Şerif ERCAN
Ukrayna'nın en önemli ticaret limanı ve üçüncü büyük şehri olan Odessa, uzun yıllar Osmanlı egemenliğinde kaldı. 1800'lerde Batı ile Rusya arasındaki en büyük ticaret merkezi olan şehir, 1894 yılında, Rus İmparatorluğu'nun Moskova, St. Petersburg ve Varşova'dan sonra dördüncü büyük şehri haline geldi. 2. Dünya Savaşı'nda işgal edilen şehir, adeta tekrar imar edildi. Ticaretin beraberinde getirdiği ekonomik güçle Odessa sanat ve kültür alanında özellikle Sovyet döneminde önem kazandı. 1 milyonun üzerindeki nüfusu olan şehir, Karadeniz kıyılarındaki doğal plajları, otelleri ve sağlık merkezleri ile birçok turist çekiyor. Kestane ve ıhlamur ağaçları ile bezenmiş caddelerindeki kafe ve diskoları, yaz aylarında Odessa'yı Avrupa'nın en renkli eğlence merkezi haline getiriyor. Uzun bir tarihe sahip olan Odessa; Yunanlar, Türkler ve Ruslar tarafından yönetildiği için hepsinden izler taşıyor. Muhteşem binalar, tarihi abideler, karakteristik evler ve büyük ılıcalar, Odessa'nın en önemli turizm hazineleri arasında sayılıyor. Deribasovskaya Caddesi ve Arkadya bölgesi yaz aylarındaki turistik çekim merkezlerinin başında geliyor. Odessa Operası, Sanat Müzesi, Potemkin Merdivenleri ve Puşkin Müzesi ise başlıca görülmeye değer yerler arasında. Potemkin Merdivenleri, Sergey Eisenstein'in klasik filmi 'Potemkin Zırhlısı' ile ünlü. Tolstoy Sarayı ve Catherine Plazası, Potemkin'in sıra dışı yapıları arasında bulunuyor. Düğün Sarayı, Derebasovskaya Caddesi, Ukrayna Ulusal Bankası ve Ana Sinagog da diğer görülmeye değer yerler arasında sıralanabilir. Odessa'nın gece hayatı da çok ünlü. Eğlenceli gecelerin yaşandığı şehrin kaliteli disko, bar ve kulüplerinde eğlence sabaha kadar sürüyor. Odessa'da plaj keyfini de yaşayabiliyorsunuz. Odessa'nın doğusundaki kıyı şeridi plajlarla dolu. En popüler plajlar ise; Lanzheron, Otrada, Dolphin, Chkalovski, Arcadia ve Malibu...