Röportaj: Gülçin İşler Fırat, Fotoğraflar: Cengiz Dikbaş
İki genç kadın, çocukluktan gelen aile bağlarını iş arkadaşlığına dönüştürerek Nisan 2017'de Tullia Jewels markasını hayata geçirdi. Kısa sürede özgün, minimal ve modern mücevherleriyle dikkat çeken markanın tasarımcıları Aylin Kan ve Hande Yılmaz ile Bebek'teki showroom'larında bir araya geldik. Hem markanın yola çıkış hikayesini hem de gelecek planlarını konuştuğumuz tasarımcıların markaları için 2019 yılı hedefleri arasında yurtdışına açılmak var.
Öncelikle marka kurma hikayenizi dinleyelim.
Hande Yılmaz: Çocukluğumdan bu yana takılarla hep ilgilenirdim. Takıların hep ayrı bir yeri olmuştur bende, dünyadaki mücevher trendlerini yakından takip ederim. Hayatım boyunca mutlaka pırlantanın da içinde olacağı bir iş hayal ettim. Aylin'le mücevhere olan ilgimiz ortaktı. Bu tutkumuzu modern çizgiler ve değerli taşların büyüsüyle birleştirerek yola çıktık. Markamız Tullia'yı 2017 yılının Nisan ayında kurduk.
Birlikte iş kurmak hayaliniz miydi?
Hande Y: Aslında ben burada olmamı Aylin'e borçluyum. Yaklaşık 5 sene evvel mücevhere ve tasarıma olan sevdamı bildiğinden bana "haydi" diyen kendisiydi. İyi ki de demiş. En büyük şükürlerimden birisi Tullia'dır. İşim iş gibi gelmiyor bana, sanırım sırrı burada, işimi gerçekten tutkuyla yapıyorum. Atölyem kendimi en huzurlu hissettiğim yer.
Aylin Kan: Mücevherin büyülü dünyasında çok mutlu olduğumuzu fark ettiğimizde, bunu bir girişime dönüştürmeye karar verdik. Ailelerimizde bir kuyumculuk geçmişi yok aslında. Tasarım bizim için bir tutku. Tasarımlarımızın çizimlerinden ürünün müşterilerimize sunulmasına kadar üretimin her aşamasına dahil oluyoruz.
Adına nasıl karar verdiniz? Adı neden Tullia?
Aylin K: İsim konusunda çok kararsızdık. Tullia ismi çok sevdiğimiz arkadaşımız Hediye Güral tarafından bize önerildiğinde çok sevdik. Tullia, Hititçe'de 'yaşam kaynağı' anlamına geliyor. Hem kulağa hoş geliyor, hem de anlamı çok derin ve sonsuz. En önemli yaşam kaynağımız ve sonsuz enerji yayan güneşten esinleniyoruz. Kadını da parlayan ve eşsiz olan güneş ile bağdaştırıyoruz.
Mücevher sizin için ne ifade ediyor?
Hande Y: Mücevher kadının ışıltısıdır, dişiliğinin simgesidir. Pırlanta ise berraklığı ile benim için her zaman saflığı temsil ediyor. Kadın ve pırlanta bence birbiriyle birebir örtüşüyor. İkisi de kıymetli, temiz, saf, tek ve sade, ama ışıl ışıl...
Aylin K: Bence mücevher bir kadının stilinin en önemli tamamlayıcısıdır. Ben de Hande gibi pırlantayı çok seviyorum. Her kadının ışıltısı olduğunu düşünüyorum. Pırlanta her kadın gibi kıymetli ve özeldir. Çünkü her pırlanta tektir biliyorsunuz. Eşsizlik hissini de pırlantanın ışıltısında buluyoruz sanıyorum.
Tullia tasarımlarını 3 kelimeyle özetleseniz ne olurdu?
Hande Y: Minimal, özgün ve modern kelimeleri bizi tam olarak ifade ediyor bence. En önemli özelliğimiz ise günün her saati kullanılabilen, zamansız takılar üretiyor olmamız.
Koleksiyonda neler var, kullanılan malzemeler nelerden oluşuyor?
Aylin K: Tek bir parçayla bile dikkati üzerinize çekebileceğiniz, modern formlarda ürünler tasarlıyoruz. Bu bir harfli kolye ya da serçe parmağı yüzüğü olabilir. Ama mutlaka "ben buradayım" diyecektir. Yaptığımız takılarda ışıltı ve parıltıyı çok seviyoruz. Beyaz, sarı ve pembe altın kullanıyoruz. Safir, zümrüt, yakut ve kahverengi pırlanta en çok kullandığımız taşlardan bazıları. Pırlanta ise olmazsa olmazımız diyebilirim. Tasarımlarımızda trendleri aşan bir zamansızlık var. Kadınların mücevher koleksiyonlarında yer alacak, modası geçmeyen tarzda takılar üretiyoruz. Ayrıca koleksiyonlarımız farklı kullanımlara açık. Bu da en önemli özelliklerimizden biri. Ürünlerimizle değişik kombinasyonlar yaratabiliyoruz. Örneğin bir küpe birkaç farklı küpeye dönüşebiliyor.
En trendi ve beğenilen tasarımlarınız hangileri?
Hande Y: İlk bakışta "bu muhakkak Tullia'nın tasarımıdır" dedirten parçalarımız var; mesela Puzzle Initials yüzüklerimiz çok popüler. Parmakta yan duran harfler... En son koleksiyonumuz Charms da çok sevildi. Beklentimizin üstünde bir geri dönüş aldık ve özellikle gençler tarafından çok sevildi.
Markanız için planladığınız gelecek hedefleriniz neler?
Hande Y: Tullia'yı Türkiye'den dünyaya açılan bir markaya dönüştürebilmek en büyük hedefimiz tabii ki. Türk tasarımları yurtdışında oldukça ilgi görüyor. Azmin sonu zaferdir, buna çok inanıyorum. Her şey bir hayalle başladı ve hedeflerimizin birçoğu gerçekleşti. Dilerim yakın gelecekte de dünya çapındaki başarılarımız hakkında sohbet ederiz.
Aylin K: Bazı sosyal sorumluluk projelerimiz var. İş hayatını yardımlaşma ile harmanlamanın çok daha bereket getirdiğine inanıyoruz. Keyifli ve sanatla iç içe olacak bir şeyler planlıyoruz. Dünyanın önemli tasarım başkentlerinde olmak hedeflerimiz arasında.
Şu an markanızın kat ettiği yolu nasıl tanımlıyorsunuz?
Aylin K: Hayal ettik, tasarladık ve ürettik... İnsanların beğenisine sunduğumuzda da çok güzel yorumlar aldık. Bu yorumlar bize büyük bir motivasyon oldu ve bizi daha iyisini yapmaya sevk etti. Bir sene gibi bir sürede showroom'umuzda müşterilerimizi ağırlamaya başladık.
Hande Y: Biz aslında yeni bir markayız. Ve şu an bulunduğumuz yeri seviyorum. Sağlam ve emin adımlarla ilerlediğimizi düşünüyorum.
Nasıl bir iş bölümü var aranızda?
Aylin K: İkimiz de işin mutfağında olmayı çok seviyoruz. Tasarım, yaratmak zaten ikimizi de en çok tatmin eden şey. Kapalıçarşı ruhunu da çok seviyoruz. Atölyemiz orada. Oraya gitmek, tasarımlarımızla birebir ilgilenmek ve yeni şeyler keşfetmek bizim için büyük keyif. Yakın çevremizin yanı sıra, Tullia sayesinde yeni arkadaşlıklar da kazandık.
Hande Y: Tasarımlarımızı tamamen birlikte yapıyoruz. Bir ürünün çizimine Aylin başlıyor ben bitiriyorum veya tam tersi oluyor. İş bölümlerimizde var tabii ki. Şükürler olsun ki benim yapmaktan pek hoşlanmadığım şeyleri Aylin harika beceriyor. Listeler, dosyalar, planlamalar tam Aylin'in işidir. Ben de daha sosyal ve ofis dışı işlerde iyiyimdir. "Sosyal kelebeğim" der bana Aylin (gülüyor). Hakkını da veriyorum galiba. Örneğin o daha tutucudur, ben daha rahat. O benim üçüncü kolum, bacağım gibi.
2019 mücevher, takı dünyasında neler trendi?
Aylin K: 2019'da genel olarak minimalist ve sürrealist bir tasarım anlayışı ön planda olacak. Modanın her alanında olduğu gibi takılarda da farklı geometrik formlar ve şekiller oldukça trend olacak. Birbirleriyle kombinlenebilen üst üste takılan takılar göreceğiz.
2019 yılı planlarınız, hedefleriniz neler?
Hande Y: 2019'da İngiltere ve Amerika'da bazı projelerimiz var. Onları hayata geçirmek üzere çalışıyoruz.
Aylin K: 2019'da hedefimiz yurtdışına açılıp Tullia'yı dünya markası yapmak. Şu an internet sitemiz üzerinden yurtdışına satış yapabiliyoruz. Ancak çok daha geniş kitlelere ulaşmayı, Tullia'yı dünyaya tanıtmayı hedefliyoruz.