Banu Kazanç
Araştırmalara bakıldığında hepsinin kesiştiği ortak nokta; balıkların özellikle gelişme çağında olan çocuklarda vücudun ihtiyacı olan besin öğelerinin zengin bir kaynağı oldukları yönündedir. Çocukların balık yeme alışkanlığının olması sağlıklı büyüme ve gelişmeyi teşvik etmenin yanında ileriki yaşlarında daha sağlıklı olmalarını sağlar, bağışıklık sistemlerinin kuvvetli olmasına yardım eder hastalıklara karşı daha dirençlidirler. Lezzetli olmasının yanı sıra balıktaki proteinler kolay sindirilebilir, emilir özellikte olduklarından ve daha az yağ içerdiklerinden çocukların kilolu olma sorunları için uygun bir tercihtir. Balık, protein açısından zengindir, büyüme-gelişme ve yeni doku yapımı için gerekli proteinin karşılandığı en temel besinlerden biridir. A ve D vitamini, selenyum, iyot ve çinko gibi minerallerle, uzun zincirli Omega-3 yağları, EPA ve DHA içerir.
Yağdan zengin balıklarda bulunan en önemli besin öğelerinden biri; Omega-3 yağlarıdır. Bu özel yağlar vücutta üretilmediğinden, onları dışarıdan, yediğimiz yiyeceklerden alırız. Somon, hamsi ve sardalya gibi balıklar, kalp sağlığı ve bebeklerin beyin gelişimine katkı sağlayan Omega-3 yağ asitleri içerir. Omega-3 yağları, beynin ve sinirlerin erken gelişiminde önemli bir rol oynarlar. Omega-3'ün aktif bir maddesi olan dokosaheksaenoik asit (DHA), normal beyin ve göz gelişimi için hayati önem taşır. Anne rahmindeyken, bebek annesinin yediği gıdalardan Omega-3 yağları alır onu izleyen dönemde anne sütü çok önemlidir. Omega-3 yağ asitlerinden EPA ve DHA sadece anne sütünde bulunur. Süt emme dönemi bittiğinde Omega-3 vücudumuzda üretilemediğinden, mutlaka dışarıdan almamız gereken yağ asitleridir. Beynin gelişmesi ve büyümenin sağlıklı olabilmesi için çocukların Omega-3 yağ almaya başlamaları gerekir. Omega-3 yağlarının hafızayı korumada ve disleksi ve DEHB (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu) gibi durumları önlemedeki ve potansiyel rolüne ilişkin çok sayıda araştırma bulunmaktadır.
Hamsi ve sardalya çiftlikte üretilmeyip denizden yakalandıklarından oldukça doğal bir seçenektir. Sardalya ve hamsi planktonların yanı sıra yumurtadan çıkan balık yavrularını yiyerek beslenir. Yakalanmadan önceki ömürlerinin en fazla 2-3 yıl olması nedeni ile çevre kirliliği sonucu sulara karışan ağır metalleri bünyelerinde taşıma riski daha düşüktür.
D vitamini kaynağı
Somon, alabalık, uskumru gibi yağlı balıklar en fazla D vitamini barındıran kaynakların başında gelirler, bu nedenle, çocukların haftada en az bir-iki kere yağdan zengin balık tüketmelerini isteriz.
Yağlı zengin balıklar (somon, alabalık, uskumru ve sardalya) içinde bulunan A vitamini sağlıklı ciltler ve gözler için gereklidir. Yine içeriğindeki D vitamini, vücutta büyüyen kemiklerin ihtiyaç duyduğu kalsiyumun emilmesi için önemlidir. Normalde cildimizi güneş ışığına maruz bıraktığımızda D vitamini alırız, ancak çocuklar çok sık dışarıda değillerse ihtiyaç duydukları tüm D vitamini depolayamazlar. Besinlerle takviye gerekir. Balığın yanında bol yeşillikli limonlu salata yemelisiniz. Bu balığın içeriğindeki demir, çinko ve fosforun emilmesini sağlar. Bu nedenle balığı C vitamini içeren besinler ve yeşil sebzelerle birlikte tüketmelisiniz.
Son araştırmalar, çocukların cıvaya yetişkinlerden daha duyarlı olduğunu gösteriyor. Ancak sakın bunu yanlış değerlendirmemelisiniz; bu, çocukların hiç balık yememesi anlamını taşımıyor. Cıva içeriği, tatlı su ve okyanus balıkları ve kabuklu deniz hayvanları türleri arasında oldukça değişkendir. Büyük balıkların aksine, sardalya ve hamsilerde cıva oranı daha düşük olduğundan çocuklar ve hamilelere güvenle yedirebilirsiniz. Balıktan istenilen faydanın sağlanabilmesi için pişirilmesine de dikkat etmek gerekir. Balığı ızgarada, buğlama yaparak ya da fırında pişirin. Yağda kızartıldığı zaman kolesterol ve yağ oranı artıyor; avantajını kaybediyor. Balık, zehirleme riski olan bir besindir ve saklama koşullarına dikkat etmek gerekir.