15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Türkiye, terör örgütü FETÖ'nün hain darbe girişiminin yıldönümünü anmaya hazırlanıyor. Türk demokrasi tarihinde milat olan 15 Temmuz için hükümet bir dizi anma etkinliği hazırladı. 15 Temmuz'u anma etkinliklerinin bir hafta sürmesi ve demokrasi nöbetleri tutulması planlandı. Polis, asker ve sivil 240 kişinin şehit olduğu, bin 500'den fazla kişinin de yaralandığı darbe girişimin yıldönümünde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sevk ve idaresinde, bizzat ilgileriyle ve takipleriyle geniş bir program hazırlandı. Bu anma etkinlikleriyle, devletimiz, milletimiz, STK'larımız, iş dünyası, sanat dünyası, spor dünyası, kısaca toplumun bütün paydaşlarının katılımıyla 15 Temmuz şehitlerimizin unutturulmaması ve unutulmaması amaçlanıyor.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Toplumun her kesimi gibi iş ve cemiyet hayatının ünlü isimlerinin de, 15 Temmuz anma etkinliklerine her türlü desteği vereceğine şüphe yok. Darbe girişimine en başından itibaren büyük tepki gösteren ünlü isimler ile 15 Temmuz yıldönümünü değerlendirdik. Onlara, darbe girişimi, sonrası ve yıldönümüyle ilgili 5 soru sorduk. İşte ünlü isimlerin 15 Temmuz yıldönümü ile ilgili görüşleri...
Sorular
1.FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin birinci yılı dolmak üzere. Sizde o zaman darbe girişimine büyük tepki göstermiştiniz, şimdi geriye dönüp baktığınızda ne düşünüyorsunuz ve neler hissediyorsunuz?
2.Darbe girişimi başarılı olsaydı, sizce şimdi nasıl bir Türkiye'de yaşıyor olurduk?
3.Sizce de darbe girişimi, Cumhurbaşkanımızın "Sokağa çıkın" çağrısına uyan insanların sokağa çıkıp darbecilere karşı koymasıyla mı önlenmiştir?
4.Darbeyi durdurmak için kendini tankların önüne atan, bombalara ve kurşunlara vücudunu siper yapan şehit ve gaziler için neler söyleyebilirsiniz?
5.15 Temmuz sizce nasıl anılmalı veya nasıl kutlanmalı?
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Demet Sabancı Çetindoğan (DEMSA Group Yönetim Kurulu Başkan Vekili)
1-Ülkemizde yaşananlardan dolayı hala hüzün, üzüntü ve şaşkınlık içerisindeyim. Bir o kadar da esefle kınıyorum. Seçilmiş hükümet dışında hiçbir iradeyi kabul etmeyiz. Her şey çok hainceydi. Hedef haince, planlar haince, uygulama haince... Halkımızın sağduyusu ve iradesi sayesinde ülkemiz çok büyük bir kaostan döndü.
2-Düşünmek bile ürkütücü. Tasavvur etmek bile güç. Endişelerimiz dinmiş değil. Tedbiri elden bırakmamak lazım. Ama bu akıl, bu milletin başında oldukça, kötü insanların kolay kolay korkunç emellerine ulaşamayacaklarını gördük. Artık karanlık günleri geride bırakarak daha iyimser ve güçlü olmalıyız. Devletimizin kurucusu, önderimiz Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'ndan sonra söylediği gibi; artık bu başarıları, ekonomik başarılarla taçlandırmak lazım.
3-Bu süreçte bir kişiden ayrıca bahsetmek lazım. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, olağanüstü bir ferasetle yönetti bu menfur süreci. Başından sonuna yaptıkları gerçekten inanılmazdı. Sanırım gelecek kuşaklar, bu dönemi tarih kitaplarından okurken bizden daha çok ayrıntı öğrenecekler ve öğrendikçe de bu kalkışmaya olan nefretleri ve milletimize olan sevgileri artacaktır.
4-Allah herkesten bin kere razı olsun. Bu elim olayda can veren şehitlerimize Allah'tan rahmet, acıları sürenlere acil şifalar diliyorum. Asla onları unutmayacağız.
5-Devletimiz ve sağduyulu milletimiz laiki ile anma ve kutlamalarını yapacaklarına inanıyorum. Ama şunu net biliyorum ki çok hüzünlü olacaktır. 15 Temmuz 2016'yı hiçbir zaman unutmayacağız. Milletimle, vatanımla, bayrağımla gurur duyuyorum.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Feryal Gülman (Mimar)
1-Darbelerin demokrasiye verdiği zarar; hepimizin darbe karşıtı tutumu desteklememizin en büyük nedeni. Ayrıca 15 Temmuz gecesi, asker değil halkına zarar verebilen bir terör örgütü vardı, çok zordu bunu izlemek. Gerçek Türk askeri halkına ateş açabilir mi? Asla...
2-Doğrusu FETÖ, biz bilmeden öyle güçlenmişler ki, en önemli noktaları ele geçirmişler ki, 15 Temmuz olmasa, farklı yollarla isteklerine erişmeye çalışacaklardı. 15 Temmuz'un gerçekleşme ihtimalini bile düşünmek istemiyorum.
3-Elbette darbe girişimi Cumhurbaşkanımız sayesinde engellendi. Halk sokakta durdurdu, halkın ödediği vergileriyle alınmış silahları halka doğrultan teröristleri. Hangi ordu kendi meclisini bombalar! Birlik olunca ne kadar güçlü olduğumuzu gördük. 15 Temmuz'un ardından biz birlikte Türkiye'yiz mesajları en mutlu eden kısmıydı.
4-O gece sokağa çıkma cesaretini göstermek, tereddütsüz kendini tankın önüne atmak gerçekten kolay bir şey değil. Aslında daha Türkiye'nin yarısından fazlasının ne olduğunu bile anlamadığı dakikalarda, büyük bir halk kitlesi sokaktaydı. Bu ülke için canını vermiş, tüm asker, polis ve sivil şehitlerimizin mekanı cennet olsun.
5-Öncelikle gençlerin böyle oyunların parçası olmaması için özellikle eğitici, öğretici seminerler, sohbetler düzenlenmeli. Tüm şehitlerimiz anılmalı. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, o günün sembolü. Orada etkinlikler düzenlenmeli. Birlik, beraberlik mesajları verilmeli. Biz hep birlikte çok güzeliz.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Ayşen Zamanpur (Silk & Cashmere CEO'su)
1-Her türlü darbeye hep karşıydım, hep karşı olacağım. Açıkçası yaşadığımız darbe girişiminin ciddiyetini şimdi çok daha iyi anlamış durumdayız. Bir daha yaşanmaması için tüm kurumlarda gereken önlemlerin titizlikle alınmaya devam edilmesi bence hayati önemli.
2-Düşünmek bile istemiyorum. Geçmişten ders çıkararak önümüze bakmamız en akılcı yaklaşım olur.
3-Milletimizin sağduyusuna her zaman güvenirim. Tıpkı Cumhuriyetimizin kuruluşunda Atatürk'ün güvendiği gibi... Darbenin önlemesinde elbette sokağa çıkan o cesur insanların büyük katkısı olmuştur. Yıllar geçtikçe tarih sayfaları kalınlaşacak ve daha çok detay öğrenilecektir.
4-Keşke bu hareket hiç bu kadar güçlenmeseydi, keşke vaktinde bu yapılanma çökertilseydi ve tek can kaybı olmadan önlenseydi. Nur içinde yatsınlar...
5-Halkın iradesinin, her gücün üzerinde olduğu bilinci ile, ülkemiz ve tüm vatandaşlarımız için demokrasi ve birlik ve beraberliği güçlendirici bir bayram olarak kutlanmasını isterim.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Cem Hakko (Vakko Holding Yönetim Kurulu Başkanı)
Vakko'nun patronu Cem Hakko, darbe girişimine en büyük tepki gösteren işadamlarından biriydi. Cem Bey, darbe girişiminden bir hafta sonra öyle bir şey yaptı ki, günlerce konuşuldu. Cem Bey, 15 Temmuz gecesi darbe girişimine karşı büyük mücadele veren ve komşusu olan Çengelköy esnafına tek tek geçmiş olsun deyip teşekkür etti. Kendisi de Çengelköy'de oturan Cem Bey, darbeci askerlerin ve tankların önüne kendilerini siper eden Çengelköy esnafına tek tek mektup yazmış, geçmiş olsun dileklerini iletmiş ve bir kutu çikolata ile işyerlerine göndermişti. Cem Hakko esnafa gönderdiği teşekkür mektubunda da şunları yazmıştı: "15 Temmuz akşamı en zorlu mücadeleyi veren bölgelerden biri de bizim Çengelköy'ümüz oldu. Ben de Çengelköy sakinlerinden biri olarak geçmiş olsun demek istedim. Şimdi kötü günleri atlatıp kaldığımız yerden daha güçlü bir şekilde yaşamaya devam etmek için gayret göstermeliyiz. Daha fazla kenetlenerek yaralarımızı iyileştirmeye çalışmalıyız. Yeri asla doldurulamayacak şehitlerimiz unutulmayacak. Ülkemize ve milletimize Allah bir daha böyle bir şey yaşatmasın." Cem Hakko, darbe girişiminin birinci yıldönümü için de şunları söyledi: "Ülkesini seven ve kaç nesildir bu topraklarda yaşayan, çalışan, istihdam sağlayan bir Türk vatandaşı olarak vatanımızın dirliği, vatandaşlarımızın birlik ve beraberliği en büyük değerimizdir. Barış içinde, din, dil, ırk ayırımı yapmaksızın hep birlikte yaşamak en büyük dileğimdir. Nice güzel günler görelim..."
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Sinan Öncel (Twigy Yönetim Kurulu Başkanı)
1-Türk milleti o gece demokrasi dışında hiçbir iradeyi kabul etmeyeceğini göstererek tüm dünyaya örnek olmuştur.
2-Milletin, ordusu ve polisiyle birlikte müdahalesi olmasa bugün ülkemizdeki durumun nasıl olacağını sanırım hiç kimse tahmin edemeyecekti.
3-Sayın Cumhurbaşkanı'nın ekranlarda görünmesi ve çağrısıyla meydanlarda toplanan halkın yanı sıra kışlalarda durumu ilk fark ederek canı pahasına müdahale etmekten çekinmeyen subay, astsubay ve emniyet teşkilatının mensuplarını unutmamak gerekir.
4-Darbenin başarısızlıkla sonuçlanmasının en önemli kırılma anlarından biri şehit Astsubay Ömer Halisdemir'in müdahalesi ise, diğeri de Kurmay Albay Sait Ertürk'ün arkadaşlarıyla 66. Zırhlı Tugay'ında göstermiş olduğu kahramanlıktır. Onlar olmasa, İstanbul çok daha vahim olaylara sahne olabilirdi. O gece gösterilen bu refleksin, şehit ve gazilerimizin fedakarlıklarının önemini yıllar geçtikçe daha iyi anlayacağız.
5-15 Temmuz'da pek çok 'fedakar insan' hikayesini yeniden hatırlayacağız. Milleti için şehit olmaktan çekinmeyen ve gösterdikleri fedakarlıkla 'Gazi' unvanı alan tüm asker, sivil, emniyet görevlilerine şükranlarımızı sunacağız. Yapılan toplantılarda 15 Temmuz şehitleriyle beraber yıllardır sürmekte olan terörle mücadelede şehit olan tüm emniyet güçleri ve vatandaşlarımızı da anmanın doğru olacağını düşünüyorum.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Süleyman Orakçıoğlu (Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı)
1-Hain darbe girişiminin ülkemize verebileceği zararı görerek büyük bir tepki göstermiştik. Demokrasisine bu kadar sahip çıkan bir ülkenin 21. yüzyılda darbelerle anılması ve bunun tüm dünyadaki yansımaları, ülkemiz için çok kötü sonuçlar doğurabilirdi.
2-En az 50-60 yıl geriye giden bir ülke olurduk ve tekrar demokrasiyi yaşatmak konusunda büyük mücadele vermek zorunda kalırdık.
3-Tüm kalbimle katılıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın darbe sırasında Facetime'dan bağlanarak çağrı yapması gerçekten tarihe geçecek bir hareketti. Bunun üzerine biz de Sayın Cumhurbaşkanımızı örnek alıp, darbe girişiminin hemen ardından 18 Temmuz'da başlayan ve 6 ay süre ile hazırlandığımız yurtdışı bayi toplantımız için bayilerimiz ile Facetime üzerinden tek tek iletişime geçtik. Onları ülkemize davet ettik ve bu hain girişime verilecek en güzel cevabın işimize dört elle sarılmak olduğunu belirtip, daha fazla ihracat yapmak ve ülke ekonomimize katkıda bulunmak adına kendilerini ülkemize gelerek bayi toplantımıza katılmaya ikna ettik.
4-Bu ülkenin gerçek kahramanları onlardır. Şu anda huzur içinde yaşayabiliyorsak onlara minnet borçluyuz, söylenecek tek söz, Allah onlardan razı olsun.
5-15 Temmuz bundan böyle demokrasi bayramı olarak kutlanmalı ve darbenin ülkemize vereceği zarar hususunda toplum bilinçlendirilmelidir.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Selma Türkeş (İş kadını)
1-Öncelikle 15 Temmuz'da vatan için şehit olmuş tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Gazilerimize de acil şifalar diliyorum. Bu vesileyle güvenlik güçlerimizi, şehitlerimizi saygıyla rahmetle anıyorum. Bu alçak girişimi ülkemize reva gören, bu ülkenin imajını zedeleyen FETÖ'yü de lanetliyorum. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından bir yıl geçti. Aradan bir yıl geçmesine rağmen milletimiz bu olayı hiç unutmadı ve bugüne kadar da hep canlı tuttu. Bu millet her şeyi bir şekilde unutur affeder, ancak vatan millet söz konusu olduğunda hiçbir şeyi unutmaz ve affetmez. Özellikle bu ülkeye hainlik yapanları... Onun için bu vesileyle de milletimize şükranlarımı sunuyorum, çünkü bu hain girişimi millet önledi. Eski darbeler millet işin içinde olmadığı için başarıya ulaştı ama bu girişim direkt millete karşı yapılmış bir olay olduğu için, aradan yıllar da geçse, bu aziz millet bunu unutmayacaktır ve ilelebet hafızalarda bu ülke için canlı tutacaktır. Bu nedenle o günkü tepkimiz ne ise, gelinen noktadaki tepkimiz daha da çoğalmıştır. Gerçekler gün geçtikçe daha da gün yüzüne çıkmıştır. Ülkemizin hangi badireden atladığı çok daha açık ortaya çıkmıştır. Bu nedenle Cumhurbaşkanımızın o gün milletimizi sokağa davet etmesi, 15 Temmuz'un millet hafızasında yer etmesini sağlamış, zor şartlarda ülkesini yine milletin kurtaracağı felsefesini ortaya koymuştur. Milletimiz de bunu başarmıştır. 15 Temmuz'dan bu yana terörle mücadelede gelinen noktanın gayet iyi olduğunu görüyorum, daha da iyi olacağını düşünüyorum.
2-Darbe girişimi başarılı olsaydı, Türkiye bugün belki de yok olmuş ve yıkılmıştı. Çünkü bu darbe girişiminin esas amacı, bu cennet vatanın topraklarının yıllar önce harita üzerinde batılı ve sömürge devletleri tarafından aralarında pay edilmesine dayanıyor. O gün yine bizim milletimiz aynı kararlı duruşu ile buna müsaade etmemişti. O günkü hesaplarını bugün ülkemiz içinde, FETÖ, PKK gibi hain örgütleri de kullanarak bu maşalarla yapmaya çalıştılar. Başarılı olsaydı ülke paramparça olacaktı. Tüm kazanımlar, yapılanlar, yatırımlar, hepsi yok olup gidecekti. Onun için Allah ülkemizi korudu, o günleri görmedik.
3-Cumhurbaşkanımız milletimizi sokağa çağırmasaydı, darbeciler bu dirençle karşılaşmasaydı ülkeyi ele geçirirlerdi. Çok büyük bir liderlik ve duruş sergilendi. Milletimizin, Cumhurbaşkanımızı ekranlarda görmesiyle olayın seyri değişmiştir, çünkü hakkında bazı sosyal medya hesaplarında yanlış bilgiler geçiyordu. Millet o mesajla sokaklara döküldü, tankların ve bombaların üzerlerine yürüdü. Ülkemizin kaderini değiştiren an olduğunu düşünüyorum, yani 'halkın gücünün tankın gücünü yendiğine' o çağrıyla şahit olduk.
4-Kendini tankın ve bombaların önüne atan yüzlerce vatan evladını, kadınıyla, genciyle, yaşlısıyla, bu uğurda canını seve seve vatanı için vermiş tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyorum. Ailelerine baş sağlığı diliyorum. Onlar olmasaydı belki de bu ülkede şu an bu kadar rahat olamayacaktık. Öteden beri şehitler sebebiyle, etrafı her gün ateş çemberi olan bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu ülkenin geleceği, çocuklarımız olan o şehitler sayesinde sonsuza dek yaşayacaktır. Onları anmanın, bir vatandaş olarak asli görevlerden biri olduğunu düşünüyorum.
5-15 Temmuz'u manasına uygun olarak anmalıyız. Şehitlerin ruhunu incitmeden anmalıyız. Onların ailelerini üzmeden anmalıyız. 15 Temmuz ruhunu gelecek nesillere, hafızalarda yer edecek şekilde anmalıyız. Tıpkı Çanakkale gibi, Sarıkamış gibi, Kurtuluş Savaşı gibi anmalıyız, çünkü hepsinin ortak paydası vatan savunmasıdır. Bu süreçlerin sebeplerini, nedenlerini, sonuçlarını, milletimize iyi anlatacak programlar düzenleyerek anmalıyız. Tarihten günümüze bu olayları iyi analiz ederek, bu toprakların ne anlama geldiğini, nasıl bugüne kadar var olduğu bilincini vererek anmalıyız. Özellikle FETÖ gibi, PKK gibi hain örgütlerin, devletimizi yok etmeye çalışan bunlara benzer unsurların tekrar bu ülkeye zarar vermemesi gerektiğini, yapılacak anma programlarında iyi anlatmalıyız. Sonuç olarak, bu ülkeye bu kötü günleri yaşatan bu alçak terör örgütlerini lanetliyorum. Allah, bir daha bu güzel ülkemize, aziz milletimize o kötü günleri yaşatmasın. Ayrıca bütün dünya, NATO'nun derin devlet olduğunu, hatta bazı medya çalışanlarının da onların hoparlörü olduğunu yüzde yüz anlamış oldu.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Aslı Üstünkaya (Unifree Duty Free Yönetim Kurulu Üyesi)
1-Türkiye'nin anayasal düzenle teminat altına alınmış demokratik kazanımlarını, milli birlik, beraberlik ve bağımsızlığımızı ortadan kaldırmayı hedefleyen menfur silahlı darbe teşebbüsünü hatırladığım her an, gözlerim yeniden doluyor. Camilerden okunan sela sesleri... Nasıl etkilendiğimi unutmam mümkün değil; yaşananları, televizyonlara yansıyan o kan donduran görüntüleri ve en önemlisi vatanları için gözlerini kırpmadan darbecilerin kurşunlarına karşı canlarını siper eden demokrasi kahramanlarını...
2-Darbe başarılı olsaydı; 16 Temmuz sabahından sonra birçok şey eskisi gibi olmazdı. Mısır ve Suriye örneği Türkiye'de yaşatılırdı. Ülke bütünlüğü elden gider, bu cennet vatan parçalanır, milli birlik ve beraberlik ortadan kalkar, muhtemel bir iç savaş başlardı.
3-Darbeyi Sayın Cumhurbaşkanımızın önlediğine kesinlikle katılıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız olmasaydı, bu kadar güçlü bir liderlik olmasaydı, bu darbenin önünde kesinlikle ve kesinlikle hiçbir engel yoktu.
4-Öncelikle daima minnetle anacağız. Onlar ki, meydanlarda, sokaklarda canları pahasına eşsiz bir destan yazdılar. İstikbalimize sahip çıktılar. Onlar ki, vatanımız uğruna şehit ve gazi oldular. Devlet ve millet kenetlenmesinin gücünü tüm dünyaya, dosta, düşmana bir kez daha gösterdiler. Cenab-ı Allah'tan kaybettiklerimize bir kez daha rahmet diliyorum.
5-Destansı kutlanmalı...
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Ayşe Kucuroğlu (Happily Ever After Cafe'nin sahibi)
1-Geçen yıl 15 Temmuz'da Mikonos'taydım. O kadar sevdiğim bir yer, hepimize, oradaki tüm Türklere dar geldi. İnsanın ülkesine bir anlığına bile girememesi ya da zorlu şartlarla girmesi kişiye toprak aşkını hatırlatıyor, bununla birlikte bir dolu travma...
2-Öyle zannediyorum ki eğer darbe başarıya ulaşsaydı; 1979'da Humeyni'nin Fransa'dan İran'a gelişi büyük törenlerle karşılandığı gibi FETÖ yandaşları tarafından da Humeyni gibi karşılanacaktı. Terörist başı, devletin her yerine sızmış hainlerin katıldığı muhteşem törenlerle Türkiye'de de karşılanacaktı. 15 Temmuz'dan sonra yapılan görevden almalar ve tutuklamalarla FETÖ'nün devlete ne kadar çok nüfuz ettiği açıkça ortaya çıkmıştır.
3-Darbe teşebbüsü bir yandan ordu içinde darbeye karşı duran subayların, diğer yandan da halkımızın yurt sathına yayılan kararlı direnişi karşısında akim kalmış ve ülkemiz çok büyük bir felaketin eşiğinden dönmüştür. Ülkemiz böyle bir felaketi inşallah yaşamaz.
4-Bütün şehitlerimizin mekanı cennet olsun, onların ve gazilerimizin hakkı ödenmez.
5-27 Mayıs Hürriyet Bayramı olarak ilan edildi, 20 yıl sonra kaldırıldı. 28 Şubat bin yıl devam edecek denildi, 10 yıl sürebildi çünkü ikisi de halka mal edilmemişti. Halkımızın kararlı direnişiyle geri dönen 15 Temmuz'da halkımızın bu direnişinin kutlanmasını ve bu olaydaki şehitlerimizin saygıyla anılmasını halkımıza ve şehitlerimize bir vefa borcu olarak görüyorum.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Ali Ağaoğlu (Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı)
1-FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine, her Türk vatandaşı gibi tepki gösterdim. Bu şerefsizlere 17-25 Aralık sürecinde en büyük darbeyi vuranlardan biriyim. Zamanın kudretli savcısı Zekeriya Öz ile ilgili belgeleri basın ile paylaşarak bu yapının gerçek yüzünü kamuoyuna göstermiştim. Zekeriya Öz'ün adamları ofisime gelerek "Bunu senin yanına bırakmayız" diye tehdit ettiler. Bugün Zekeriya Öz, kaçak ve vatan hainiyse bunda katkımız oldu. Paralel yapı, 17-25 Aralık'ta başaramadığını 15 Temmuz'da denedi. Bunlar ekonomiyi bozarak Türkiye'yi zayıflatmak, insanları sokağa dökmek ve hükümeti değiştirmek istiyorlardı. İş adamını yatırım yapamaz hale getirdiler. Benim zamanında, "Bürokratik oligarşi" dediğim de buydu.
2-Darbe girişiminin başarısız olmasının en büyük sebeplerinden biri, halkın o gece sokağa çıkıp demokrasiye ve meclise sahip çıkmasıdır. FETÖ'cüler o gece amaçlarına ulaşamadılar ama bürokrasiden tam olarak tasfiye olduklarından emin değilim. Şerefsizlerin aldığı en büyük ders, Türk milletinin vatan hainlerine fırsat vermeyeceğidir.
3-Seçilmiş Cumhurbaşkanın arkasında duran halk, darbenin önünde etten duvar ördü. Bu demokrasiye olan inancın göstergesidir.
4-Bu vatan uğruna 249 kişi öldü. Türk milleti vatan hainlerine karşı göğsünü siper etti, bedenini bir silah gibi kullandı, bütün dünya Türkiye'nin tek yürek olduğunu gördü. Dünyada büyük bir saygınlık getirdi. Türkiye hakkında oynanacak oyunlara da büyük bir mesaj verildi. Bizler onlara çok şey borçluyuz.
5-15 Temmuz'da Türk halkı olarak bu şerefsizlerin karşısında birlik, beraberliğimizi muhafaza ettik. Bundan sonra da Yenikapı'daki o ruhu yaşatmalıyız.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Özen Kuzu (Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO'su)
1-Buna darbe girişimi diyemeyeceğim, bu düpedüz vatana ihanettir. Planlanmış ve organize edilmiş bir suçtur. Böylesi hain bir kalkışma karşısında, liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sokağa çıkın" çağrısına kulak verdik ve birlik olduğumuzu tüm dünyaya gösterdik. Ülkemizi yıpratmaya, bölmeye çalışan hainler bunu başaramayacaklarını gördü.
2-Eğer bu hain girişim durdurulmasaydı, kötü bir senaryonun kaçınılmaz sonuçlarını yaşıyor olacaktık. Cunta rejimi altında, tüm milli irademiz ve bütünlüğümüz yok edilecekti.
3-Liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın demokrasinin ve halkın yanında yer alarak, halkı meydanlara davet etmesi ile durdurulan bu saldırı, binlerce vatan haininin tutuklanması ile son buldu. Demokratik ve laik düzene yapılan bu saldırıda; vatanına, milletine ve yaşadığı topraklara ihanet edenler cezasını buldu.
4-15 Temmuz'da şehit olanlara Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Gazilerimize şifa diliyorum. Şehitlerimizin ailesi bizim ailemiz, hepsi bizim kardeşlerimizdir... Ülkemiz için canını veren vatanseverlerimizin aileleri bize emanettir, onlara hiçbir zaman desteğimizi esirgemeyiz.
5-Dünyada bizim üstümüze oynanan oyunları başka bir ülke, siyasi ve ekonomik anlamda asla kaldıramazdı. Sokaklara inen vatansever halkımızın bu darbeyi önlediği bu günün coşkuyla anılması milletimizin hakkıdır. Gün, zafer günüdür!
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Yalçın Ayaydın (Ipekyol Giyim Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı)
1-Ülkece büyük bir kaza atlattığımızı düşünüyorum ve büyük bir felaketin eşiğinden dönüldü. Herkes büyük bir sınav verdi ve bunun sonucunda çok canlarımız gitti. Öyle bir ülkeyiz ki böyle durumlarda kenetleniyoruz. Birlik ve beraberliğimiz her türlü gücün üstündedir.
2-Ülkenin birlik ve beraberliğine kastedilen bu girişim; eğer başarılı olsaydı çok büyük bir felaket olurdu. Bu ülke çok güçlüdür. Ne FETÖ, ne de başkası, bu ülkenin birlik, bütünlük ve demokrasisini yıkamaz. Bu halkın karşısında kimse duramaz.
3-O gece ben televizyon seyrediyordum. Çok tedirgindim ve gözlerim Cumhurbaşkanımı arıyordu. Ve Cumhurbaşkanımın konuşması beni rahatlattı. "Sokağa çıkın" çağırısı üzerine kesinlikle darbenin olmayacağını o saniye net bir şekilde anladım. Cumhurbaşkanımın bu çağrısı karşısında biz halkın kayıtsız kalmayacağını hissettim.
4-Hepsine Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Allah memleketimize bir daha böyle karanlık bir gece daha yaşatmasın. Bundan sonra da hiç kimse bu memlekete ne dil uzatabilir, ne de zarar verecek bir girişimde bulunabilir. Bu ülkenin güçlü bir yönetimi ve güçlü bir halkı var. Yönetimime ve halkıma güveniyorum.
5-Türkiye açısından önemli bir dönüm noktası. Verdiğimiz kayıplara rağmen büyük bir tehlikenin eşiğinden dönüldüğü için, demokrasi adına kutlanması gereken bir gün olduğunu düşünüyorum.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Nilüfer Bulut (Türkiye İş Kadınları Derneği Başkanı)
1-Acı ve gurur diyebilirim... 15 Temmuz gecesi olanların bendeki izdüşümü budur. Yaşadıklarımız nedeniyle büyük acı duyuyorum. Ama bir yandan da, millet olarak bununla baş ettiğimiz, ülkemize ve demokrasimize ortak bir değer olarak sahip çıktığımız, tarihimizden aldığımız güçle onu korumayı başardığımız için de büyük gurur duyuyorum açıkçası.
2-Askeri darbeyle, hükümetin devrildiği bir ülke sizce nasıl olurdu? Mısır'a bir bakalım mesela nasıl oldu, nasıl bir tablo çıktı karşılarına? Sayın Cumhurbaşkanımız sayesinde milletçe ucuz atlattık, kendisine ne kadar teşekkür etsek azdır.
3-Darbeyi Cumhurbaşkanımızın önlediğine kesinlikle katılıyorum. 15 Temmuz darbesi Türk milletinin Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a duyduğu sevgi ve güven sayesinde önlenmiştir. Taksim'deki demokrasi nöbetlerinde ben de bulundum. Milletin coşkusunu ve Cumhurbaşkanımıza duyduğu sevgi, minnet ve güveni gördüm.
4-Hakları ödenmez... Ülkemizi ve demokrasimizi savunurken ölen vatandaşlarımız, artık bizim şehitlerimizdir ve bu milletin kalbinde her zaman yaşayacaklardır.
5-Başta 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Gazi Meclis gibi sembol yerler başta olmak üzere, tüm Türkiye' de kutlamaların yapılması son derece anlamlı olur. Bu, milletimizin coşkuyla kutlaması gereken bir demokrasi bayramıdır.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Işıl Reçber (Moda tasarımcısı)
1-Geriye dönüp bakınca aslında olayın ciddiyetini çok daha fazla görebiliyor insan. Hiç beklenmedik bir anda gelen darbe girişimi ve ülkemizi, devletimizi, Cumhurbaşkanımızı savunmak adına sokağa dökülen halk... Canını verme pahasına değil, canını vererek, canının canı evladını kaybederek engel olundu bu darbeye. Unutulmaz, unutulamaz, ne şehitlerimiz, ne de gazilerimiz asla unutulmayacak.
2-İyi ki engellendi, iyi ki gerçekleşemedi. Birliğimiz ve bütünlüğümüz korundu. Başka birkaç ülkede, daha önce yaşanan durumlar bizde yaşanmadı çok şükür...
3-Tabii ki darbeyi Sayın Cumhurbaşkanımız önledi. Sayın Cumhurbaşkanımız devreye girinceye kadar halk ne olduğunun farkında değildi. Çünkü bir sürü senaryo üretiliyordu. Cumhurbaşkanımızın olayın gerçek yüzünü bizlerle paylaşması her şeyi değiştirdi ve insanları sokağa döktü.
4-Ne denebilir ki; onlar gerçek kahraman, onlar gerçek vatansever, onlar gerçek Türk... Şehitlerimiz nur içinde uyusun, gazilerimiz sağ olsun, var olsun. Çok büyük bir kaosa engel
oldular...
5-15 Temmuz normal günler gibi bir gün değildir. Anlam ve önemi farkındalık adına öne çıkartılmalıdır. 15 Temmuz, halkın demokrasi adına vermiş olduğu mücadeledir ve şehitler, gaziler verilerek kazanılmıştır. O yüzden çok önemli bir gündür...
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Beyza Uyanoğlu (Lotus İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi)
Cemiyet hayatının ünlü isimlerinden olan Lotus İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Beyza Uyanoğlu da darbe girişimine ilk gününden beri büyük tepki gösteren isimlerden biri. Beyza Hanım ile 15 Temmuz'u konuşurken sözlerine şöyle başladı: "O gece benim açımdan bir dönüm noktası oldu. Çok korktum. Sonraki günlerde sakin kafayla düşündüm, bir gecede kendimin, ailemin ve dostlarımın hayatında neler değişebileceğini ve tutunduğum, sarıldığım, benim sandığım bazı şeylerin elimden nasıl bir anda gidebileceğini anladım. Bu, beni ve sanırım çevremdeki birçok insanı bir gecede olgunlaştırdı."
Beyza Hanım, o gece olanları ve sonrasında yaşananları da kendi gözünden şöyle özetledi: "Tüm vatandaşların ortak tutumu vatanını sevmek, devlete ve makamlara saygı duymaktır diye düşünüyorum. 15 Temmuz olayı bir bütün olduğumuzu hatırlattı bize hangi partiden, mezhepten, dinden veya tavırdan olduğumuzun bir önemi olmadığını gösterdi.
Sadece Türk olduğumuzu ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğumuzu, birlik olmamız gerektiğini dosta düşmana gösterdi." "Farklı tutumlarda çok insan gördüm, bir an evvel yurtdışına yerleşme, kaçma eğiliminde olanları gördüm" diyerek bir eleştiride de bulunan Beyza Hanım, "Ben kendi adıma bu topraklara sahip çıkıp, burada ekmeğimi kazanıp yaşamaktan son derece mutluyum ve bu halimize şükrediyorum. Allah bir daha böyle bir sıkıntı ve acı yaşatmasın; bayrağımız, ülkemizin her karışında dalgalansın" dedi.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Ramadan Kumova (FerYapı Yönetim Kurulu Üyesi)
1-Ülkece büyük bir felaketin eşiğinden döndük. Allah o günleri bir daha yaşatmasın. Ülkenin siyasi ve ekonomik olarak istikrarı yakalamasının ardından özellikle son 5 yılda farklı şekilde yapılan eylemlerle bizi zayıflatmaya çalıştılar. Bunu yapamayınca en son darbe girişimine kalkıştılar. Hükümetin çağrısı ve halkın sokağa çıkmasıyla siyasi ve ekonomik gücün yanı sıra manevi olarak da gücümüzü göstermiş olduk. Ve bu kalkışmadan yepyeni ve çok güçlü bir Türkiye çıktı.
2-Darbe girişimi başarılı olsaydı bu hepimiz için bir felaket olurdu. Bugün seçimle başa gelen hükümetin yerine dikta yönetimi olur, eline silah almış insanlar tarafından kaosa sürüklenirdik. Belki de millet olarak esir altında evlerimizde kalıp sokağa çıkamayacak, yiyecek sıkıntısı çekecektik. Bu gibi felaket senaryoları artırılabilir... Ama şu da bir gerçek ki; güzel ülkemiz bölünerek iç savaşın ortasında bulurduk kendimizi.
3-Darbenin Cumhurbaşkanımız sayesinde önlendiğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanımızın demokrasinin ve halkın yanında yer alarak, halkı meydanlara davet ettiği için bugün hala demokrasi ile yönetiliyoruz.
4-Bu topraklar çok kolay kazanılmadı, bunun farkında olan halkımız, Cumhurbaşkanımızın da çağrısı ile bir an bile tereddüt etmeden sokağa çıktı. Onlar yeni Türkiye'nin kahramanları... Bugün rahat yaşamamızı onlara borçluyuz.
5-15 Temmuz ülkemizin birliğini gösterdiği bir tarih oldu. Bu nedenle milli birlik ve birlikteliği hatırlatacak unsurlarla kutlanmalı.
15 Temmuz'u unutmayalım unutturmayalım
Zehra Neşe Kavak (Academic Hospital Yönetim Kurulu Başkanı)
1-Duygularımı tarif etmek inanın çok zor. Üzerimden tank geçmiş gibi oldum. Çünkü bu çağda, bu şartlar altında kesinlikle olmaması gereken korkunç bir geceydi. Darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçti ama etkileri, sıcaklığı ilk günkü gibi hala içimde. Bu millet zorlukları aşa aşa bugünlere geldi. Geleceğimize darbe teşebbüsünde bulunanlar, milletin karşı darbesiyle karşılaştı. Keşke kayıplarımızın hiçbiri yaşanmasaydı ama şunu biliyoruz ki bu insanlar bir hiç uğruna bu acıları çekip bu travmaları yaşamadı. Sonunda daha güçlü, kararlı ve istikrarlı bir ülke ortaya çıktı. İnsanlarımızın canlarını hiçe sayarak ülkemizi, milletimizi ve geleceğimizi kurtarmak uğruna yaptıkları, bence 21. yüzyılın en destansı mücadelesiydi. Bu olay bize ve özellikle tüm dünyaya şunu göstermiş oldu: Türkiye Devleti ve Türk halkı içte ve dışta kurgulanan oyunlarla yıkılamaz, bölünemez. Darbeye karşı koyarak herkese gücümüzü, irademizi ve kararlılığımızı göstermiş olduk. 15 Temmuz bir milattır. Toplum olarak tüm farklılıklarımızı, görüş ayrılıklarımızı bir kenara bırakarak bir olduk, birlik olduk ve tek yürek olduk, geleceğimize sahip çıktık.
2-Açıkçası yaşıyor olur muyduk onu bile bilmiyorum. Çünkü darbecilerin masum vatandaşlara karşı takındıkları tavrı hepimiz gördük. Tankları milletin üzerine sürdüklerine, silahsız halka kurşun sıktıklarına, gözlerini bile kırpmadan insanımızın canına ve malına zarar verdiklerine hepimiz şahit olduk. Toplum olarak darbeyi kabul etmektense cesaret ve kararlılığımızla karşı koymayı seçtik. Acı etkileri olsa da sonuçta kazanan Türkiye oldu. Eğer ki başarılı olsalardı, millet iradesini temsil eden meclisin kapatılma ihtimali vardı. Darbecilerin kendilerinden olmayanlara asla müsamaha göstermeyecekleri, ülkeyi maddi ve manevi yönden zarara uğratıp millet iradesini hiçe sayacakları, yalnızca kendi menfaatleri doğrultusunda bir yönetim sergileyecekleri sürpriz olmayacaktı. Evrensel hukuk yerine kendi fikirleri doğrultusunda adalet dağıtacaklardı. Medya özgür olamayacak ve doğru bilgiye ulaşmak zorlaşacaktı. Baskı altında tutulan halkın direnci kırılacaktı. İyice yalnızlaşan Türkiye, dünyadaki farklı güç odaklarının diledikleri gibi kullanabileceği ve günden güne eriyen bir ülke haline gelecekti. Ama ne mutlu bize ki o gece darbeciler kaybetti, millet kazandı. Darbe girişimi başarılı olsaydı 'nasıl bir ülke olurduk'tan ziyade, aslında bir ülke olur muydu bunu düşünmek gerekiyor bence.
3-Kesinlikle katılıyorum. 15 Temmuz gecesi milletçe anormal bir hareketlilik olduğuna şahit olduk ama ne olduğunu kestiremiyorduk. Kimsenin aklına darbe olabileceği gelmiyordu. Genel kanı terörle ilgili sıkıntılı bir durum olduğu yönündeydi ama yine de tam emin değildik. TRT'de okunan bildiri her şeyi netleştirdi. Bu şartlar altında halk darbeyi kesinlikle istemiyordu. Darbeciler deşifre olup da teşebbüslerini milletin sokaklarda olduğu erken saatlere alınca, sokaktaki vatandaş tepki vermişti. Bu karışıklıkta ne yapması gerektiğinden emin olamayan ama bir şeyler yapması gerektiğini de bilen büyük bir kitle vardı. İşte bu kitleyi harekete geçiren de Cumhurbaşkanımızın 'sokağa çıkın' çağrısı olmuştur. Kararsızlığı bitirip huzursuzluğa son veren, halkın haklı tepkisini kararlı bir zemine oturtan bu çağrı, olayın tüm seyrini değiştirmiştir. Halk, darbecilere karşı ne yapması gerektiği konusunda artık kendinden emin olmuştu. Bu çağrıyla sokakları dolduran kahraman milletimiz tankların, silahların, kurşunların ve bombaların önüne geçerek darbeci hainlere kendisine yakışan asil bir duruşla meydan okumayı başarmıştır.
4-Öncelikle ne mutlu bizlere ki millet olarak böyle cesur ve kararlı insanlara sahibiz. Vatansever şehit ve gazilerimiz sokaklarda canları pahasına destan yazarak darbe girişimini durdurmuş ve istikbalimize sahip çıkmışlardır. Sokakları dolduran halkın içinde şehitlik mertebesine yükselen ve gazi olan tüm vatandaşlarımız daima milletin gönlünde eşsiz bir yere sahip olacak ve önümüzdeki süreçte her zaman gururla anılacaklardır. Tüm şehit ve gazilerimiz devlet-millet kenetlenmesinin birer örneğidirler ve tüm dünyaya da mükemmel bir ders verdiler. Bizlere cesaretlerini, ruhlarını, bu güzel vatanı ve sevdiklerini bırakan tüm şehit ve gazilerimizin emanetlerini sonuna kadar koruyup kollayacak ve onlara sahip çıkacağız. Bu nedenle Allah hepsinden razı olsun. Kendilerini saygı ve rahmetle anıyoruz.
5-15 Temmuz, ülkemizin karanlıktan aydınlığa çıktığı, milletimizin cesareti ve basiretiyle hainlerden kurtulduğu bir gündür. Devletimiz bu günü resmi bir kararla milli bayram ilan etmiştir. Yurdun dört bir yanında halkımız tarafından 15 Temmuz Şehitler ve Demokrasi Günü olarak çeşitli etkinliklerle kutlanacaktır. Üzücü ve acı sonuçlarıyla birlikte milletimizin ayağa kalkıp dirilişine, kendisine güvenip kararlı bir şekilde yükselmesine neden olan bu önemli günü asla unutmamak, gelecek nesillere aktarabilmek amacıyla yurdun dört bir yanında tüm milletimizle birlikte o gece yaşananlar film, belgesel ve fotoğraflarla anlatılmalıdır. Yaşananlara tanıklık eden, o gece sokağa çıkan vatandaşlarla birlikte şehitlerimiz ve gazilerimiz de büyük bir gurur ve saygıyla yad edilmelidir. O gün, acılarımızı bir kenara bırakmalı, tüm yurtta halkımızla bir arada olmalıyız. Böylece karanlığı aydınlığa çevirişimizi, kahramanlığımızı, kararlılığımızı, birliğimizi ve gücümüzü gelecek nesillerin yanında tüm dünyaya da bir kez daha göstermiş oluruz.