Aslıhan Koruyan Sabancı ''En büyük misyonum sağlıklı yaşam bilincini yaymak''

Şimdilerde yazdığı yepyeni kitabını okuyucu ile buluşturmanın mutluluğunu yaşayan Aslıhan Koruyan Sabancı ile yeni heyecanlarını paylaştığımız bir çekimde buluştuk.

Aslıhan Koruyan Sabancı ''En büyük misyonum sağlıklı yaşam bilincini yaymak''

RÖPORTAJ İREM ORHAN
FOTOGRAF LARA SAYILGAN
MODA EDITÖRÜ SENA ERDEMİR
SAÇ MUTLU AHMET SINAN
MAKYAJ GAMZE TEKİN
MEKAN İÇİN FAIRMONT QUASAR İSTANBUL'A TESEKKÜR EDERİZ

Sürekli kendini yenilemek peşinde koşan, değişimi seven, kendisinden beklenenin aksine, hayatta her işin üstesinden kendi gelmeyi seçmiş biri Aslıhan Koruyan Sabancı. Röportajımız esnasındaki; "Her işimi kendim yaparım, bu özelliğim herhalde dışarıdan pek belli olmuyor ki, beni sonradan tanıyanlar bu konuda hep şaşırmışlardır. Örneğin, kitaplarımın hem yazarı, hem çevirmeni, hem editörü hem yemek stilisti hem de fotoğrafçısıyım. Aynı zamanda şu anda kendi web sitemi tasarlıyorum" şeklindeki sözleri de bu söylediklerini doğruluyor. Son yıllarda sağlıklı yaşam konularına getirdiği yaklaşımlar ve yazdığı kitaplar ile dikkatleri üzerine toplayan Sabancı, Demir Sabancı ile olan istikrarlı evliliği ve korunaklı özel hayatı ile de takdir topluyor. Kendisinin sağlıklı yaşama ve beslenmeye olan ilgisi ise çocukluğuna dayanıyor. Kendisi hakkında bunlardan çok daha fazlasını merak ettiğimiz için fotoğraf çekimimizin ardından uzun bir sohbet gerçekleştirdik. Yeni kitaplarının heyecanını da paylaşayan Aslıhan Koruyan Sabancı, kariyeri, yeni kitapları, evliliği ve anneliği üzerine sorularımızı yanıtladı.

Şimdilerde hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz? Nasıl gidiyor her şey?
Pandemi nedeniyle aslında hepimiz yepyeni bir düzen içerisindeyiz. Pandemide yaşadığımız sokağa çıkma yasakları boyunca hep istediğim ancak günlük koşuşturmalarımdan vakit bulamadığım hobilerime, Cornell Üniversitesi ve Harvard Tıp Fakültesi'nden aldığım eğitimlerime, kitaplarıma ve çalışmalarıma daha çok zaman ayırma fırsatım oldu. Bu dönemde 'Glütensİz ve Şekersİz Gurme Lezzetler Tatlılar ve Tuzlular' ve 'Doğanın Terapötik Reçeteleri' adında iki kitabımı İngilizce ve Türkçe olarak iki dilde hayata geçirdim. Yoğun bir çalışma temposu içerisindeyim, artık basım aşamasında olan kitaplarım için büyük heyecan duyuyorum.

Yeni kitabınızı okuyucu ile buluşturmanın heyecanı içindesiniz. Nasıl gelişti kitabın oluşum süreci?
Son dönemlerde tabii biraz da içinden geçtiğimiz pandemi süreci sebebiyle sağlıklı beslenmenin, bol antioksidan tüketmenin, şekerden uzak durmanın, doğal yaşamanın, spor yapmanın, stresten uzaklaşmanın önemini hepimiz yaşayarak gördük. Pandemi döneminde ayrıca sağlıklı tatlılara ve atıştırmalıklara büyük bir ihtiyaç ve talep olduğunu da fark ettim. Çevremdeki dostlarım bana "Acaba çocuğuma sağlıklı ne tür atıştırmalıklar yapabilirim" diye soruyorlardı. Pandemi döneminde evde kalan pek çok yakınımız ve arkadaşımız sokağa çıkma yasakları sırasında evde oturulan dönemlerde fazlasıyla sıkıldıklarından, endişe duyduklarından bu nedenle fazlasıyla yemek yediklerinden bahsediyorlardı. Bu da benim daha önce başladığım kitap çalışmalarımı daha da hızlandırmama sebep oldu. Yine pandemi döneminde gıdaların ve besin ögelerinin sağlığımıza olan faydalarını anlatan 'Doğanın Terapötik Reçeteleri' kitabımı da yazmaya başladım. Bitkilerin, sebze ve meyvelerin mucizelerini anlatmayı ve sağlıksız besinlerden yeni nesilleri uzaklaştırarak bilinçlendirmeyi bu dönemde ilke edindim.

Bu kitaplarla aslında neyi hedefliyorsunuz?
Kitaplarımı bütün okuyucularıma şifa ve mutluluk getirmesini umut ederek hayata geçirdim. Amacım, sağlık konusuna bütüncül bir yaklaşım ile yaklaşmak, sağlıklı beslenmenin yanı sıra ruh ve beden sağlığımıza da odaklanmak, sağlıklı beslenme bilincini yediden yetmiş yediye yaymak, reçetelerim ile sağlık ve şifa konusunda bildiklerimi okuyucularımla paylaşarak faydalı olabilmek…

Hepimiz hayatımızla ilgili çeşitli kriz anlarında farklı bir iyileştirici güce sığınıyoruz. Zaman zaman kaybettiğimiz motivasyonu yakalamak ve harekete geçmek için bir şeylerden ilham alıyoruz. Size bu dönem en iyi gelen şey ne oldu?
Şükretmek oldu… 2020 dünya için zor bir yıl oldu, mesajlarla dolu ve alınması gereken dersler olan bir yıldı. Bu yıl evren insanlara mesajlar iletti: Sadece kendinizi düşünemezsiniz, hepimiz biriz ve attığınız her adım, yaptığınız her davranış bir başkasını etkiliyor. Kendinize yardım etmek istiyorsanız önce tabiata ve çevrenize duyarlı olmalısınız. Ve gördük ki, sadece kendimizi düşünürsek yetmiyor. Tabiat ana, kendisine yıllarca verdiğimiz tahribat karşısındaki isyanını dile getirirken; iklim değişikliği, hava ve denizlerin kirliliği gibi konuların karşısında daha aktif olmamız gerektiğini söyledi, "Bana iyi bakın ki ben de size iyi bakabileyim, aslında tüm çareniz ve tek sığınağınız benim" dedi. İnsanlığın tabiata verdiği durdurulamaz tahribatı önlemek için hepimizi eve kapattı ve sessizlik ortamı sağladı ve bu sessizlikte biz dinledik; iç sesimizi dinledik, tabiatı dinledik, Boğaz'da yüzen yunusları ve İstanbul Boğazı'nda sularının berraklaşarak temizlendiğini gördük, üst benliğimizle bağlandık, büyük planlar yapmadık, anı yaşadık, o anda elimizde ne varsa ona odaklandık, kişisel gelişimimiz için yeni fırsatlar yarattık, yeni teknolojileri keşfettik, yaratıcı çözümler ürettik, kriz yönetimi yaptık, şükrettik… Yaradanımıza, sağlığımıza, ailemize ve sevdiklerimize, sağlık çalışanlarımıza ve doktorlarımıza tüm fedakarlıkları için şükrettik.

Dışarıdan gördüğümüz kadarıyla siz çok ilgili ve kuralları olan bir annesiniz gibi. Peki, acaba çocuklarınıza sorsak hakkınızda neler söylerler?
Çocuklarımızın hepsinin karakteri birbirinden farklı. Ben bu farkları çok seviyorum. Bazen farklı yorumları ile bizi bile kendimizin bilmediğimiz yönlerimizde geliştirmemiz konusunda zorluyorlar. Bu nedenle sorunuza üç çocuğum da farklı cevap verecektir. Bir tanesi fazlasıyla yumuşak olduğumu, diğeri çok disiplinli olduğumu diğeri de çok eğlenceli olduğumu söyleyecektir.

Sizi tanıdık tanıyalı her daim çok fitsiniz. Nasıl oluyor bu, özel bir beslenme rutininiz, küçük tüyolarınız, olmazsa olmazlarınız var mı? Tatlıyla aranız nasıl?
Erken kalkarım, günüme yoga ile başlarım. Gün içerinde toplantı ve çalışmalarımı tamamlarım, yazılarımı yazarım, akşam yemeğinden sonra spor ya da yoga yapar kitap okurum. Sağlıklı beslenmeye çok özen gösteririm. Sağlıklı beslenme, özellikle 2006 yılından sonra glüten alerjisi dahil olmak üzere 77 besine alerjim olduğunu keşfettikten sonra hayatımın bir parçası haline geldi. Katkı maddeli işlenmiş gıdalara mutfağımda hiç yer vermem. Sebze, meyve, baklagil ve glütensiz tam tahıllardan ve şekersiz meyve tatlılarından oluşan bir beslenme tarzını tercih ederim.

Sezon gardırobunuzun vazgeçilmez tasarımcısı kim? Yeni bir favoriniz, ilham veren taze bir keşfiniz var mı?
Adriano Goldschmeid, Fabiana Filippi, Camilla en sevdiğim tasarımcılar. Yeni keşfettiğim biri olarak; Lauren Moshi'nin spor tasarımlarını da çok seviyorum.

Bugüne kadar hayatınızda hayalini kurup gerçekleştirdiğiniz en önemli şey neydi?
Ülkemi uluslararası platformlarda başarı ile temsil ederek ülkem adına derece getirebilmek, bayrağımızı uluslararası platformlarda gururla dalgalandırmak en büyük arzumdu. Gerek Miss World'de aldığım Dünya 6. Güzeli ve Miss World European Queen of Beauty unvanları ile gerekse World Gourmand Cookbook Awards'da üç kitabım ile aldığım 'En iyi Sağlık ve Beslenme Kitabı', 'En iyi Diyet Kitabı', 'En iyi Akdeniz Yemekleri Kitabı', 'Son 25 Yılın En iyi Sağlık ve Beslenme, Diyet ve Akdeniz Yemekleri Kitabı' dallarında dünya birinciliği almam ve bayrağımızı Amerika Birleşik Devletleri, Paris ve Çin'de gururla taşımak gerçekleştirdiğim en büyük hayalimdi.

"DOĞANIN TERAPÖTİK REÇETELERİ"
"Doganın Terapötik Reçeteleri adlı kitabımı sifalı bitkiler, ayurveda, yoga, sifalı taslar ve sifalı terapiler olmak üzere bes ana baslık altında topladım. Kitabımda sifalı bitkileri, sifalı taslar ve faydalarını, bu bitki ve tasların tarihsel ve mitolojik hikayelerine de yer vererek anlattım. Beden ve ruh saglıgımız için önem tasıyan terapiler arasında en çok günlük yasantımda kullandıgım ayurveda ve yogaya yer vererek günesi selamlama, nefes ve ses terapileri ve meditasyon gibi sifalı terapi yöntemlerine de degindim. Kitabımı yazarken doganın bize sundugu tüm sifalı bitki ve tasların, ayurveda tarilerinin de stilini yaparak fotograğlarını çektim."

ASLIHAN KORUYAN SABANCI RÖPORTAJININ VE FOTOĞRAFLARININ TAMAMI ŞAMDAN PLUS YENİ SAYISINDA...

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.