Baskların yemeğe karşı olan tutkusu yadsınamaz bir gerçek. Dünya çapında Michelin yıldızlı lokantaları ve şeflerinden sokak aralarındaki damakları çatlatan minicik mekanlara kadar gerçek bir gastronomik mozaik bu topraklar… Bilbao İspanya'nın kuzeyinde endüstriyel bir şehir. Süper sempatik diyemem ama çok kasvetli olduğunu da asla kabul etmem. Ulaşım da gayet kolay. THY ile 3.5 saatlik bir uçuşla Bask ülkesine varıyorsunuz. Havalimanından şehir merkezi de uzak değil, yaklaşık yarım saat sürer, sürmez… Bilbao'da birçok şehir oteli var. Bütçenize göre seçim yapmak zor değil. Kalacak yerlerden çok görecek, yemek yenilecek yerler neresi derseniz buyrun notlarıma…
NERELERİ GEZMELİ, NERELERDE YEMELİ?
Bilbao'nun en önemli noktalarından birisi Guggenheim Müzesi. Çağdaş sanat eserlerinin yer aldığı müze, dış görüntüsüyle de büyülüyor. Kireçtaşı, cam ve titanyumdan yapılmış plakalardan kaplı binalar muhteşem bir görüntü ortaya çıkartıyor.
Moyua Meydanı ve çevresi alışveriş için oldukça ideal bir bölge. Semtin takımı Athletic Bilbao Baskların gururu. Pastanelerde bile Athletic Bilbao mini pastalarından bulabilirsiniz.
Ben size Casco Viejo'daki (Eski kent) Las Sietes Calles'i tercih etmenizi öneririm. Trafiğe kapalı birbirini kesen caddelerde hayat akıyor. Bana kalırsa bu tip şehirlerdeki eski yerleşimler, oranın havasını iyi yansıtıyor. Daha hip bir bölgede takılayım diyorsanız La Vieja'yı öneririm. Casco Viejo ile La Vieja'yı karıştırmayın. La Vieja nehir boyunca olan bölge. El Perro Chico (Calle de Arechaga), Casa Rufo, Rio-oja, Bar Guri Toki, Berton Sasibil, El Globo, Los Candilles, Gatz, Casa Victor Montes de buralarda önereceğim güzel adresler. Buralarda meşe palamudu ile beslenmiş Jamon iberico çok meşhur ve her yemeğin ilk başlangıcı gibi servis ettirebiliyorsunuz. Calle Arenal Areatza'da bulunan Arrese Pastanesi de tipik Bilbao tatlılarının tadına varabileceğiniz bir adres. Gitmişken bizim lokmaya alternative Bunuelos'ların bir tadına bakın. Bilbao'da illa ki bir Michelin yıldızlı lokantada yemeliyim derseniz Guggenheim'in yanındaki Nerua'yı öneririm. Sahibi ve şefi Josean gerçek bir Türk dostudur. Buralarda herkes ayaküstü atıştırmalıklar peşinde. Siz de ayaküstü, bir bar kenarına tüneyerek yemeye hazır olun ama burada yediklerinize sakın Tapas demeyin çok bozuluyorlar çünkü gerek Bilbao'da gerek San Sebastian'daki atıştırmalıkların adı Pintxo… Pintxo aslında Bask kökenli bir kelime. Türediği esas fiil 'pinchar' ise delmek, tutturmak manasından geliyor. Yani kürdana ya da ekmeğin üzerine tutturulan lezzetler manasında. Ancak Bask mutfağı geliştikce sınırları ekmek ve kürdanı aşmış durumda. Siz siz olun buralarda sakın Tapas demeyin, çok kızıyorlar çünkü burada yedikleriniz pintxo, asla tapas değil. Buna dikkat etmelisiniz.
SAN SEBASTIAN
San Sebastian, Bilbao'dan çok daha farklı bir bölge. Bilbao'dan arabayla yaklaşık 100 km mesafede. Farklı derken bana kalırsa epey farklı çünkü San Sebastian'da yürürken yolda elinde sörf tahtasıyla gezen yüzlerce genç görebilir, kendinizi sanki bir Güney Akdeniz kasabasındaymış gibi hissedebilirsiniz. Takdir edersiniz ki denize yakın olan oteller çok pahalı ancak içerilerde kalan oteller de süper ucuz sayılmaz. Ben Astoria 7 adlı otelde kalmıştım. Bilbao Film Festivali sebebiyle gelen dünyaca ünlü yıldızlarıın kaldığı bir otel burası. Hatta belki siz de favori aktör ya da aktrisinizin kaldığı odada kalabilirsiniz.
SAN SEBASTIAN'DA NERELERİ GEZMELİ, NERELERDE YEMELİ?
Monte Igueldo tepesine füniküler ile çıkıp bütün bölgeyi bir görün. Burası epeyce turistik olsa da manzara güzel.
Sahil şeridindeki yürüyüş yaparak plajların tadını çıkartın, hava bozuksa hemen koyun girişindeki Santa Clara adasına giden balıkçı teknelerine makul bir bahşiş vererek gitmeniz işten değil.
Az evvel bahsettiğim Pintxo kültürünün başkentindesiniz. Burada yemek olayı pintxos, yani ayaküstü yenen, genelde ekmek üzeri servis edilen farklı farklı lezzetlerden oluşan yemekler ve mekanlar. Neredeyse bütün mekanlar bu konsept üzerine kurulu. Klasik pintxoslar olduğu kadar sıradışı lezzetleri deneyenler de fazlasıyla mevcut.
Buralara gelip Michelin yıldızlı bir lokantada yiyemedim diye üzülmeyin, sokaklarda yediğiniz o lezzetler Michelin yıldızlı lokantalardan yediğinizden aşağı kalır değil.
Size bu sokak lezzetlerini tadımlayabileceğiniz birkaç adres önereceğim. Unutmayın burası İspanya, 14.00-17.00 arası hemen hemen her yer kapalı… Neresi açık derseniz? Deniz hep sizin derim…
Txondorra, Fermin Calbeton, 7: Klasik Pintxos'ların adresi.
Bar Nestor, Calle Pescaderia, 11: Herkes tortillası için gidiyor, tortillayı önceden bizzat gidip ayırtmazsanız açılır açılmaz bitiyor ama bana sorarsanz etleri tortillasından da güzel.
La Mejilloneria, Calle del Puerto, 15: Harika midyeler yemek için burası güzeldir.
Mil Catas, Calle Zabaleta, 55: Kaz ciğeri ve kalamarı meşhur.
Bordo Berri, Calle Fermin Cabelton,
12: Burada 3 sefer yedim, 3 seferde de en suratsız ekip buradaydı. Dördüncüde gider miyim? Vallahi yine giderim, küçücük dükkan
ama muhteşem lezzetleri var.
Narrika, Calle Narrika Kalea, 16: İstiridye mantarları için iyi alternatif.
Bar Goiz Argi, Calle Fermin Calbeton, 4: Txipiron adındaki mini kalamarlar, dünyada her yerde rastlanabilen türden değil, tadı damağınızda kalacak.
Aitor Lasa Burası pintxos bar değil bir şarküteri. Jamon iberico, mantar çeşitleri ve buraların özellikli peyniri İdiazabal peyniri alışverişi için öneririm.
İlla Michelin yıldızlı bir deneyim yaşayayım diyorsanız Arzak, Kokotxa, Mirador, Akelarre buraların Michelin yıldıızlı imza lokantaları…
