ŞERİF ERCAN serif.ercan@sabah.com.tr
Türkiye'nin en değerli tarihi hazinelerinden biri olan Trabzon'daki Sümela Manastırı'nın restore edilen ikinci bölümü de açıldı. Manastırdaki çalışmaların birinci etabı, 29 Mayıs 2019'da tamamlanmıştı. Açılışta bir konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, ikinci etabın açılmasıyla çalışmaların yüzde 65'inin tamamlandığını ve manastırın geri kalanının da 1 Temmuz 2021'de ziyarete açılacağını söyledi. Şimdi size biraz Sümela Manastırı'nı anlatayım. Trabzon'un Maçka İlçesi'nin Altındere Köyü sınırları içinde, Altındere Vadisi'ne hakim Karadağ'ın eteklerinde sarp bir kayalık üzerine kurulmuş olan Sümela Manastırı, halk arasında 'Meryem Ana' adı ile anılıyor. Manastır, vadiden yaklaşık 300 metre yükseklikte yer alıyor. Rivayete göre Bizans İmparatoru I.Theodosius zamanında (375-395) Atina'dan gelen Barnabas ve Sophranios isimli iki rahip tarafından kurulmuş olan manastır, şimdiki durumuyla varlığını 13'üncü yüzyıldan itibaren sürdürdüğü biliniyor. 1204 tarihinde kurulan Trabzon Komnenosları Prensliği'nden III. Alexios (1349-1390) zamanında manastırın önemi artmış.
18. yüzyılda birçok bölümü yenilenmiş, bazı duvarlar fresklerle süslenmiş. 19. yüzyılda büyük binaların ilave edilmesiyle manastır muhteşem bir görünüm kazanmış. Sümela Manastırı'nın başlıca bölümleri; ana kaya kilisesi, birkaç şapel, mutfak, öğrenci odaları, misafirhane, kütüphane ile kutsal ayazmadan oluşuyor. Manastırın girişinde su getirdiği anlaşılan büyük su kemeri yamaca yaslanmış durumda. Dar uzun bir merdivenle manastırın ana girişine ulaşılıyor. Giriş kapısının yanında muhafız odaları bulunuyor. Buradan bir merdivenle iç avluya iniliyor. Solda, mağaranın önünde çeşitli manastır binaları bulunuyor. Sağ tarafta kütüphane yer alıyor. Yine sağda yamacın ön yüzünü kaplayan büyük balkonlu bölüm keşiş odaları ve misafir odaları olarak kullanılmış. Avlunun etrafındaki binalarda, odalardaki dolapları, hücreleri, ocakları ile Türk sanatının etkileri de görülmekte. Manastırın ana ünitesini meydana getiren kaya kilisesinin ve ona bitişik şapelin iç ve dış duvarları fresklerle donatılmış. Fresklerde işlenen başlıca konular İncil'den alınmış sahneler, Hz. İsa ve Meryem Ana'nın hayatı ile ilgili tasvirlerden oluşuyor.