'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
Röportaj: Bade ÇAKAR
Fotoğraflar: Ece OĞULTÜRK
2015'e veda ederken cemiyetin güzel ve kibar isimlerinden Aslı Üstünkaya, dünya tatlısı oğulları Raif Aslan ve Üstün Ata Ekinci ile bizi evlerinde ağırlayarak, yeni yıl heyecanlarına ortak etti. Raif Aslan ve Üstün Ata'nın mükemmel enerjileri eşliğinde Aslı Hanım ile yeni yıl hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Bu eğlenceli günde Aslı Hanım'ın bir de çok özel bir misafiri vardı. Aslı Hanım, yakın dostu olan, Osmanlı Hanedanlığı'nın son prenseslerinden Nilüfer Sultan'ı evinde ağırlıyordu. Aslı Hanım ve çocuklarını yılbaşı ağacının önünde görüntüledikten sonra Nilüfer Sultan da bizi kırmadı ve objektifimize poz verdi. Ayrıca Nilüfer Sultan ile de kısa bir röportaj yaptık.
2016 yılına giriyoruz... Siz, yılbaşı gecesine nasıl hazırlanırsınız? Yılbaşı gününüz nasıl geçiyor biraz anlatabilir misiniz?
Aslı Üstünkaya: Yılbaşı gecesine özenle hazırlanırım. Aileme özel hediyeler seçerim. Saçıma ve kıyafetime özen gösteririm. O gece için şık olmak isterim. Yılbaşı gecesi genelde ailemle birlikte oluruz. Ailece yemek yeriz daha sonra, daha geç saatlerde belki bir programa katılırız.
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
Yeni yıla girerken veya yılbaşı gecesi için gelenekselleştirdiğiniz, şans getirmesi için yaptığınız bir alışkanlığınız var mı?
Üstünkaya: Eğer yılbaşı gecesinde evdeysek mutlaka bolluk ve bereket için nar kırarım.
Yılbaşı demek hediye demektir. Sevdiklerinizin size nasıl bir hediye almasını istersiniz?
Üstünkaya: Hediyenin maddiyatından çok maneviyatı önemlidir. Birisinin bana, benim arayıp da bulamadığım veya çocukluk dönemime ait bir parçayı almasından mutlu olurum. Mesela çocukluk dönemime ait hiç görmediğim bir resim çok hoşuma gidecek bir hediye olurdu.
Siz sevdikleriniz için yılbaşı alışverişinde nelere dikkat edersiniz?
Üstünkaya: Sevdiklerim için hediye seçerken çok itinalı davranırım, onlara özel, güzel hediyeler seçerim. Hediye seçimlerimde gerçekten büyük bir emek harcıyorum. Kişiye uygun, özel hediyeler seçiyorum.
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
Oğullarınız Raif Aslan ve Üstün Ata yılbaşı gecesi genelde neler yapmaktan hoşlanıyor?
Üstünkaya: Raif Aslan ve Üstün Ata, ağaç süslemeyi gerçekten çok seviyorlar. Çam ağacı süslemek aslında bir Türk adetidir; Avrupa'ya Anadolu'dan geçmiştir. Onlar 'Hayat Ağacı' diyorlarmış ve yeniden doğuş bayramı olarak kutluyorlarmış. Biz de bu felsefe ile kutluyoruz.
2015 yılı sizin için nasıl geçti, 2016'dan beklentileriniz neler?
Üstünkaya: 2015 hep güzel haberler aldığım, güzel sonuçlar elde ettiğim, çocuklarımla, ailemle, dostlarımla güzel günler geçirdiğim bir yıl oldu.
2016 yılı için aldığınız yeni yıl kararları var mı?
Üstünkaya: 2016 yılının da aynı şekilde güzel bir yıl olmasını diliyorum. İnşallah ailemle, dostlarımla güzel günler geçireceğim bir yıl olur. Ülkemiz için ise en iyisini diliyorum, dünyanın bu enerji savaşlarında en iyi konumla şahlanmasını, vatandaşımıza geri dönüşlerinin bir an evvel başlamasını, bu büyük oyunda eskisi gibi söz sahibi bir ülke olmamızı diliyorum, bunu heyecanla bekliyorum.
Bu zamana kadar sizin için ayrı bir yeri olan, unutamadığınız bir yılbaşı anınız var mı?
Üstünkaya: Evet, unutamadığım bir yılbaşım var. Sevgili babamı kaybetmeden evvelki beraber son yılbaşımız, çok özel ve asla unutamayacağım bir yılbaşıydı. Hep beraber yeni yıla Fas'ta çok güzel bir "Merhaba" demiştik.
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
Yılbaşı için bir planınız var mı? Nasıl kutlamayı planlıyorsunuz?
Üstünkaya: Bu sene 3 ve 5 yaşındaki oğullarım Raif Aslan ve Üstün Ata ile yılbaşının keyfini çıkartacağım. Onlarında bu güzel atmosferi yaşayabilmeleri için ailece yılbaşı yemeğini daha erken yiyeceğiz.
Yılbaşı çekimimizde Nilüfer Sultan da katıldı. Evinizde konuk olan Nilüfer Sultan ile dostluğunuzdan biraz bahsedebilir misiniz?
Üstünkaya:Nilüfer ile bir arkadaşımın yemek davetinde tanıştık, o zamandan beri neredeyse 20 senedir de irtibatı koparmadık. İsviçre'den her geldiğinde mutlaka bir araya geliriz.
Sanat tutkunuzla tanınıyorsunuz aynı zamanda koleksiyonersiniz. Hangi akımlardan etkileniyorsunuz, neler ilginizi çekiyor?
Üstünkaya: Ben sanatın her türünü severim ama esasında müzeye kayıtlı arkeolojik eser koleksiyoneriyim. Annem Gönül Turgut da, çok iyi bir antika obje ve resim koleksiyoneridir. Çocukluğumda beni tüm müzelere, sergilere, antikacılara götürürdü. En çok ondan etkilendim ama arkeoloji benim özel bir tutkum. M.Ö. 2000'lerden başlayan Urartu, Büyük Selçuklu eserleri, Bizans dönemi kandillerine kadar olan bir koleksiyonum var. Hatta oğullarım da örnek alarak oyun alanlarını kendi eserleriyle müzeye çevirdiler.
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
İki erkek çocuğunun annesi olmak hem keyifli hem de zor bir şey olsa gerek. Siz bu konuda ne hissediyorsunuz?
Üstünkaya: Aslan ve Üstün doğduktan sonra, "Hayatın anlamı ve gerçek mutluluk buymuş" dedim. İki erkek çocuğu annesi olmak bana hiç zor gelmedi, aksine çok keyif alıyorum, kıymetini, değerini bilmeye çalışıp, her gün şükrediyorum, keyifle büyütüyorum oğullarımı. Allah tüm isteyenlere nasip etsin... Artık çocuk büyütmenin şifreleri çözülmüş, bilimsel olarak en doğru bilgilere ulaşabildiğimiz bir çağdayız. Bundan da her anlamda istifade etmek lazım. Biz annelerin en büyük görevlerinden biri de huzurlu, kendi ayakları üzerine basabilen, özgüven sahibi bireyler yetiştirmektir.
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
Sosyal sorumluluk projelerine olan desteklerinizle gündeme geliyorsunuz. Yeni yılda yeni projeleriniz olacak mı?
Üstünkaya: Annemden ve babamdan göre göre sosyal sorumluluk projelerinde 13-14 yaşımdan beri aktif çalışır, elimden geleni yapmaya çabalarım. Anne Çocuk Eğitim Vakfı'nda gönüllü bir projede bulundum. '7 çok geç' kampanyasıydı, 0 ila 7 yaş arası erken eğitimin çocuğa ve ülke ekonomisine katkısı üzerineydi. Daha sonra Sevgili Başkan Nesrin Ercan'ın bir projesi olan 'Minik Kalplerle Elele'nin derneğe dönüşmesiyle Mikader kurucu üyesi oldum. www.mikader. org.tr'den inceleyebilirsiniz. Binlerce çocuğun minik kalplerine dokunan Mikader kartopu etkisiyle hızla büyüdü, çok başarılı oldu. Bir gazetede iki yıl kadar sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ederek, geniş yer bulan röportajlar yaptım. Bu konulara dikkat çekmeye çalıştım. Galatasaray Eğitim Vakfı'nda Mütevelli Heyeti Üyesiyim. Arkadaşlarımın vakıflarıyla zaman zaman ilgileniyorum. Fitre-zekat olarak, vatandaşlık borcu olarak düşünelim, ama yeter ki bu güzel işlerin bir parçası olalım, ruhlarımıza derinlikler katalım.
Sizin babanızdan dolayı da koyu bir Beşiktaş hayranı olduğunuzu biliyorum, ama Galatasaray Eğitim Vakfı'nda görevlisiniz...
Üstünkaya: Bu kadar koyu bir Besiktaş Başkanı babanın kızı olarak şunu söyleyeyim; rahmetli babam Mehmet Üstünkaya İstanbul, Beşiktaş semti doğumlu olup, Galatasaray Lisesi mezunuydu. Bizim kalbimizde Galatasaray kardeş takımdır. UEFA Kupası'nda babamla beraber mutluluk gözyaşları dökmüştük...
'2015 güzel günler geçirdiğim bir yıldı'
Yurtdışında yaşıyorsunuz, orada yeni yıl daha görkemli olur. Siz yılbaşına nasıl hazırlanırsınız? Evinizi dekore etmekten hoşlanır mısınız?
Nilüfer Sultan: Tabii, evimi dekore etmekten çok hoşlanırım. Çok keyifli ve özel zamanlar oluyor.
Bu zamana kadar sizin için ayrı bir yeri olan, unutamadığınız bir yılbaşı anınız var mı?
Nilüfer Sultan: Annem, ben ve kızım Tatiana, ilk Noel'imizi Avusturalya'da kumsalda kutlamıştık. Kuzenim Prens Bereket Jah, bizi yaşadığı yere davet etmişti, çünkü boşanmasından dolayı kendisini yalnız hissediyordu. Biz de onunla bir süre orada kaldık. Onun sayesinde birçok yeri dolaştık ve çok keyifli zaman geçirdik. Çok keyifliydi. Avusturalya'nın her köşesini gezdik. Kanguruların zıplayışını görmek o kadar keyifli ki! Bereket'in o mutluluğunu görmek de bir o kadar değerliydi. Kar yerine gün ışığında geçirilen yılbaşı gerçekten bir farklıydı. Aborjinlerle bile tanıştık, inanır mısınız? Onların eski hikayelerini dinlemek, kültürlerini gözlemlemek çok keyifliydi. Kuzenim Bereket Jah, Avusturalya'ya bayılırdı. Ordaki uçsuz bucaksız özgürlük onun için her şeydi. Maalesef şu an İstanbul'da küçücük bir yerde yaşıyor.
Yılbaşı için bir planınız var mı? Kuzeninizle görüşecek misiniz?
Nilüfer Sultan: Şu an bir planım yok. 2015 yılı bitmeden şu an İstanbul'da yaşayan sevgili kuzenim Nizam Bereket Jah'ı görmeyi çok istiyorum. Onunla her zaman çok keyifli anlarımız olmuştur. Zaman hızla geçti ve şu an o 80 yaşının üzerinde. Çok kısa süre önce dünyanın en zengin adamlarından olan ve bir ordu yöneten bu adamı görme şansımın sadece İstanbul'dayken olması beni üzüyor. Onu daha çok görmemi istiyor ancak bunun için ilk karısının iznine ihtiyacım var maalesef...