RÖPORTAJ: BADE ÇAKAR bade.cakar@sabah.com.tr
FOTOĞRAFLAR: ŞEREF YILMAZ
Yarattığı tasarımlarla dikkat çeken Burcu Küçükel, markası ILA The Brand ile kadınlara içinde hem rahat hem zarif hissedeceği bir stil sunuyor. "Trendlerin önemli olduğunu düşünüyorum tabii ki ama sizi ele geçirmediği sürece!" diyen ve tasarımlarında bu özgünlüğü görebildiğiniz Küçükel ile bir araya gelerek markalaşma sürecini, tasarımlarının arkasındaki hikayeyi ve gelecek planlarını konuştuk.
ILA the brand, 2017 yılında hayata geçti ama sizin bundan önce 8 yıllık bir moda sektörü tecrübeniz var. Kendi markanızı kurma hayalini nasıl gerçeğe çevirdiniz?
Inditex iş görüşmemden bir anıyı paylaşacağım sizinle. Soru; kendinizi dergi kapağında nasıl görüyorsunuz? En iyi firmalardan birinin CEO'su olarak mı yoksa kendi markanızın sahibi mi? Cevap benim için en başından beri kendi markamdı. Sanırım en zoru ilk adımı atmak, o cesaret anı. Ondan sonra, arkası geliyor. Tabii ki bu süreçteki her türlü öğrendiğiniz bilgi ve pozitif destek size güç veriyor.
Uluslararası ilişkiler eğitiminiz olsa da tasarım hep hayatınızın içindeymiş. Anneanneniz kendi kıyafetlerini dikermiş, siz de öyle... Aileden gelen bir yetenek mi tasarım sizce?
Tasarımı tek bir şeye bağlamak yanlış olur. Aileden gelen yetenek aslında sizin potansiyeliniz, onu açığa çıkarmak için ise çok çalışmak ve tüm ilginizi onun üzerinde yoğunlaştırmak gerekiyor bence. Tabii ki sürekli ailenizden bunu görüyor olmak bir itici güç oluyor. Çoğu zaman insan yeteneğinin farkına bile varmıyor. Ben şanşlıyım ki bunu keşfettim ve çok sevdiğim bir işi yapıyorum.
ILA the Brand, nasıl bir tasarım çizgisi sunuyor kadınlara?
Tasarım çizgimizi; kadınların hem şık hem rahat hissedebileceği; çarpıcı detayları barındıran, maskülen aynı zamanda da feminen olabilen ürünler üzerine kuruyoruz.
Tasarımlarınızda dikkat ettiğiniz öğeler, özellikler neler?
Kesinlikle kaliteli kumaş ve kaliteli işçiliğe sahip, trendlerden uzak kalmayan, dolabınızda gördüğünüzde sizi mutlu eden parçalar tasarlamaya özen gösteriyoruz. Trendleri takip ediyoruz ama zamansız parçaların önemi de asla atlamıyoruz. Bunun yanında ILA kadını tabii ki kendi tarzını, duruşunu ve karakterini giydiği ürüne katıyor.
Size en çok neler ilham veriyor?
Belki çok klişe gelecek ama gerçekten etrafımdaki her şey... Her gün ilham aldığınız şey değişebiliyor çünkü. Sanırım şu sıra en fazla ise seyahatlerimde gördüğüm ve tecrübe ettiğim şeyler, yeni tanıdığım insanlar bana ilham veriyor.
Hayatta sizi neler motive eder?
Başarı, başarısızlık ve her zaman annem.
Moda dünyasından her gün değişen trendlerle karşı karşıyayız. Sizin yaratım aşamanızda trendler ne kadar önemli?
Trendlerin önemli olduğunu düşünüyorum tabii ki ama sizi ele geçirmediği sürece! Trendi markanıza ne dozda uyguladığınız çok önemli. Bu da sizin marka DNA'nız ile ilgili. Trendleri sevdiğim kadar zamansızlığı da seviyorum açıkcası.
Türkiye'de tasarım markaları oldukça önem kazanmaya başladı. Tasarımcıların sayısı gün geçtikçe artıyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Tabii ki çok gurur duyuyorum ve destekliyorum. Pazar, günden güne büyüyor. Kendi ülkenizden olan markaları beğenmek, giymek ve onları daha sonrasında yurtdışında görmek büyük keyif. Markalar arasındaki sinerjinin gittikçe arttığını düşünüyorum.
Bu ilgiyi markanızı kurarken bu kadar kısa sürede göreceğinizi bekliyor muydunuz?
Her markanın kendine ait bir müşteri potansiyeli olduğunu düşüyorum. Her marka kendi DNA'sına, kendi fiyat politikası ve işleyişine sahip. Asıl önemli olan sizin hedeflediğiniz kitleye nasıl ve ne şekilde ulaşmak istediğiniz. O kitleyi tanımak ve değerlendirmek, sonrasında talep ve ihtiyaçları karşılamak büyük önem taşıyor. Bunun yanında kaliteli kumaşlar ve iyi işçilik ise devamlılığı sağlıyor. Her geçen gün bunlar için daha çok çalışıyorum diyebilirim. Kazandığınız ilgiyi devam ettirebilmek de ayrı bir zorlu süreç çünkü..
Bu sezon yarattığınız koleksiyonda neler dikkat çekiyor?
Bu sezon en fazla dikkat ceken öğeler; tüy, renkler, rahat/şık feminen detaylı elbiseler ve gece-gündüz rahatça kombin yapabileceğiniz zamansız üstler.
Hazır giyim koleksiyonlarınızın dışında kişiye özel tasarımlar da yapıyorsunuz. Birisi için özel bir şey yaratmak nasıl bir his?
Çoğu kişinin bana sorduğu bir soru var, ikisi birden zor olmuyor mu? İnanın bazen çok zor oluyor ama karsınızdaki özel kişi için hayal ettiğiniz şeyin ortaya çıkışı, beğenilmesi ve müşterinin mutluluğu her türlü zorluğu size unutturuyor ve büyük keyif veriyor.
Gelecek için planlarınız neler?
Marka sürecinin gelişimi bazen planladığınızdan daha geç bazen ise daha çabuk oluyor. Bence her zaman gerekli olan inanarak, severek ve sabırla işini yapmak. Benim gelecek planlarım arasında ilk sırada gelen ise yurtdışına açılmak ve oradaki müşteri potansiyelini deneyimlemek.