Bir başarı yakalamak kadar onu sürdürmek çok zor değil mi?
Ebru Uygun: 20 yıl uzun ve zor bir dönemdi. Yaptığımız her şey çocuklar adına olduğu için ve o parıltıyı her zaman görebildiğimiz için devam edebildik. Ekibimiz, çalışma azmimiz ve yaptıklarımızı samimiyetle halka anlatabilmemiz işimizi kolaylaştırdı. Şeffaf ve net olmak çok önemliydi. Halkla, devletle, sanatçılarla imece usulü yaptık her şeyi. Kendi ruhumuzu da bulduk bu arada.
Henüz siz 20'li yaşlardaydınız, nasıl oldu da o yaşta bir dernek kurmak aklınıza geldi?
Uygun: Haklısınız, çok gençtim ama iyi ki o yaşta kurdum.
Erken çocuk doğurmak gibi olsa gerek, birlikte büyüdünüz...
Uygun: Aynen öyle oldu, hem dernek hem benim çocuklarım birlikte büyüdük. İkizlerim var ama aslında 5 milyon çocuğum var. Allah bana iyi ki böyle bir misyon vermiş.
Evdekilerle uğraşmak mı zordu, dernektekilerle mi? Sizin ikizler, başka çocuklar için onları ihmal ettiğinizi düşündüler mi hiç?
Uygun: Evdekiler arada üvey muamelesi gördüler. Babam derneği kurarken, "Umutlarını alıyorsun onların, bunu bırakmak yok. Başarabilecek misin, çok büyük bir sorumluluk alıyorsun" diyordu. Kendi çocuklarım gibi sorumluluklarını aldım. Heyecanım hiç bitmedi. Değişimi ve çocukların heyecanını görünce duramıyorsunuz.
Anneniz babanız da uğraşıyor muydu dernek işleriyle?
Uygun: Çok yardımsever insanlardı. Darülaceze'ye gittiğimizi hatırlıyorum, oradaki çocukları görünce kararımı verdim sanırım. Bir şeyler yapmak istedim, paylaşmak derdindeydim. Paylaşımla büyüyen bir çocuktum. Anneannem ilk çocuk esirgemeyi kuran kadınlardan biri. Çocukken beni alır aşevine götürürdü, yemek dağıtırdık. Çok etkilenirdim.
Çocukları kız erkek diye ayırmamanız çok güzel, bazen sadece kızlara yardım yapılır ya, haksızlık gibi gelir bana.
Uygun: Çok doğru, erkek çocuk da her şekilde eziliyor. Baba vefat ederse, tamamen sorumluluk erkek çocuğa geçiyor. Belli kriterlerimiz var ve hiç ayırmadık çocuklarımızı. Okumayan çocuk kalmasın derdindeyiz. Eskiden 5 yıl mecburiydi ve okumak istediği halde gidemeyen çok çocuk vardı.
Sizin için özel bir proje var mı?
Uygun: Yaptığım hiçbir projeyi diğerinden ayıramam. İyi ki yıllar önce Kahta ilçesine ve Saklımbağ köyüne gittim, benim için çok önemlidir o gezi. Yaptığım işten daha da gurur duymamı sağlayan bir projeye başlamıştık. Şimdi, 'Ben Ergenim' projesine, çok önem veriyorum. Bir İngiliz vakıfla cezaevlerindeki çocuklarla ve gençlerle alakalı çalışacağız, çocukları spora yönlendirmekle alakalı da bir projemiz var.
Her şey değişir diyorsunuz, nasıl bir şey hissettiriyor size tanımadığınız çocuklara dokunmak?
Uygun: Gerçekten değişiyor, çocuğu bir noktadan alıyor ve bambaşka bir yere getiriyorsunuz. Her şeyin çözümü var, ulaşabileceğimiz sürece bu değişimi izleyeceğiz inşallah. Farklı bir huzur duyuyorum, kafamı yastığa koyar koymaz uyurum ben. Bazı hastalıklarım var ve çocuklarım bana "Anne iyi ki bu kadar hayır duası alıyorsun" diyor. Ancak bu mutluluğu gözlerimden anlayabilirsiniz. Misyonum bu, böyle doğduğuma inanıyorum. Çocuklara hiç dayanamam, onları çok seviyorum. Vicdan tatmini için değil, yapılması gerektiği için yapıyorum. İlk yıllarda valilikten de kovulduğum oldu, çok şey yaşadık. Daha bana babam inanmamıştı ki, 20 yaşında bir genç kızdım neticede, sponsor nasıl inansın. Ama pes etmedim, inandım. Devlet ve özel kurumlarla inanılmaz bir noktaya geldik. Daha büyük kitlelere ulaşmak istiyoruz, çalışmaya devam yani.
20. yıl kutlaması için neler yapacaksınız?
Uygun: Erol Evgin ile 8 yıldır çalışıyoruz zaten, 15. yılda da birlikte çalışmıştık. Yine kapısını çaldık, bugüne dek bize destek olanlarla birlikte kutlamak istedik. Büyük bir konser yapacağız, Yavuz Bingöl, Murat Evgin bizimle beraber. Çok sayıda sanatçımız katkıda bulunacak. Maslak TIM'de yapılacak organizasyonumuz. ISS firması sponsorumuz. Gelirimiz öğrenim merkezimize gidecek.