Röportaj : Bade ÇAKAR
Fotoğraflar : Betül YAZICIOĞLU
Ukraynalı genç iş kadını Iana Pizhurina, üç yıl önce gelerek kadınların kendilerini kraliçe gibi hissedebilecekleri Iana Beauty Lounge'ları açarak, güzellik sektörüne başarılı bir giriş yapmıştı. Bu başarısını hala devam ettiren, Iana Pizhurina, farklı bir alanda da kendisini göstermeye karar vererek, güzellik algısını kreatiflikle bir araya getirdi ve 'Raiana Mücevher'i yarattı. 25 yaşında başarılı bir iş kadını olarak iş hayatını konuşmak için bir araya geldiğimiz Pizhurina, yeni koleksiyonlarını ve tasarım kodlarını bizimle paylaştı.
Sizinle 3 yıl önce Iana Beauty Lounge için bir araya gelmiştik. Şimdi ise yeni bir mücevher markası yarattınız; Raiana... güzellik sektöründen mücevher tasarımına geçiş nasıl oldu?
Her zaman estetik görünenle ve dizaynla ilgiliydim. Takı tasarımından mezun olduktan sonra da neden denemeyeyim diyerek, kendi mücevher koleksiyonumda güzel parçalarımı hazırladım. Bundan önce İstanbul'da Etiler ve ardında Nişantaşı'nda açtığım Iana Beauty Lounge'ı diğer güzellik merkezlerinden çok daha farklı ve daha kaliteli bir hizmet vermek için açtım. Aynı yapılanmayı mücevher sektörüne de taşımaya karar verdim. Hiçbir yerde görmediğim sadece Raiana Mücevher'e özel parçalar üretmeye karar verdim ve bu fikirle koleksiyonlarımı hazırlamaya başladım.
Güzellik merkeziniz de hızlı bir şekilde ilerliyor. İki işi bir arada götürmek zor olmuyor mu?
Yorulmuyorum, iş konusunda oldukça hırslı ve tutkulu biriyimdir. Farklı sektörlerde kendimi göstermeyi ve farklı işleri denemeyi ve bu yönde kendimi geliştirmeyi seviyorum. İşlerimle ilgilenmek, benim ruh halimi daha pozitif ve enerjimi daha yüksek tutmamı sağlıyor. Çalışmak, zamanımı en efektif şekilde kullanabildiğim vazgeçemediğim bir tutku haline geldi.
Belli ki kreatif tarafınız oldukça güçlü. Bir şeyler dizayn etme tutkusu çocukluktan mı geliyor?
Evet, çocukluğumda durmadan çizimler yapardım, şiirler yazardım. Yaratıcı tarafım çocukluğumda hayli kuvvetliydi. Kesinlikle kreatif yönlerimin çocukluk dönemimde kendini göstermeye başladığını söyleyebilirim.
Biraz koleksiyonunuzdan bahsedelim. Ne tarz tasarımlar var?
3 farklı koleksiyonumuz var. İlkini günlük kullanıma uygun ve modern stilde dizayn ettim. İkinci koleksiyonum ise, gece kullanıma daha uygun ve klasik tarzda parçalar içeriyor. 3. koleksiyonum ise yine gece kullanımına uygun aquamarin garnet ve turmalin gibi doğal taşlar ve pırlantalar ile dizayn ettiğim kolleksiyonum.
Tasarımlarınızı yaratırken, nelerden etkileniyorsunuz? İlhamınız nerden geliyor?
Her zaman güzel şeylerden ilham almışımdır, bu bir elbise, yahut bir bina, resim veya harika bir insan olabilir. Bazen sadece içimden bir şeyler üretmek istediğimi hissettiğimde de aynı şekilde yaratıcı olabiliyorum. Oturup sadece üretmek isteyebiliyorum. Üzerinde çalışmaya başladığınızda yaratıcı fikirler kendiliğinden gelmeye başlıyor.
Size göre, tasarımlarınızı taşıyacak kadın nasıl biri?
Yüksek özgüveni olan, ama aynı zamanda da hassas ve romantik kadınlara mücevherlerimizin daha uygun olacağını düşünüyorum. Bu kadın başarılı bir iş kadını, bir anne veya eş de olabilir.
Mücevherin sizin stilinizde yeri nedir?
Mücevher benim günlük hayatımın vazgeçilmez bir parçası... Kendimi küpe veya yüzük, bir şey takmadan dışarıda düşünemiyorum. Her zaman stilimi güzel mücevherle tamamlarım, sadece kendi koleksiyonumdan da değil... Diğer markaların parçalarını da gerçekten beni etkilediyse ve beğendiysem severek kullanıyorum.
25 yaşında başarılı bir iş kadınısınız. İş hayatında ayakta kalmak hem de bu kadar genç yaşta çok da kolay değildir. Adımlarınızı atmadan önce nelere dikkat ediyorsunuz?
Aslına bakarsak iş hayatında öncelikli olarak sadece hedefleri görüyorum. Muhalafetleri ve problemleri değil.
Gelecek planlarınız arasında neler var?
Tabii ki mücevherat konusunda birçok planım var ve bunun yanı sıra çok yakında henüz sır olarak saklamayı tercih ettiğim bir projem daha var.