu konuda?
Hiçbir zaman korkularım olmadı ilişkilerimde. Çünkü hepsi ve hayatımıza giren herkes bize bir şeyler ögretmek, göstermek, bazen ders almamız için olan şeyler... Acıyı, tatlıyı, hepsini dibine kadar yaşamak gerek...